Kelimeler arşivinde; içinde "denk" olan, toplam 47 tane kelime bulunuyor. İçerisinde denk bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu denk ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında denk olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
DENKLEŞTİRİVERMEK, DENKLEŞTİREBİLMEK
DENKLEŞTİRİVERME, DENKLEŞTİREBİLME
DENKLEŞTİRİLMEK
DENKLEŞTİRİLME, MADENKÖPRÜBAŞI
DENKLEŞTİRGEN, DENKLEŞTİRMEK
İRİDENKLEZİS, İÇİNDENKOLLU, DENKLEŞTİRME
MADENKIRMIZ
DENKTAŞLIK, KESDENKELE, DENKLENMEK, DENKLEŞMEK, DENKLEMİYE
DENKLENME, DENKLEMEK, DENKLEŞME, DENKÇİLİK, DENKELMEK
DENKESER, DÜDENKÖY, MADENKÖY, BİDENKAT, DENKLEME
NERDENK, GÜRDENK, DENKTEŞ, DENKSİZ, NARDENK, DENKLEM, DENKDEŞ, DENKTAŞ, DENKLİK, KÜRDENK
ÖZDENK, NEDENK, DENKLİ, DENKER, DENKEL, BÖDENK, AYDENK, DENKÇİ
DENK
DENK
Yük hayvanlarının sağ ve soluna konulan iki yük parçasından her biri. Uygun, nitelik yönünden eşit. Destekleri paralel, yönleri aynı, şiddetleri eşit bulunan güçler. Yatak, yorgan, kumaş vb. eşyanın sarılıp bağlanmış biçimi, balya. Ağırlık bakımından eşit olan. 0,80175 gram olan ağırlık ölçü birimi.
DENKLEŞTİRİVERME
Denkleştirivermek işi.
DENKLEŞTİRİVERMEK
Çabucak denkleştirmek.
MADENKIRMIZ
Antimon birleşimlerinden kırmızı renkte bir madde, kırmız madeni.
İÇİNDENKOLLU
Bir ayakkabı türü. (Senirkent Isparta).
DENKLEŞTİREBİLMEK
Denkleştirme imkânı veya olasılığı bulunmak.
DENKLEŞTİRİLME
Denkleştirilmek işi.
MADENKÖPRÜBAŞI
Erzurum şehrinde, İspir ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi.
DENKTAŞLIK
Denktaş olma durumu.
DENKLEŞTİRGEN
Ucaylı ışığın iki birleşeni arasındaki evre kaymasını ölçen aygıt.
DENKLEŞTİRMEK
Birbirine denk duruma getirmek. Gereken miktarda para sağlamak.
İRİDENKLEZİS
Subkonjunktival aralıktan humor aquosus'a daha fazla çıkış yolu sağlamak için iristen ekstirpasyon yapmadan, ondan dar bir şerit oluşturarak bunu sklera arasına yerleştirerek göz içi sıvı birikimini dolayısıyla basıncı azaltma esasına dayanan bir yöntem.
KESDENKELE
Kertenkele.
DENKLEŞTİRİLMEK
Denk duruma gelmesi sağlanmak.
DENKLEŞTİREBİLME
Denkleştirebilmek işi.
DENKLEŞTİRME
Denkleştirmek işi.
Bu bölümde tanımı içerisinde DENK geçen kelimeler listesi verilmiştir.
BALYALAMAK
Balya yapmak, denk yapmak.
DENKTAŞ
Denk, eşit.
BEDEL
Değer, fiyat, kıymet. Askerlik yapmamak veya yapılacak süreyi kısaltmak isteyenlerin devlete ödedikleri para. Bir ücret karşılığında çalışan kimse. Eşit, denk. Bir şeyin yerini tutabilen karşılık. Başkasının adına ve onun parası ile hacca giden kimse.
DEĞİŞKEN
Değişme özelliği gösteren, çok değişen, değişebilir, kararsız, değişici, mütehavvil. Geometride, bir koninin odağından çıkan dikeyin konikle kesiştiği noktaya kadar olan parçanın uzunluğu, parametre. Değişik sayı değerleri alabilen nicelik. Bir istatistik bütünün belli başlı niteliklerini daha basit ve kısa olarak gösterme olanağı veren ölçülebilir büyüklük, parametre. Cebirde bir denklemin katsayılarına giren değişken nicelik, parametre.
DENKLEMEK
Denk duruma getirmek.
DENKLENMEK
Denk yapılmak.
ÇAKIŞMAK
Birbirine geçip kenetlenmek, takılmak. Doğru, açı, yüzey vb. geometrik biçimler üst üste konulduklarında birbirini bütünüyle örterek eşit olmak. Aynı zaman dilimine denk gelmek. Söz yarışı etmek.
BALYA
Çember ve demir tellerle bağlanmış ticaret eşyası. Balıkesir iline bağlı ilçelerden biri. Denk.
DENKLEŞMEK
Birbirine denk olmak, denk duruma gelmek.
CUK
"Tam yerine denk gelmek, uygun gelmek, yakışmak" anlamlarındaki cuk oturmak deyiminde geçen bir söz.
BAĞLAMAK
Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak. Birinde bir şeye karşı ilgi, istek uyandırarak o şeye ilgi, yakınlık duymasını sağlamak. Düğümlemek. Uyulması zorunlu olmak. Eklemek, bir araya getirmek, birleştirmek. Başka bir işle uğraşamaz durumda olmak. Anlaşma yapmak. Sona erdirmek, bitirmek, tamamlamak. Gönlünü kazanmak. Geçişi engellemek. Büyü, muska vb.nin aracılığıyla birinin birtakım isteklerini veya yetkinliğini engellemek, yok etmek. Birini söz veya yazı ile bağlamak, taahhüt etmek, angaje etmek. Yaraya ilaç koyup bezle sarmak. Bütün ilgisini bir yerde yoğunlaştırmak. Denk yapmak, paket yapmak.
BASAMAK
Bir yere çıkarken veya bir yerden inerken basılan ve art arda gelen, birbirine belirli aralıkları olan düz yüzeylerden her biri. Bir amaca ulaşmak için yararlanılan kişi, durum veya yer. Derece, aşama, kerte, evre. Ondalık sayı sisteminde bir sayının sağdan sola doğru rakamlarının derecelerine göre her birinin bulunduğu yer, hane. Bir tam denklemde bulunan bilinmeyenin en yüksek kuvveti.
DENKLEŞME
Denkleşmek durumu.
DENKLİK
Denk olma durumu, eşitlik, müsavat, akreditasyon.
AKREDİTASYON
Denklik.
ARGÜMAN
Kanıt. Tez, iddia, sav. Bir çıkış kümesinin değişkeni. Bir denklem, bir eşitsizlik veya bir gök cisminin hareketine ait herhangi bir elemanın bağlı bulunduğu belli bir değer. Bir cetvelde diğer bir sayıyı bulmak için yararlanılan sayı.
DENKÇİ
Denk işleri ile uğraşan veya denk yapan kimse.
ÇEMBER
Merkez denilen sabit bir noktadan aynı uzaklık ve düzlemdeki noktalar kümesinin oluşturduğu kapalı eğri. Yazma, yemeni, başörtüsü. Basketbolda içinden topun geçmesiyle sayı kazanılan ağlı demir halka. Aşılması, çözümü güç durum. Çocukların çevirip arkasından koştukları tekerlek biçiminde oyuncak. Bu biçime getirilmiş katı cisimlerin çevresi. Sandık, denk, fıçı vb.nin dağılmaması için üzerlerine geçirilen dayanıklı bir cisimden kuşak.
ÇÖZÜM
Bir sorunun çözülmesinden alınan sonuç, hal. Bir denklemde bilinmeyenlerin yerine konulduğunda o denklemi gerçekleştiren sayı veya sayılar. Bir problemi çözmek için verilenler üzerinde yapılacak işlemlerin gösterilmesi.
DENKLEME
Denklemek işi.