Kelimeler arşivi içinde; başında "tıpa" olan, toplam 10 adet kelime bulunmaktadır. tıpa ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ayrıca sonu tıpa ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde tıpa olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.
TIPALANMAK
TIPALAMAK, TIPALANMA
TIPALAMA
TIPADAK, TIPADAN, TIPASIZ, TIPATIP
TIPALI
TIPA
TIPA
Tapa.
TIPALANMAK
Tapalanmak.
TIPALAMAK
Tapalamak.
TIPADAN
Tıpatıp (uyma için).
TIPALANMA
Tapalanma.
TIPASIZ
Tapasız.
TIPATIP
Tastamam, eksiksiz, tamamen, her bakımdan uygun, birbirinin aynı bir biçimde, tıpkısının aynısı, aynısının tıpkısı, tıpkı tıpkısına, tıpkısı tıpkısına.
TIPALI
Tapalı.
TIPALAMA
Tapalama.
TIPADAK
Tıpatıp (uyma için).
Bu bölümde tanımı içerisinde TIPA geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ALTIATAR
Altı mermi alan toplu tabanca, altıpatlar.
TAPA
Şişe gibi dar delikleri tıkamaya yarayan mantar, cam, tahta veya plastikten tıkaç, tıpa. Top mermisinin ucuna takılan ve mermi atıldıktan sonra patlamasını sağlayan ayarlı başlık.
TAPALANMA
Tapalanmak işi, tıpalanma.
TAPALI
Tapa konmuş olan, tıpalı.
BURGU
Delik açmaya yarayan delgiye takılı sarma, yivli, keskin, çelik alet. Telli sazlarda, telleri germeye yarayan mandal. Yerin orta ve derin katmanlarına inebilmeyi sağlayan delici alet. Tıpa çekmeye yarayan, ucu sivri ve helis biçiminde demir alet, tirbuşon.
ALTATEŞ
Altı mermi alan toplu tabanca, altıpatlar.
ALTIATEŞ
Altı mermi alan toplu tabanca, altıpatlar.
KİP
Fiillerde belirli bir zamanla birlikte konuşanın, dinleyenin ve hakkında konuşulanın, teklik veya çokluk olarak belirtilmiş biçimi, sıyga. Örnek, kalıp. Uygun, tıpatıp gelen. Sağlam, dayanıklı. Değişebilen, geçici nitelik, san karşıtı.
TASTAMAM
Çok uygun, tıpatıp. Bütünüyle, tamamıyla.
ALTATAŞ
Altı mermi alan toplu tabanca, altıpatlar.
TAPALANMAK
Tapa ile tıkanmak, tıpalanmak.
PALAMUT
Uskumrugillerden, ortalama 1-2 kilogram gelen, eti esmer, büyüklüğüne göre "Çingene palamudu, torik, sivri, altıparmak, piçuta" adlarını alan, pulsuz bir balık, sivri (Pelamys sarda). Rulo biçiminde hazırlanmış kopya. Yurdumuzda yetişen meşe türlerinin uzunca, fındığa benzeyen, sert ve pürüzlü, bir yüksük içinde bulunan, tanen bakımından zengin meyvesi, pelit.
TIPKI
Bir şeyin eşi, benzeri, aynı. Tıpatıp, tamamıyla.
TAPASIZ
Tapa konmamış olan, tıpasız.
TAPALAMA
Tapalamak işi, tıpalama.
ALTATAR
Altı mermi alan toplu tabanca, altıpatlar. Altı mermi atan, toplu tabanca.
REVOLVER
Altıpatlar.
TAPALAMAK
Şişe vb.nin ağzına tapa koymak, tıpalamak.
DEĞİŞİM
Bir zaman dilimi içindeki değişikliklerin bütünü, değişme. Bir niceliğin birbirinden ayrı değerler alması veya böyle iki değer arasındaki ayrım. Rüzgârın yön değiştirmesi. Para aracılığı olmaksızın, bir nesnenin dolaysız olarak bir başka nesne ile değiştirilmesi, değiş, değişme, değiş tokuş, takas, mübadele, trampa, trok. Yeni döllerin atalarına tıpatıp benzememesini sağlayan özelliklerin tümü, varyasyon.
ALTIATILIR
Altı mermi alan toplu tabanca, altıpatlar.