Sonu TULUM ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "tulum" olan, toplam 6 adet kelime bulunmaktadır. Sonu tulum ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında tulum olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde tulum olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

9 harfli kelimeler

KAPİTULUM

8 harfli kelimeler

İBATULUM, SEPTULUM, SKUTULUM

7 harfli kelimeler

TUTULUM

5 harfli kelimeler

TULUM

Bazı kelimelerin anlamları

TULUM

Bazı yiyecek ve içecekler için koruyucu kap olarak kullanılan, önü yarılmadan bütün olarak yüzülmüş hayvan derisi. Göğüs ve pantolon bölümü bitişik giysi. Gövdesi bu deriden yapılmış üflemeli çalgı, gayda. Şişman, tombul. Tüp.

KAPİTULUM

Kene ve uyuz etkenlerinde hareketli ağız organellerinin bulunduğu gnathosoma olarak da adlandırılan hareketli baş bölgesi. Deniz kabuklularında mantoyu çevreleyen kalseröz yapı. Sineklerde antenlerin bulunduğu baş bölgesi. Hyperstomatia üst ailesinde bulunan silyumlu protozoonların nematodezmalarının proksimal ucu. Kimi zooflagellataların aksostillerinin organizmanın çekirdeğini içeren ön kısmı. Küçük baş, başçık.

SKUTULUM

Küçük kalkan, kalkancık.

SEPTULUM

Bölmecik.

İBATULUM

Ne iyi.

TUTULUM

Bir yıl boyunca Güneş'in gök küresi üzerinde çizdiği çemberin sınırladığı daire, ekliptik.

  -   -   -  

Anlamında TULUM bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde TULUM geçen kelimeler listesi verilmiştir.

ÇALPARA

Parmaklara takılıp çalınan zil veya buna benzer ses çıkarıcı araç. Açıklarda, kumluk alanlarda yaşayan ve ağları keserek balıkçılara zarar veren bir tür çağanoz (Portunus puber). Gemi bordasında, pis suları dışarı akıtıp deniz suyunu, içeri almayan, tulumba içindeki özel kapak.

MOTOPOMP

Motorlu tulumba.

TULUK

Tulum.

KIRBACIK

Tulumcuk.

TULUMCU

Tulum çalan veya yapan kimse.

TULUMBACI

Mahallelerde bulundurulan yangın tulumbalarını, yangın olan yerlere götüren ve orada yangının söndürülmesine yardım eden kimse. Külhanbeyi. Tulumba yapan, satan veya onaran kimse.

KÖKEN

Bir şeyin çıktığı, dayandığı temel, biçim, neden veya yer, menşe. Tulumbacı hortumlarının uç kısmındaki sarı maden sap. Bir malın üretildiği veya yapıldığı, alındığı, getirildiği yer, menşe, orijin. Soy, asıl. Kavun, karpuz, kabak vb. bitkilerin toprak üstünde yayılan dalları.

AMYOT

Tulumbanın piston kolunu sıkıştıran kapağın altına sarılan yağlı ve kalınca ip.

TULUMSULAR

Tulumlular.

GAYDA

Kamıştan yapılmış çift düdük ve tulumdan oluşan, tiz sesli, nefesli, İskoçların millî çalgısı.

PİRUHİ

Un, yumurta, tulum peyniri, tereyağı, et suyu ve ceviz içinden yapılmış olan bir hamur yemeği.

TULUMCUK

İç kulakta, yarım daire kanallarına bağlı küçük kese. Bitkilerde yüzmeyi kolaylaştıran, tulum biçiminde küçük kese.

EKLİPTİK

Tutulum.

TULUMBACILIK

Tulumbacı olma durumu.

KELEK

Olgunlaşmamış, ham kavun. Yer yer çıplaklığı veya boşluğu olan. Aptal. Kılsız. Irmaklarda işleyen ve şişirilmiş tulumlar üzerine kurulan bir tür sal.

SANDIK

İçine çeşitli şeyler konulan, tahtadan yapılmış, kapaklı ev eşyası. Kamu kesiminde çalışan personelin kendi durumunda düşük faiz ve taksitler hâlinde geri ödemek üzere borç para aldığı birim. Meyve, sebze koymaya yarayan, tahta veya plastikten yapılmış, dört köşe kap. Mahalle tulumbacılarının omuzda taşıdıkları sandık biçimi tulumba. Bir kurumda para alınıp verilen yer. Kamu kesiminde çalışan personelin sosyal güvenlik işlerini yürüten kuruluş. Yapılarda kum, çakıl vb. şeyleri ölçmek için kullanılan, üstü ve altı açık, dört köşeli tahtadan ölçü aleti. Seçimlerde oy pusulalarının atıldığı kutu.

BOŞALTAÇ

Bir kabın içindeki havayı boşaltmaya yarayan araç, hava boşaltma makinesi, boşluk tulumbası.

TULUMLULAR

Gömleklilerden, vücutları torba biçiminde kalın bir gömlekle örtülü olan deniz hayvanları takımı, tulumsular.

PÜSKÜRTEÇ

Sıvıları ve toz durumundaki maddeleri gaz veya toz durumunda saçmaya, atmaya yarayan tulumba veya körük biçimindeki aygıt, püskürme makinesi, pülverizatör. Sprey.

POMPALAMAK

Pompa ile şişirmek, tulumba ile suyu çekmek veya vermek. Kızıştırmak, şiddetlendirmek, körüklemek.