Kelimeler arşivi içinde; sonunda "mis" olan, toplam 42 adet kelime bulunmaktadır. Sonu mis ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında mis olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde mis olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
KOKLEARİFORMİS
PAMPİNİFORMİS, GLOMERİFORMİS
MONİLİFORMİS, GASTRODERMİS, EMBOLİFORMİS
LENTİFORMİS, KRUSİFORMİS, SAKSİFORMİS, FALSİFORMİS, STRİAFORMİS, BULBİFORMİS, ARKRİFORMİS, VERMİFORMİS
EKZODERMİS, ENDODERMİS, ENSİFORMİS, EPİDİDİMİS, FİLİFORMİS, FUSİFORMİS, PİSİFORMİS, PİRİFORMİS, HİPODERMİS, RİZODERMİS
SEMİRAMİS
PİRAMİS, GALEMİS, DİDİMİS, KALEMİS
TİRMİS, VERMİS, MİSMİS, DERMİS, TAHMİS
MİMİS, RAMİS, KEMİS, HAMİS, DİMİS, TEMİS, LEMİS
MİS
MİS
Güzel. Evlenmemiş kadın.
EMBOLİFORMİS
Tıkaç biçiminde olan.
STRİAFORMİS
Çizgi biçiminde oluşum, çizgili.
EKZODERMİS
Bitkilerin köklerinde epidermis tabakasının alanda yer alan, hücre çeperleri süberin, selüloz ve lignin biriktiren birkaç şua hücreden oluşmuş tabaka. Bitkilerin köklerinde epidermis tabakasının altında yer alan, hücre çeperleri süberin, selüloz ve lignin biriktiren birkaç sıra hücreden oluşmuş tabaka.
SAKSİFORMİS
Kese biçiminde olan.
FALSİFORMİS
Orak biçiminde olan.
BULBİFORMİS
Soğan biçiminde olan.
ARKRİFORMİS
Yay biçiminde olan.
MONİLİFORMİS
Sıçan, fare, hamster, kedi ve köpeklerde parazitlenen Acanthocephala şubesindeki bir yuvarlak solucan cinsi.
KOKLEARİFORMİS
Salyangoz biçiminde olan.
GASTRODERMİS
Sölenter, yassı solucan, nematot gibi basit canlılarda bağırsak boşluğunu astarlayan epitel. Sölenter, yassı solucan ve nematod gibi canlıların bağırsak boşluğunu astarlayan epitel.
KRUSİFORMİS
Haç biçiminde olan.
LENTİFORMİS
Mercek veya mercimek biçiminde olan.
PAMPİNİFORMİS
Asma filizi biçiminde olan.
GLOMERİFORMİS
Yumak biçiminde olan.
VERMİFORMİS
Solucan biçiminde olan.
Bu bölümde tanımı içerisinde MİS geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ÇAPAK
Göz pınarında ve kirpiklerde birikerek pıhtılaşan veya kuruyan akıntı. Metal veya toprak eşya kenarlarında bulunan pürüz. Madenler dövülürken sıçrayan ince, ufak parça. Sazan familyasından, vücudu yandan basık, 50 santimetre uzunluğunda, 4-5 kilogram ağırlığında, sarı pullu, eti tatsız, kılçıklı bir tatlı su balığı (Abramis brama).
DUYARGA
Önceden belirlenmiş ışığı veya nesneyi algılayıp gerekli hareketi başlatan aygıt, sensör. Eklem bacaklılarda, başın ön bölümünde bulunan, eklemlerden oluşmuş hareketli duyu alma organı, lamise, anten.
DÖNÜŞÜMCÜ
Dönüşümcülük yanlısı, transformist.
BARÇA
Orta Çağda kullanılan kürekli ve yelkenli taşıma gemisi. Kalyon türünden küçük savaş gemisi.
DOLU
Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü. Çok olan (iş, uğraş, olay vb.). İçi boş olmayan, dolmuş, meşbu, pür, boş karşıtı. İçki doldurulmuş bardak. Boş yeri olmayan, her yeri tutulmuş olan. Boş vakti olmayan, meşgul. İçinde atılacak mermisi bulunan (top, tüfek vb. ateşli silahlar). Tornacılıkta delik açılmamış (gereç). Bir yerde sayıca çok. Bir duygunun güçlü etkisinde olan.
DOKUNUM
Çevremizdeki nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derimiz aracılığıyla bildiren duyarlık yeteneği, lamise.
BALİNA
Balinalardan, yaklaşık uzunluğu 20 metre, ağırlığı 200 ton olan memeli hayvan, kadırga balığı, falyanos (Balaena mistycetus). Giysilerin dik ve düzgün durması için bazı yerlerine özellikle yakalarına konulan sert, esnek, yassı, dar, uzun çubuk.
ANTEN
Boşlukta yayılan elektromanyetik dalgaları toplayarak bu dalgaların transmisyon hatları içerisinde yayılmasını sağlayan cihaz. Olta şamandırasının alt ve üst kısmında bulunan ince uçlar. Duyarga.
BAZISI
Birtakımı, kimisi.
ACYO
Herhangi bir paranın gerçek değeriyle sürüm değeri arasında veya bir ticaret senedinin üzerinde yazılı miktar ile indirimden sonraki tutarı arasında doğan fark. Bankaların senetli kredi işlemlerinde yaptıkları tahsilat. Bir ticaret senedinin yenilenmesinde alınan komisyon.
ANTİBİYOTİK
Bitkilerde, özellikle küf mantarlarında bulunan veya sentezle elde edilen, birçok mikroba karşı kullanılan, penisilin, streptomisin vb. maddelerin ortak adı.
BİLYE
Çocukların oynamak için kullandığı taş, maden, toprak, cam vb.nden yapılmış küçük yuvarlak nesne, misket, cıncık, zıpzıp. Motorlu taşıtlarda dönme veya sürtünme etkilerini azaltmak, aşınmayı ve enerji yitimini önlemek için göbeklerdeki yataklara yerleştirilen, çoğunlukla çelikten, küçük yuvarlak.
ÇEKTİRİ
Yelkenleri olmakla birlikte kürekle de yol alan eski zaman gemisi, çektirme.
ÇIKARMA
Çıkarmak işi, emisyon. Düşman kıyılarına gemi, bot vb.nden asker indirme, asker çıkarma. Dört işlemden biri, çıkarmak işlemi, tarh.
AKAMBER
Özellikle amber balığının bağırsaklarından çıkarılan, kül renginde, yapışkan, bükülgen ve misk gibi kokusu olan bir taş. Sıcak ülkelerde yetişen bir ağaçtan elde edilen katı, güzel kokulu reçine.
AMAÇ
Ulaşmak istenilen sonuç, maksat. Gaye. Hedef. Bir kimseye veya bir kurula verilen özel amaçlı görev, misyon.
ACUR
Kabakgillerden, kabuğu çizgili ve tüylü, yeşil veya sarımtırak, üzeri yeşil lekeli, irice bir meyve (Cucumis flexuosus).
BAŞTARDA
Osmanlı donanmasında yer alan kadırga cinsinden bir savaş gemisi türü.
ARMATÖR
Ticaret gemisi sahibi.
CÜZZAM
Hansen basilinin sebep olduğu, sinir sistemi ve deri başta olmak üzere birçok sistem ve organı etkileyebilen bulaşıcı bir hastalık, miskin hastalığı, lepra.