Kelimeler arşivi içinde; sonunda "tem" olan, toplam 36 adet kelime bulunmaktadır. Sonu tem ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında tem olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde tem olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
FOTOSİSTEM, ANTEMORTEM, POSTMORTEM
KRİZANTEM, EKOSİSTEM
SAĞİSTEM, MERİSTEM, TEKÖKTEM, EGZANTEM, EKZANTEM
ÖZERTEM
RÜSTEM, PENTEM, KÜLTEM, KULTEM, GÖNTEM, YÖLTEM, YÜNTEM, EPİTEM, ÇİNTEM, MELTEM, YÖNTEM, SİSTEM, ERİTEM
ÖKTEM, İSTEM, MATEM, ÜSTEM, SİTEM, TOTEM, METEM, CİTEM, HATEM, ERTEM
TEM
Tema.
POSTMORTEM
Ölüm sonrası, öldükten sonraki, ölümü takiben, postmortal.
KRİZANTEM
Kasımpatı.
EGZANTEM
Ekzantem.
ANTEMORTEM
Ölümden önce uygulanan, yapılan veya gerçekleştirilen. Ölüm öncesi.
ÖZERTEM
Gerçekten erdemli olan kimse.
FOTOSİSTEM
Fotosentetik hücrelerde, ışık absorbe eden pigmentlerin işlevsel bir seti ve onun tepki merkezi.
PENTEM
Düz yer, düzlük.
MERİSTEM
Sürgen doku.
RÜSTEM
Yiğit, kahraman. İran'ın efsanevi ünlü pehlivanı ve savaşçısı.
SAĞİSTEM
İyi niyet, hüsnüniyet.
KÜLTEM
Bağlam, demet, düzine. İki elin tutabileceği kadar ufak ot bağlamı.
TEKÖKTEM
Güçlü, gururlu biricik kimse.
EKZANTEM
Tüm vücutta veya vücudun yüzeysel kısımlarının bir kısmında tekdüze yayılan, aniden kendiliğinden oluşan ve geriye belirgin deri değişiklikleri bırakmadan tekrar kaybolan deri kızarmaları ve semptomatik deri dökmeleri, egzantem. Enfeksiyöz, toksik veya gıdaya bağlı nedenlerden dolayı oluşan ani alerjik reaksiyonlardır.
KULTEM
Salkım. Bağlam, demet, düzine.
EKOSİSTEM
Belirli bir alanda bulunan canlılar ile bunları saran çevrenin karşılıklı ilişkileri ile meydana gelen ve süreklilik gösteren ekolojik sistem. Bir alandaki canlı birliklerin ve cansız varlıkların hepsinin birden oluşturduğu sistem. Doğadaki canlı ve cansız varlıkların karşılıklı etkileşim bağlarıyla oluşturdukları sistem. Bir alandaki canlı ve cansız varlıkların hepsinin birlikte oluşturduğu sistem.
Bu bölümde tanımı içerisinde TEM geçen kelimeler listesi verilmiştir.
AKLAMAK
Suçsuz veya borçsuz olduğu yargısına vararak birini temize çıkarmak, tebriye etmek, ibra etmek.
AKIM
Akma işi. Sanatta, siyasette, düşünce hayatında ortaya çıkan yeni bir görüş, yöntem, hareket, cereyan, tarz. Debi. Hava, su vb. akışkan maddelerin veya elektrik yüklerinin belli bir yönde akışı, yer değiştirmesi, cereyan.
AKCİĞER
Göğüs kafesinin büyük bir bölümünü içten kaplayan, kanı temizleyen, sağlı sollu iki parçadan oluşan solunum organı. Bronşçukların son bölümü.
AKSİYON
Bir kuvvetin, maddi bir etkenin, bir düşüncenin ortaya çıkması. Bir oyuncunun sahne üzerindeki hareketi. Oyunun temasını geliştiren başlıca olay, hikâye, gelişim. Sermayenin belirli bir bölümü. Hisse senedi. Hareket, iş. İnsan etkinliğinin veya iradesinin açığa çıkması.
AHLAT
Gülgillerden, kendi kendine yetişen, üzerine armut aşılanan ağaç, yaban armudu, dağ armudu (Pirus piraster). Beden yapısının temelini oluşturan ögeler. Kaba adam, yol iz bilmez kimse. Bitlis iline bağlı ilçelerden biri. Bu ağacın, armuda benzeyen, iyice olgunlaştıktan sonra yenilebilen yemişi. Bir karışım içindeki parçalar, ögeler.
AĞARTMAK
Ak duruma getirmek, beyazlatmak. Kuyumculukta gümüşü temizlemek.
AĞDACI
Şeker, tatlı ve helva yapımında ağda hazırlayan işçi. Ağda ile vücuttaki fazla tüyleri veya kılları temizlemeyi meslek edinmiş kimse.
AĞARTILMAK
Temizlenmek, beyazlatılmak.
AKLANMAK
Ak olmak, temizlenmek. Hakkında dava açılan sanık, yargılama sonunda suçsuz bulunmak, temize çıkmak, beraat etmek. Kooperatif, şirket, dernek vb. kuruluşların faaliyetleri ve harcamaları genel kurulca uygun bulunmak.
ALATURKA
Eski Türk gelenek, görenek, töre ve hayatına uygun, Doğuluca, alafranga karşıtı. Düzensiz, yöntemsiz. Alaturka saat. Bu töre ve hayatı benimsemiş (kimse).
ADAMAKILLI
Gereğinden çok, iyice, bir güzel, bir temiz.
AİLE
Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik. Eş, karı. Aynı gaye üzerinde anlaşan ve birlikte çalışan kimselerin bütünü. Temel niteliği bir olan dil, hayvan veya bitki topluluğu, familya. Aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü. Birlikte oturan hısım ve yakınların tümü.
AKMAN
Bozulmamış, saf, temiz.
AĞIRCANLI
Çok yavaş iş yapan, çevik olmayan. Varlığı sıkıntı veren, sevimsiz. Tembel. Gebe (kadın).
AJAN
Casus. Bir kimsenin, bir ortaklığın veya bir devletin bazı işlerini yapan kimse, temsilci.
AKIŞKANLAŞTIRMA
Akışkanlaştırmak işi. Akışkanların niteliğini düzeltmek üzere yoğunlaşmış bir akım içinde parçacıkların yüzmesini sağlayan yöntem.
AÇMALIK
Kiri çıkarmak veya eşyayı iyice temizlemek için kullanılan her türlü madde.
AEROBİK
Sağlıklı bir vücuda sahip olmak için tempolu müzik eşliğinde yapılmış olan bir jimnastik türü.
AK
Kar, süt vb.nin rengi, beyaz, kara ve siyah karşıtı. Bu renkte olan. Sıkıntısız, rahat. Dürüst. Beyaz leke. Temiz.
AĞIRCANLILIK
Hareketlerin yavaş olması, tembelce davranış biçimi.