Sonu RENK ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "renk" olan, toplam 34 adet kelime bulunmaktadır. Sonu renk ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında renk olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde renk olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

10 harfli kelimeler

ORNİTORENK

9 harfli kelimeler

KIRIKRENK, PENEVRENK, RENGARENK, ŞEKERRENK, SAĞIRRENK

8 harfli kelimeler

BEDİRENK

7 harfli kelimeler

PÜHRENK, PÖYRENK, PÖVRENK, PÖĞRENK, POHRENK, POĞRENK, PEHRENK, ÖDÜRENK, MEFRENK, TUVRENK, PÖHRENK, BÖHRENK, GÜLRENK, CEHRENK, ÇİĞRENK

6 harfli kelimeler

ETRENK, PÜRENK, CİRENK, PÖRENK, FERENK, FİRENK, HERENK, HÖRENK, KÜRENK

Bazı kelimelerin anlamları

RENK

Cisimler tarafından yansılanan ışığın gözde oluşturduğu duyum. Nitelik. Çeşitlilik.

SAĞIRRENK

(Resim) Saydam olmayan, mat, esmer renk.

ORNİTORENK

Gagalı memeli.

ÖDÜRENK

Kalaycıların ocaktaki bakırları çevirmek için kullandıkları uzun ve ucu eğri demir.

ŞEKERRENK

Sarıya çalan renk. Bu renkte olan. İki kişi arasında dostluk ilişkilerinin bozuk olması.

PEHRENK

Ağaç ya da topraktan yapılmış su borusu, künk.

PÖĞRENK

Ağaç ya da topraktan yapılmış su borusu, künk.

RENGARENK

Çeşitli renkleri olan, renk renk.

POHRENK

Ağaç ya da topraktan yapılmış su borusu, künk.

PÖYRENK

Ağaç ya da topraktan yapılmış su borusu, künk.

BEDİRENK

Güzel olmayan renk, kötü, fena renk.

KIRIKRENK

(Resim) Kendi ailesinden olmayan bir renkle karıştırılarak aslından uzaklaştırılmış renk.

PÖVRENK

Ağaç ya da topraktan yapılmış su borusu, künk.

POĞRENK

Künk.

PENEVRENK

Kadınların giydiği abadan yapılmış don.

PÜHRENK

Ağaç ya da topraktan yapılmış su borusu, künk.

  -   -   -  

Anlamında RENK bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde RENK geçen kelimeler listesi verilmiştir.

ABRAŞ

Alaca benekli. Klorofil azlığından dolayı açık renkte lekeleri olan (bitki yaprağı). Cildin rengini bozup beyaz benekler ve lekeler yapan hastalık. Ters, kaba, görgüsüz (kimse). Deseni ve atkısı bozuk halı. Atın tüysüz yerlerinde görülen uyuza benzer bir hastalık. Çarpık, eğri, düzgün olmayan. Çilli, çopur yüzlü, gözleri açık renk olan (kimse).

AÇELYA

Kokusuz, güzel renkli çiçekler açan bir bitki (Rhododendron).

AKBALIKÇIL

Leyleksilerden, bataklık, ırmak ve göl kıyılarında yaşayan, oldukça büyük, ak renkli bir tür kuş (Egretta alba).

ALA

Karışık renkli, çok renkli, alaca. Alabalık. Kekliğin boynundaki siyah halka. Açık kestane renginde olan, ela (göz).

AĞAÇKESEN

Zar kanatlılardan, kurtçukları en çok gül fidanları üzerinde yaşayarak yapraklara zarar veren, kara renkli bir böcek (Hylotoma).

AKÇIL

Rengi atmış, ağarmış. İçinde ak renk bulunan.

AL

Kanın rengi, kızıl, kırmızı. Dorunun açığı, kızıla çalan at donu. Aldatma, düzen, tuzak, hile. Yüze sürülen pembe düzgün, allık. Bu renkte olan (at). Alüminyum elementinin simgesi. Bu renkte olan.

ABANOZ

Abanozgillerden, sıcak ülkelerde yetişen, kerestesinden yararlanılan birçok ağacın ortak adı. Bu tahtadan yapılmış. Bu ağacın ağır, sert ve siyah renkli tahtası. Koyu, parlak siyah. Bu renkte olan.

AÇILMAK

Açma işine konu olmak. Kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak. Kıyıdan uzaklaşmak. Yeni bir bakış açısı getirmek. Renk koyuluğunu yitirmek. Kapı, yol vb. geçit vermek. Gereken güce ulaşmak. Kuruluşlar ilk kez veya yeniden işe başlamak. Sıkılması, çekinmesi, tutukluğu kalmamak. Herhangi bir konuyla veya sorunla ilgili olarak düşünce ve uygulamalarda yeni koşulların gerektirdiği değişiklikleri veya yenilikleri yapmak. Ayrıntıya girmek. Sırrını, üzüntüsünü, sorunlarını birine söylemek. Genişlemek, bollaşmak. İşini gereğinden veya yapabileceğinden geniş tutmak. Delinmek, yırtılmak. Sis, karanlık, duman vb. dağılmak, yoğunluğunu yitirmek.

ABAJUR

Işığı bir yere toplamak, doğrudan doğruya gözlere vurmasını önlemek için kullanılan, kâğıt, kumaş, maden veya renkli camdan yapılmış lamba siperi. Genellikle üzeri siperli masa lambası veya ayaklı lamba.

AKDUT

Beyaz renkte olan dut.

AKROMATİK

Beyaz ışığı çözümlemeden geçiren, renksemez. Hücrede boyayı kabul etmeyen (bölüm).

AKROMATOPSİ

Renk körlüğü.

AKLI

Beyazı bulunan, beyaz renkli.

ACEMBORUSU

Canlı kırmızı renkli çiçek açan, uzun boylu bir tür süs bitkisi (Bignonia radicams).

AK

Kar, süt vb.nin rengi, beyaz, kara ve siyah karşıtı. Bu renkte olan. Sıkıntısız, rahat. Dürüst. Beyaz leke. Temiz.

AHUDUDU

Gülgillerden, böğürtleni andıran, çalı görünümünde, dikenli bir bitki (Rubus idaeus). Bu bitkinin duta benzeyen, kırmızı renkli, sulu ve kokulu yemişi, ağaç çileği, frambuaz.

AKİK

Kalseduan kuvarsının bir türü olan, yüzük taşı, mühür vb. yapmakta kullanılan, türlü renklerde, yarı saydam, parlak ve değerli bir taş.

AKİDE

İnanç. Şekerin kaynatılarak katılaşması yolu ile yapılan, renkli ve kokulu, ağızda güç eriyen şeker, akide şekeri.

ACI

Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı. Kırıcı, üzücü, incitici, dokunaklı, kötü. Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ızdırap. Keskin, şiddetli. Çarpıcı, göz alıcı (renk). Tadı bu nitelikte olan. Ölüm, yangın, deprem vb. olayların yarattığı üzüntü, keder, elem.