Sonu SİM ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "sim" olan, toplam 53 adet kelime bulunmaktadır. Sonu sim ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında sim olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde sim olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

15 harfli kelimeler

DİMETİLGLİOKSİM

10 harfli kelimeler

SUYLAKESİM, ÇÖZÜLKESİM, SEFOTAKSİM, SEFUROKSİM, AYDINKESİM, KESMERESİM, MÜTEBESSİM, KIVILKESİM, MİKROCİSİM

9 harfli kelimeler

KETOOKSİM, IŞILKESİM, ISILKESİM, HALIRESİM, LAKTOKSİM, LEKERESİM, BOYARESİM, VERMİSSİM

8 harfli kelimeler

KEMKESİM, CAMRESİM, DUODESİM, NETRESİM, ALTKESİM, NEVRESİM

7 harfli kelimeler

MERASİM

6 harfli kelimeler

TAKSİM, MAĞSİM, TEKSİM, MEVSİM, TEHSİM, TAHSİM, İRESİM, TERSİM, NURSİM, GÜLSİM, TİLSİM, SİMSİM, CESSİM

5 harfli kelimeler

CESİM, RASİM, VESİM, HESİM, EVSİM, BİSİM, BESİM, AYSİM, RESİM, NESİM, KESİM, CİSİM

4 harfli kelimeler

İSİM, ESİM

3 harfli kelimeler

SİM

Bazı kelimelerin anlamları

SİM

Gümüş. Genellikle işlemelerde kullanılan, gümüş görünüşünde ve parlaklığında olan iplik vb. Gümüş gibi parlayan. İşaret.

IŞILKESİM

Özdecikleri ışık, çoğunlukla morötesi kullanarak parçalama yöntemi.

AYDINKESİM

Bir toplumda bilim, ekin ve sanat ile yakın ilgisi bulunan bireylerin oluşturduğu toplumsal küme.

MİKROCİSİM

Ökaryotik hücrelerin sitoplazmalarında bulunan, çok sayıda enzim içeren, daha çok karaciğer epitel hücreleri ile bazı böbrek kanalcıklarının epitel hücrelerinde bol olarak rastlanılan, kan yoluyla hücrelere gelen toksik maddeleri zararsız hâle getiren, hidrojen peroksitin yapım ve yıkımını gerçekleştiren, peroksidaz grubu enzimleri içeren zarla çevrili organel, peroksizom.

KIVILKESİM

Kimyasal değişiklikleri, çözeltiden kıvıl akım geçirerek yapma yöntemi.

SEFUROKSİM

İkinci kuşak sefalosporin türevi, beta laktamazlara dayanıklılığı fazla ve plazma proteinlerine düşük oranda bağlanan bir 7antibiyotik.

KESMERESİM

(Resim) Bir nesnenin kâğıt üzerine düşürülen gölgesini çevre çizgisiyle sınırladıktan ve içini boyadıktan sonra, ortaya çıkan biçimi kesip, düz beyaz kâğıda yapıştırarak yapılan resim; bu türlü çalışma tekniği. a. bk. gölge görüntü.

DİMETİLGLİOKSİM

Nikel(II) için özgül bir çöktürücü.

ISILKESİM

Özdecikleri, ısı etkisinden yararlanarak parçalama işlemi.

ÇÖZÜLKESİM

Çözgenin kimyasal etkisiyle, çözünmüş özdeciklerin parçalanması olayı.

KETOOKSİM

Asetoksim, =C=N-OH, grubu içeren bileşik, örnek, Me2C=NOH, asetoksim. -HCNO-, grubu içeren bileşik.

HALIRESİM

(Resim) Fransa'da duvarlara asılmak üzere yapılan ve doğa betimini konu olarak alan resimli dokuma.

SUYLAKESİM

Bir özdeciği, su özdeciklerinin kimyasal etkisiyle parçalama.

LAKTOKSİM

Halkada -CH-N-O-CO- grubu içeren doymamış laktam.

MÜTEBESSİM

Gülümseyen, güleç.

SEFOTAKSİM

Tıpta ilk kullanılan üçüncü kuşak sefalosporin türevi antibiyotik.

  -   -   -  

Anlamında SİM bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde SİM geçen kelimeler listesi verilmiştir.

ADLANDIRMA

Adlandırmak işi, isimlendirme.

ADLANMA

Adlanmak durumu, isimlenme.

ADLANDIRILMAK

Adlandırma işi yapılmak, isimlendirilmek.

AĞIL

Evcil küçükbaş hayvanların barındığı çit veya duvarla çevrili yer, arkaç. Hale. Bazı görüntülerdeki çok ışıklı cisimleri çevreleyen ışıklı teker.

ADLAŞMA

Adlaşmak durumu, isimleşme.

ADSIZLIK

Adsız olma durumu, isimsizlik.

AÇIK

Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı. Örtüsüz, çıplak. Bir gereksinimin karşılanamaması durumu. Görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal. Çalışır durumda olan. Gizliliği olmayan, olduğu gibi görünen. Sevişme sahnelerini bütün çıplaklığıyla anlatan (kitap, resim, film vb.). Boş. Belirgin bir biçimde. Rengi koyu olmayan, koyu karşıtı. Belli bir yerin biraz uzağı. Engelsiz, serbest. Aralığı çok. Kolay anlaşılır, vazıh. Denizin kıyıdan uzakça olan yeri. Her türlü düşünceyi hoşgörüyle karşılayabilen, etkisinde kalabilen.

ADSIZ

Adı olmayan, isimsiz. Tanınmayan, bilinmeyen, isimsiz. Türklerde, ailesinden ayrıldığı için artık onun adını taşımak, onun adıyla anılmak hakkını yitirmiş olan, bir yararlık gösterdiğinde ancak ad kazanabilen delikanlı, isimsiz.

ADCI

Adcılık öğretisine bağlı (kimse), isimci.

AERODİNAMİK

Hareket hâlinde olan bir cisim üzerinde havanın yarattığı etkiyi inceleyen bilim. Gazların hareketini inceleyen bilim dalı. Bu bilim alanlarıyla ilgili olan.

ADLANMAK

Kendisine ad verilmek, isimlenmek. Kötü ün kazanmak, isimlenmek.

ADLAŞTIRMA

Adlaştırmak işi, isimleştirme.

ADLANDIRILMA

Adlandırılmak işi, isimlendirilme.

ADLANDIRMAK

Çağırmak veya anmak için bir canlıya, bir yere, bir şeye ad vermek, ad koymak, ad takmak, ad vermek, isimlendirmek, isim koymak, isim takmak, isim vermek, tesmiye etmek.

ADLAŞMAK

Ad durumuna gelmek, isimleşmek.

AD

Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim, nam. Canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelime, isim. Sayma. Sayılma. Herkesçe tanınmış veya işitilmiş olma durumu.

ADLI

. adını taşıyan, isimli. Ünlü, isimli.

AKADEMİCİ

Kurallara bağlı resim ve heykel çalışması yapan kişi veya sanatçı.

ADLAŞTIRMAK

Ad durumuna getirmek, isimleştirmek.

ADCILIK

Kavramların gerçek varlıklar olduğunu kabul eden, kavram gerçekliğine karşıt olarak tümel kavramların yalnızca nesnelerin adları olduğunu ileri süren görüş, isimcilik, nominalizm.