Kelimeler arşivi içinde; sonunda "depo" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. Sonu depo ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında depo olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde depo olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
DEPO
Korunmak, saklanmak veya gerektiğinde kullanılmak için bir şeyin konulduğu yer, ardiye. Ordu mallarının saklandığı, bakımlarının yapıldığı yer, debboy. Bir malın toptan satıldığı ve çokça bulunduğu yer.
Bu bölümde tanımı içerisinde DEPO geçen kelimeler listesi verilmiştir.
DOLDURMAK
Dolmasını sağlamak, dolu duruma getirmek. Ses, koku yayılıp kaplamak. Belirli bir süreyi kaplamak, almak. Bildirge, çizelge, fiş vb. basılı kâğıtların boş yerlerini tamamlamak. Araç deposunu akaryakıtla tamamen dolu duruma getirmek. Yaşını, yılını bitirmek. Ateşli silahların içine mermi sürmek. Birini, başkası için kötü düşünecek bir duruma getirmek. Canlılık kazandırmak.
DEPOLAMA
Depolamak işi. Bellek cihazına verinin yerleştirilmesi veya saklanması.
DEPOLANMA
Depolanmak işi.
DEPOLANMAK
Depolama işi yapılmak.
DEPOLAMAK
Saklamak veya korumak amacıyla ambara koymak, depo etmek, biriktirmek, ambarlamak. Bir bellek cihazına veriyi yerleştirmek veya saklamak.
AMBARLAMA
Ambarlama işi, depolama.
GAZOMETRE
Gazların toplanması, belirli basınç altında dağıtılması için kullanılan depo. Gazölçer.
DEPOCULUK
Depocunun yaptığı iş.
AMBARLAMAK
Depolamak.
EMME
Emmek işi. Petrol ile ilgili işlemlerde bir akışkanın çekilişi. Bir deponun böyle bir çekilme ile doldurulması işlemi. Soğurma. Boruda akan sıvının oluşturduğu çekiş.
BOYLER
Kalorifer kazanının sıcaklığından yararlanarak içindeki suyun ısıtılması sağlanan depo.
BALIKHANE
Balıkların toptan satışa çıkarıldığı, soğuk hava deposu olan yer.
DOK
Gemilerin yükünün boşaltıldığı veya onarıldığı, üstü örtülü havuz. Ticaret mallarını saklamak için rıhtımda yapılmış olan büyük depo.
DEPOCU
Depoya bakan kimse.
AKÜMÜLATÖR
Elektrik enerjisini kimyasal enerji olarak depolayan, istenildiğinde bunu elektrik enerjisi olarak veren cihaz, akımtoplar, akü.
HAZNE
Hazine. Döl yatağı. Bir şeyin toplandığı, biriktirildiği yer, depo.
DEBBOY
Depo.
BUZHANE
Buz yapılmış olan yer. Soğuk hava deposu.
GAZHANE
Hava gazı üretilen veya depolanan yer.
ARDİYE
Evlerde kullanılmayan, saklanması gereken eşyaların konulduğu bölüm. Böyle bir yerde saklanılan eşya için ödenen ücret. Genellikle ticaret eşyasının saklandığı yer, depo.