Kelimeler arşivinde; içinde "ahir" olan, toplam 54 tane kelime bulunuyor. İçerisinde ahir bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu ahir ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında ahir olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
YUKARITAHİRHOCA
CEMAZİYELAHİR, BEDİLTAHİRBEY
ZAHİRYILDIZI, CEVAHİRCİLİK, KİLİDÜLBAHİR, TAHİRBUSELİK
KAHİRLENMEK, KAHİRSENMEK, REBİYÜLAHİR, TAHTELBAHİR, SEDDÜLBAHİR
KAHİRSEMEK, ŞEHİTTAHİR
TAHİRABAT, AHİRETLİK, TAHİRHOCA, TAHİRİNLİ, CEVAHİRCİ, TAHİROĞLU
MAHİRBEY, TAHİRBEY, BİLAHİRE, MAHİRANE, HAHİRİYH
HAHİRİK, MEŞAHİR, TAHİRLİ, HAHİRİH, CEVAHİR, MEFAHİR, MÜZAHİR, ZEVAHİR, ZAHİRDE, ZAHİREN
AHİRET, AHİREN, ZAHİRİ, TAHİRE, ZAHİRE, SAHİRE, NAHİRE, MAHİRE, FAHİRE
SAHİR, TAHİR, NAHİR, ZAHİR, AHİRİ, MAHİR, FAHİR, BAHİR, KAHİR
AHİR
AHİR
Son, sonraki. Sonra, en sonra, sonunda. Âhir, son.
TAHTELBAHİR
Denizaltı.
TAHİRBUSELİK
Klasik Türk müziğinde bir birleşik makam.
BEDİLTAHİRBEY
Sakarya ili, Akyazı belediyesi, merkez bucağına bağlı bir bölge.
CEMAZİYELAHİR
Ay takviminin altıncı ayı, küçük tövbe ayı.
KİLİDÜLBAHİR
Çanakkale kenti, Eceabat ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.
ŞEHİTTAHİR
Muş şehri, Bulanık ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.
TAHİRABAT
Çorum ili, Alaca belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi.
ZAHİRYILDIZI
Sabahyıldızı.
KAHİRLENMEK
Üzülmek, dertlenmek.
REBİYÜLAHİR
Ay takviminin dördüncü ayı, küçük mevlit ayı.
KAHİRSEMEK
Üzüntüsünü anlatmak.
SEDDÜLBAHİR
Çanakkale ili, Eceabat ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yer.
CEVAHİRCİLİK
Kuyumculuk.
YUKARITAHİRHOCA
Erzurum ili, Horasan belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yer.
KAHİRSENMEK
Üzüntüsünü anlatmak: Bizim kız dün çıka geldi, kahirsendi, ağladı.
Bu bölümde tanımı içerisinde AHİR geçen kelimeler listesi verilmiştir.
GÖRÜNÜŞ
Görünme işi. Bulunulan bir yerden görülebilen alan, görünüm, manzara. Gözün ilk bakışta veya zihnin dolaysız olarak algıladığı şey. Fiillerin belirttiği oluşların süresi, gelişmesi ve bitmesiyle ilgili bütün biçimleri kapsayan dil bilgisi kategorisi. Gerçeğe uymayan dış görüntü, zevahir.
BELLİ
Beli olan. Bilinmedik bir yanı olmayan, malum. Belirli, muayyen. Gizli olmayan, ortada olan, anlaşılan, bedihi, zahir, aşikâr.
UZ
İyi, güzel. İşe yatkın, becerikli, mahir. Masallarda az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik tekerlemesinde "uzak" anlamında kullanılan bir söz.
BESMELE
"Esirgeyen ve bağışlayan Allah'ın adı ile" anlamına gelen ve bir işe başlarken söylenilen bismillahirrahmanirrahim sözü, bismillah.
ZINDIK
Tanrı'ya ve ahirete inanmayan (kimse).
UHREVİ
Öbür dünya ile ilgili, ahiret ile ilgili, dünyevi karşıtı.
GÖRÜNÜM
Bir şeyin dıştan bakıldığında görünen biçimi, görünme durumu, görünüş, manzara, zevahir, vizyon.
USTA
Bir zanaatı gereği gibi öğrenmiş olan ve kendi başına yapabilen kimse. Osmanlı Devleti'nde saraydaki cariye ve hizmetlilerin kıdemlisi. Akıl veren ya da öğreten kimse. Eli uz, işinin eri, becerikli, mahir. Zanaat öğreticisi. Zanaatçılar için unvan.
GÖRÜNÜŞTE
Dıştan göründüğüne göre, görünene inanmak gerekirse, görünene bakılırsa, zahiren.
YAPMACIK
İçten olmayan (tavır, davranış, duygu), yapma, yapay, sahte, suni, zahirî, sofistike.
KUYUMCULUK
Kuyumcunun işi ve zanaatı, mücevhercilik, cevahircilik.
ÖLÜM
Bir insan, bir hayvan veya bitkide hayatın tam ve kesin olarak sona ermesi, ahiret yolculuğu, ebedî uyku, emrihak, irtihal, memat, mevt, vefat. İdam cezası. Ölme biçimi. Ölmesi istenen canlı için kullanılan bir söz. Sona erme, yok olma, ortadan kalkma.
AMENTÜ
Bir oluş, düşünce veya ideolojinin temelini oluşturan değer yargıları. Arapça "inandım" anlamına gelen ve İslamiyetin temel inançları olan "Allah'a, onun meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kadere, hayır ve şerrin Allah'tan geldiğine inanma"yı dile getiren söz.
KOÇU
Süslü bir tür gezme arabası. Direkler üzerine, yüksekte kurulmuş zahire ambarı.
YIRTICI
Beslenmek için başka hayvanları parçalayarak yiyen (hayvan). Tiz, yüksek (ses). İş bitiren, mahir. Kan dökmekten, insan öldürmekten zevk alan (kimse).
BECERİKLİ
Becerisi olan, elinden iş gelen, usta, maharetli, mahir, mahirane.
KELAM
Söz. Söyleyiş biçimi, söyleme. Başta Tanrı'nın varlığı, birliği, peygamberlik ve ahiret olmak üzere İslamiyetin ana ilkelerini konu edinen bilim.
KUYUMCU
Değerli metal ve taşlardan bilezik, küpe vb. süs eşyası yapan veya satan kimse, sarraf, mücevherci, cevahirci.
AZAP
Büyük sıkıntı, eziyet, ezinç. Yeniçeriler zamanında gerektikçe sancaklardaki gençlerden toplanıp ordu ve donanmaya katılan asker. İslam inanışına göre dünyada günah işlemiş olanlara ahirette verilecek ceza. Anadolu'nun birçok bölgesinde çiftlik uşağı.
SARPIN
Tahıl kuyusu, zahire ambarı, silo. Ekmeği koymaya yarayan dört gözlü sandık.