Kelimeler arşivi içinde; başında "yüzme" olan, toplam 2 adet kelime bulunmaktadır. yüzme ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ayrıca sonu yüzme ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde yüzme olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.
YÜZME
Yüzmek işi. Yüzme sporu.
YÜZMEK
Kol, bacak, yüzgeç vb. organların özel hareketleriyle su yüzeyinde veya su içinde ilerlemek, durmak. Herhangi bir durumun en aşırı derecesinde olmak. Derisini çıkarmak, derisini soymak. Bir sıvının yüzeyinde batmadan durmak. Çok para istemek. Yüzme sporu yapmak. Herhangi bir şeyle üzeri kaplanmak, bir şeye bulanmak. Dalgalanmak.
Bu bölümde tanımı içerisinde YÜZME geçen kelimeler listesi verilmiştir.
TULUMCUK
İç kulakta, yarım daire kanallarına bağlı küçük kese. Bitkilerde yüzmeyi kolaylaştıran, tulum biçiminde küçük kese.
YÜZDÜRMEK
Yüzmesini sağlamak ya da yüzme işini yaptırmak. Derisini çıkarttırmak, derisini soydurtmak. Batmış veya karaya oturmuş tekneyi suyun yüzüne çıkarıp yüzer duruma getirmek.
AKIŞKANLAŞTIRMA
Akışkanlaştırmak işi. Akışkanların niteliğini düzeltmek üzere yoğunlaşmış bir akım içinde parçacıkların yüzmesini sağlayan yöntem.
SOLUKLUK
Soluk olma durumu. Başı su altında tutarak yüzmeyi sağlayan soluk alma borusu, şnorkel.
HAVUZ
Su biriktirme, yüzme, çevreyi güzelleştirme vb. amaçlarla altı ve yanları mermer, beton benzeri şeylerden yapılarak içine su doldurulan, genel olarak üstü açık yer. Bir amaç güdülerek farklı kaynaklardan gelen paranın ilgililere daha sonra paylaştırılmak üzere toplandığı belirli bir yer. Büyük gemilerin onarılmak için çekildikleri yer. Kum, asit vb. konulan çukur yer.
YÜZÜCÜ
Yüzme sporu yapan kimse. Kasaplık hayvanların derilerini yüzen kimse. Yüzme sporunu profesyonel olarak yapan kimse. Birini sömüren kimse.
KULVAR
Yüzme ve atletizm yarışmalarında her yarışçıya ayrılan şerit. İçinde bulunduğu veya ilgili olduğu alan.
SİMİT
Halka biçiminde, genel olarak üzerine susam serpilmiş çörek. Denizde kolayca yüzmeyi sağlayan halka biçiminde alet. İnce bulgur, düğürcük.
YÜZÜŞ
Yüzme işi.
AMİİFORM
Balıklarda sadece dorsal yüzgecin kullanılmasıyla yapılan yüzme hareketi. Balıklarda temel olarak sırt yüzgecin kullanılmasıyla yapılan yüzme hareketi.
ATINMAK
Yüzmek: Çayda atındım.
TRİATLON
Yüzme, koşu ve bisiklet yarışından oluşan atletizm dalı. Slalom, tüfekle ateş, kayak yarışlarından oluşan spor dalı.
PİSİN
Yüzme havuzu.
KRAVL
Dizleri bükmeksizin bacakları hızla hareket ettirerek kulaçla yüzme.
KULAÇLAMAK
Kaç kulaç olduğunu ölçmek. Kulaç atarak yüzmek.
KURBAĞALAMA
Kurbağanın yüzmesine benzer yatay hareketler yaparak yüzme. Birbirine paralel iki tırmanma sırığına baldırları ve ayak sırtlarını kenetleyerek veya dışarıdan diz altına sıkıştırarak tırmanma.
YÜZÜLMEK
Yüzme işi yapılmak. Derisi çıkarılmak. Sömürülmek.
CANKURTARAN
Hasta veya yaralı taşımaya uygun hazırlanmış özel araç, ambulans. Havuz veya plajda yüzme bilmeyenleri uyaran ve tehlike anında onları kurtaran kimse.
PALET
Ressamların boyaları üzerine dizerek fırça ile karıştırdıkları tahta veya porselen levha. Tankın veya bazı iş makinelerinin her türlü arazide yol almasını sağlayan iki yanındaki tekerleklerini içine alan metal şerit, tırtıl. Hızlı yüzmek için ayağa geçirilen araç. Sanayide çeşitli amaçlarla kullanılan yayvan ve geniş levha.
TRAMPLEN
Yüzme sporunda, suya yüksekten atlamada kullanılan bir ucu sabit, öteki ucu esneyen sıçrama tahtası. Kayakta, atlamayı yapan sporcuya gerekli hızı sağlayan, özel olarak düzenlenmiş eğik alan.