KADE ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "kade" olan, toplam 32 adet kelime bulunmaktadır. kade ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu kade ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde kade olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

15 harfli kelimeler

KADEMELENDİRMEK

14 harfli kelimeler

KADEMELENDİRME

12 harfli kelimeler

KADEMELENMEK

11 harfli kelimeler

KADERSİZLİK, KADEMSİZLİK, KADEMELENME, KADEMELEMEK, KADEHDAŞLIK

10 harfli kelimeler

KADERLEMEK, KADERİNLER, KADERCİLİK, KADEMELEME

9 harfli kelimeler

KADEMESİZ, KADEMHANE

8 harfli kelimeler

KADERSİZ, KADEHDAŞ, KADEHÇİK, KADEMELİ, KADEMSİZ, KADENCİK, KADERİYE

7 harfli kelimeler

KADEMLİ, KADERCİ, KADELLİ

6 harfli kelimeler

KADELE, KADEME

5 harfli kelimeler

KADET, KADER, KADEM, KADEK, KADEH

Bazı kelimelerin anlamları

KADE

Küçük kardeş. Arkadaş. Teyze. Hala. Ortası yassı, yağlı bir çeşit ekmek. Yenge.

KADEMELENME

Kademelenmek durumu.

KADEMELEME

Kademelemek işi.

KADEMESİZ

Kademesi olmayan.

KADEHDAŞLIK

Kadehdaş olma durumu.

KADEMELEMEK

Kademeli bir biçimde düzenlemek.

KADERSİZLİK

Kadersiz olma durumu.

KADEMELENMEK

Kademeli duruma gelmek.

KADERCİLİK

Yazgıcılık.

KADEMELENDİRME

Kademelendirmek işi.

KADERSİZ

Kötü talihi olan. Uğursuz.

KADEMHANE

Tuvalet.

KADERİNLER

Hücrelerin birbirine yapışmasında kalsiyuma bağlı olarak görev yapan, 124 K molekül ağırlığında, epitel hücrelerinde E-kaderin, plâsentada P-kaderin, sinir sisteminde N-kaderin gibi tipleri bulunan, hücre zarına yerleşmiş integral proteinler.

KADEMSİZLİK

Uğursuzluk.

KADEMELENDİRMEK

Kademeli duruma getirmek.

KADERLEMEK

Takdir etmek, mukadder kılmak.

  -   -   -  

Anlamında KADE bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde KADE geçen kelimeler listesi verilmiştir.

BAHTSIZ

Bahtı kötü olan, mutsuz, talihsiz, kadersiz, kötü talihli, bibaht.

DEVRAN

Dünya. Kader, talih. Zaman, çağ.

AKADEMİCİLİK

Akademici olma durumu.

DOKTOR

Hekim. Bir fakülteyi veya bir yüksekokulu bitirdikten sonra belli bir bilim dalında en yükseköğrenim basamağına vardığını, geçirdiği özel sınavla ve başarılı bir eserle gösterenlere verilen akademik unvan.

CAM

Soda veya potas katılmış silisli kumun ateşte eritilmesiyle yapılmış olan sert, saydam ve çabuk kırılır cisim. Tümü veya bir bölümü bu maddeden yapılmış, sırça. Kadeh, içki. Pencere.

AŞAMALI

Aşaması olan, kademeli.

AYAK

Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü. Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek ya da bunlardan her biri. Göl ayağı. Halk edebiyatında koşuklarda kısa yedekli dizeler. Yarım arşın veya 30,5 santimetre uzunluğundaki ölçü birimi, kadem, fit, fut. Altılı ganyanda yer alan her bir koşu. Bacak. Karakucak ve yağlı güreşte pehlivanların ayrıldıkları beş dereceden biri. Vücudun belden aşağı bölümü. Mayalardan önce, makama uygun olarak çalınan veya söylenen beste. Kömür ocaklarında kömürün çıkarıldığı galeri. Bir doğrunun başka bir doğruyu veya bir düzlemi kestiği nokta. Futun küpü alınarak hesaplanan değer. Yürüyüşün ağırlık veya çabukluk derecesi. Basamak. Halk edebiyatında uyak.

ÇIKIŞLI

Belli bir okulu veya öğrenim kademesini bitirmiş olan, mezun.

DERECELİ

Derecesi olan. Derecelere ayrılmış, kademeli.

BAKIMEVİ

Bakıma gereksinimi olan kimselerin bakıldıkları, barındıkları kuruluş. Belirli noktalarda özellikle kar mücadelesinde kullanılan araç ve gereçlerin barındırıldığı bina. Kurum ve kuruluşlarda motorlu araçların onarıldığı ve korunduğu yer veya birim. Kademe.

AMENTÜ

Bir oluş, düşünce veya ideolojinin temelini oluşturan değer yargıları. Arapça "inandım" anlamına gelen ve İslamiyetin temel inançları olan "Allah'a, onun meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kadere, hayır ve şerrin Allah'tan geldiğine inanma"yı dile getiren söz.

CINCIK

Bardak, kadeh, tabak vb. sırçadan veya porselenden yapılmış olan şeyler, züccaciye. Bilye.

FATALİTE

Alın yazısı, yazgı, kader. Uğursuzluk.

ÇİZELGE

Çizgilerle bölümlere ayrılmış kâğıt, cetvel. Kadro, kademe, basamak ve derecelerin yer aldığı liste.

AKADEMİK

Akademi ile ilgili olan. Bilimsel niteliği olan.

KADEHÇİK

Meşe, fındık, gürgen vb. ağaçlarda, meyve sapının genişlemesiyle oluşan ve meyveyi ortasına kadar içine alan küçük kadeh biçimindeki oluşum.

KADERİYE

Kader anlayışını inkâr ederek insanların irade ve hareket özgürlüklerinin bulunduğunu ileri süren İslam felsefesi.

BAHT

Gelecekteki olayları kaçınılmaz bir biçimde belirleyen ilahi iradenin insan ve toplum için çizdiği yaşayış biçimi, kader, talih. Şans.

ÇARKIFELEK

Yakıldığında dönerek kıvılcım saçan donanma fişeği. Çarkıfelekgillerden, güzel, büyük, parlak kırmızı çiçekleri olan, duvar kenarlarına ve kameriyeler çevresine ekilen tırmanıcı bir süs bitkisi, fırıldak çiçeği, saat çiçeği (Passiflora caerulea). Talih, kader. Bir tür talih oyunu.

DİKMEK

Bir cismi dik olarak durdurmak. Top vb.ni oyun alanında belirli bir yere koymak. Beklemek için birini bir şeyin başına getirmek. Bardak, kadeh, testi vb. kapların içindekini bir çırpıda, bir solukta içmek. Top, taş vb.ni dikine havaya atmak. Yapı kurmak, inşa etmek. Yetiştirmek için bir bitkiyi toprağa yerleştirmek. Biçilmiş veya yırtılmış kumaş, deri, yara vb.ni iğneye geçirilmiş iplikle tutturmak.