Kelimeler arşivi içinde; başında "sar" olan, toplam 653 adet kelime bulunmaktadır. sar ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ayrıca sonu sar ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde sar olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.
SARACALARÇİFTLİĞİ, SARCOMASTİGOPHORA, SARKOSPORİDİYOZİS
SARISÜLEYMANLAR
SARDUNYAGİLLER, SARIASMAGİLLER, SARIMSAHGABUĞU, SARIMSAKLANMAK, SARIMSAKLATMAK, SARIMUSTAFALAR, SARITANIŞMANLI, SARMAŞIKGİLLER, SARNIKALINCASI
SARCOCYSTİDAE, SARCOPHAGİDAE, SARIDANİŞMENT, SARILAŞTIRMAK, SARIMEHMETLER, SARIMSAKLAMAK, SARIMSAKLANMA, SARIMSAKLATMA, SARISİPAHİLER, SARKITABİLMEK, SARKOKİSTOZİS, SARPLANDIRMAK
SARAYAKPINAR, SARAYKAŞMİRİ, SARHOŞLAŞMAK, SARIAĞAÇÇAYI, SARIAHMETLER, SARIDEĞİRMEN, SARIHALİLLER, SARIKIVRIŞIK, SARIKSIZOĞLU, SARILABİLMEK, SARILAŞTIRMA, SARILIVERMEK, SARIMAHMUTLU, SARIMSAKLAMA, SARINABİLMEK, SARINASUHLAR, SARIPATLICAN, SARISÜLEYMAN, SARKITABİLME, SARKODİNİYAN, SARKOMATOZİS, SARMAŞTIRMAK, SARPINALINCA
SARAÇLATMAK, SARAYMAĞARA, SARCOCYSTİS, SARCOPTİDAE, SARGIKAZIĞI, SARHOŞBACAK, SARHOŞLAMAK, SARHOŞLAŞMA, SARHUNTULUH, SARIAHMETLİ, SARIBUZĞULU, SARICAARMUT, SARICAİLYAS, SARIFAKILAR, SARIĞIBURMA, SARIHACILAR, SARIHAMZALI, SARIHASANLI, SARIKADILAR, SARIKARAMAN, SARIKAYALAR, SARIKÇIBAŞI, SARILABİLME, SARILIVERME, SARIMOLLALI, SARINABİLME, SARININÖREN, SARIPAPATYA, SARISIĞIRLI, SARITOPALLI, Devamını Oku »»
SARABİLMEK, SARAÇÇEŞME, SARAÇLAMAK, SARALANMAK, SARARTMALI, SARATLAMAK, SARAYAĞASI, SARAYBAHÇE, SARAYDURAK, SARAYKIŞLA, SARAYPINAR, SARBANBAŞI, SARCOPHAGA, SARETLİMES, SARFINAZAR, SARGILAMAK, SARGINKAYA, SARHOŞBARI, SARHOŞLAMA, SARHOŞYOLU, SARIALİLER, SARIARMUDU, SARIAYAKLI, SARIBAYBAK, SARIBEYLER, SARIBİLBİL, SARIBUĞDAY, SARIBÜLBÜL, SARICAERİK, SARICAKAYA, Devamını Oku »»
SARABİLME, SARAÇHANE, SARAHATEN, SARALAMAK, SARALAZİN, SARALTMAK, SARARTMAK, SARAYBAĞI, SARAYDÜZÜ, SARAYKENT, SARAYÖREN, SARAYPATI, SARAYTEPE, SARAYYANI, SARAYYERİ, SARBANLIK, SARCARARI, SARCODİNA, SARCOPTES, SARDIRMAK, SARDURMAK, SARFETMEK, SARGILAMA, SARHOŞLUK, SARIABALI, SARIABDAL, SARIALACA, SARIAYDIN, SARIBAHÇE, SARIBALIK, Devamını Oku »»
SARACİYE, SARAÇKÖY, SARAÇLAR, SARAÇLIK, SARAKACI, SARALMAK, SARAMANA, SARARMAK, SARARTMA, SARAYCIK, SARAYHAN, SARAYKÖY, SARAYLAR, SARAYOVA, SARAYÖNÜ, SARAYÖZÜ, SARDAKIL, SARDALYA, SARDALYE, SARDIRMA, SARDOĞAN, SARDUNYA, SARETLİK, SARFİYAT, SARGINAL, SARGISIZ, SARHANAH, SARHIMAH, SARHOŞÇA, SARIABAT, Devamını Oku »»
SARACAK, SARAÇLI, SARAĞAZ, SARAHAT, SARAMUK, SARARIŞ, SARARMA, SARARTI, SARATLI, SARAYLI, SAREMİN, SARGILI, SARGILT, SARHMAH, SARIAĞI, SARIAĞU, SARIALP, SARIBAL, SARIBAŞ, SARIBAY, SARIBEY, SARIBOZ, SARIBÜK, SARICAĞ, SARICAN, SARICIK, SARIÇAL, SARIÇAM, SARIDAL, SARIDAM, Devamını Oku »»
SARAKA, SARALI, SARBAN, SARBEK, SARDUN, SARGAÇ, SARGAF, SARGAN, SARGIN, SARGON, SARGOZ, SARGUN, SARGUT, SARĞIN, SARHAN, SARHOŞ, SARHUH, SARIAŞ, SARIBÖ, SARICA, SARICI, SARIER, SARILI, SARINÇ, SARIOT, SARISU, SARKAÇ, SARKAL, SARKAN, SARKIK, Devamını Oku »»
SARAÇ, SARAD, SARAF, SARAH, SARAK, SARAL, SARAN, SARAP, SARAŞ, SARAT, SARAY, SAREÇ, SAREH, SAREY, SARGA, SARGI, SARĞI, SARHI, SARIH, SARIK, SARIM, SARIŞ, SARIT, SARIZ, SARİG, SARİH, SARİK, SARİM, SARİN, SARKA, Devamını Oku »»
SARA, SARE, SARF, SARI, SARİ, SARP, SARS, SART, SARU
SAR
SAR
1.Sahillerde yetişen, kerestesi çürük bir çeşit çam. 2.Ağaçtan elde edilen odun. Sağır. Zar, yufka deri. Sevindiren, sevinç veren.
SARDUNYAGİLLER
İki çeneklilerden, sardunya, ıtır, turnagagası vb. bitkileri içine alan bir familya.
SARCOCYSTİDAE
Eimeriidae takımında bulunan insan dâhil memelilerde ve kuşlarda parazitlenen, ara konaklarında doku kisleri oluşturan, Neospora, Sarcocystis ve Toxoplasma gibi üç önemli cinsi içeren paraziter bir protozoa ailesi.
SARIMUSTAFALAR
Bursa kenti, Devecikonağı nahiyesine bağlı bir yer.
SARACALARÇİFTLİĞİ
Ankara şehrinde, Akyurt ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.
SARISÜLEYMANLAR
Balıkesir şehrinde, Savaştepe ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi.
SARNIKALINCASI
Sinop şehrinde, Durağan ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi.
SARIMSAKLANMAK
Sarımsaklama işine konu olmak.
SARMAŞIKGİLLER
Örnek bitkisi sarmaşık olan, iki çeneklilerden bir bitki familyası.
SARCOPHAGİDAE
Diptera takımında bulunan Sarcophaga ve Wohlfahrtia cinsleri insan ve hayvanlarda miyazise neden olan sinek ailesi.
SARCOMASTİGOPHORA
Merkezi kromatinden yoksun bir bölgenin etrafında halka biçiminde çekirdek kromatinin bulunduğu tipik bir endozom çekirdeğe sahip, kamçı, psödopod veya her iki organelle hareket eden Mastigophora (kamçılılar), Sarcodina (amipler) ve Opalinata (opalinidler) alt şubelerine sahip protozoa şubesi.
SARKOSPORİDİYOZİS
Sarkokistozis.
SARIASMAGİLLER
Örnek hayvanı sarıasma olan bir kuş familyası.
SARIMSAHGABUĞU
Kadınların büründüğü kalın, ak örtü.
SARITANIŞMANLI
Osmaniye şehri, Kadirli ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.
SARIMSAKLATMAK
Sarımsaklı duruma getirmek.
Bu bölümde tanımı içerisinde SAR geçen kelimeler listesi verilmiştir.
AKASMA
Düğün çiçeğigillerden, beyaz çiçek veren, bahçelerde süs çiçeği olarak yetiştirilen, sarmaşık özelliği gösteren bir bitki, yaban asması, orman sarmaşığı, meryemana asması (Clematis vitalba).
ALMAK
Bir şeyi elle ya da başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak. Zararlı, tehlikeli bir şeye uğramak. Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak. Motor çalışması için gerekli olan elektrik veya yakıttan yararlanır duruma gelmek. Satın almak. Erkek, kadınla evlenmek. Göreve, işe başlatmak. Örtmek, koymak. Yolmak, koparmak. Bürümek, sarmak, kaplamak. İçine sığmak. İçecek veya sigara içmek. Görevden, işten çekmek. Kazanç sağlamak. Gidermek, yok etmek. Kazanmak, elde etmek. Çalmak. Kısaltmak, eksiltmek. Vücuttaki hasta bir organı ameliyatla çıkarmak. İçeri sızmak, içine çekmek. Yol gitmek, mesafe katetmek. Kabul etmek. İçeri girmesini sağlamak. Birlikte götürmek. Soldurmak. Kendine ulaştırılmak, iletilmek. Temizlemek. Sürükleyip götürmek. Yer değiştirmek. Yutmak, kullanmak. Tat veya koku duymak. Başlamak. Ele geçirmek, fethetmek.
ADAMOTU
Patlıcangillerden, geniş yapraklı, mavi çiçekli, meyveleri sarı, çok yıllık bir bitki, kankurutan, adamkökü (Mandragora autumnalis).
ALÇILI
İçinde alçı bulunan. Alçı ile sarılmış olan.
ALTINOLUK
İşlemeli kadın şalvarı. Sarıkların üstüne sarılan sırma şerit. Altın sırma veya kılaptanla işlenmiş çizgili ipek kumaş. Bu cins kumaşların üstünde bulunan sırma işlemeli yollar.
AĞAÇÖREN
Aksaray iline bağlı ilçelerden biri.
AFT
Ağız mukozasında görülen ufak, kirli sarı lekeler.
ALKOLLÜ
Alkolden yapılmış. Sarhoş, içki içmiş (kimse).
AĞMAK
Sarkmak, aşağıya inmek. Yük vb. şeyler bir yana eğilmek. Yükselmek, yukarı doğru çıkmak.
ACUR
Kabakgillerden, kabuğu çizgili ve tüylü, yeşil veya sarımtırak, üzeri yeşil lekeli, irice bir meyve (Cucumis flexuosus).
ALİNAZİK
Közlenmiş patlıcan, sarımsaklı yoğurt ve kıyma ile yapılmış olan bir yemek türü.
ALACASANSAR
Benekli bir tür sansar.
AÇMAK
Bir şeyi kapalı durumdan açık duruma getirmek. Yakışmak, güzel göstermek. Engeli kaldırmak. Savaşla almak, fethetmek. Bir kuruluşu, bir iş yerini işler duruma getirmek. Sarılmış, katlanmış, örtülmüş veya iliklenmiş olan şeyleri bu durumdan kurtarmak. Birbirinden uzaklaştırmak. Satranç, poker vb. oyunları başlatmak. Ayırmak, tahsis etmek. Yarmak. Bir şeyi, bir yeri oyarak veya kazarak çukur, delik oluşturmak. Düğümü veya dolaşmış bir şeyi bu durumdan kurtarmak. Yapmak, düzenlemek. Avunmak veya danışmak üzere söylemek, içini dökmek. Alışverişi başlatmak. Görünür duruma getirmek. Geçit sağlamak. Bir toplantıyı, etkinliği başlatmak. Bulutların dağılmasıyla gökyüzü aydınlanmak. Ferahlık vermek. Bir konu ile ilgili konuşmak. Tıkalı bir şeyi bu durumdan kurtarmak. Sıkılganlığını, utangaçlığını gidermek. Rengin koyuluğunu azaltmak. Beğenmek. Bir aygıtı, bir düzeneği çalıştırmak. Alanını genişletmek.
AMBALAJ
Eşyayı sarmaya yarayan mukavva, kâğıt, tahta, plastik vb. malzeme.
AKORDİYON
Üstündeki düğmelere veya tuşlara basarak metal dilcikleri titretme yolu ile çalınan körüklü, elde taşınabilir bir çalgı, akordeon, armonika. Kumaşlarda makine ile yapılmış kırma.
AKABE
Tehlikeli, sarp ve zor geçit.
ACEMİ
Bir işin yabancısı olan, eli işe alışmamış, bir işi beceremeyen. Saraya yeni alınmış cariye. İşinde, mesleğinde yeni olan, toy. Bir yere, bir şeye yabancı olan.
ALTUNİ
Altın sarısı. Bu renkte olan.
ABANİ
Genellikle sarık, bohça, kundak ve yorgan yüzü yapımında kullanılan, zemini beyaz, üzerinde safran renginde nakışlar bulunan ipek kumaş. Bu kumaştan yapılmış.
AJİTASYON
Körükleme. Duygu sömürüsü yapma. Kişinin ruhsal gerginliğini dışa vurması sonucu oluşan etrafına karşı saldırganlık durumu. İnsanın zihninde ve duygu dünyasında sarsıntı yaratma. Çırpıntı.