Sonu EKS ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "eks" olan, toplam 46 adet kelime bulunmaktadır. Sonu eks ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında eks olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde eks olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

13 harfli kelimeler

HETERODUBLEKS

12 harfli kelimeler

PSÖDOSKOLEKS, PROTOSKOLEKS

11 harfli kelimeler

PARAKORTEKS, METASKOLEKS

10 harfli kelimeler

MULTİPLEKS, PROSKOLEKS

9 harfli kelimeler

KARTOTEKS, İNTERSEKS, UBENİMEKS, PREPOLEKS

8 harfli kelimeler

SİMPLEKS, TRİPLEKS, TUBİFEKS, KOMPLEKS

7 harfli kelimeler

DUBLEKS, KEFLEKS, NARTEKS, POLLEKS, SKOLEKS, ÜNİSEKS, VERTEKS, VORTEKS, KAUDEKS, KONVEKS, DUPLEKS, KORTEKS, LASTEKS, REFLEKS, PAYREKS

6 harfli kelimeler

ENDEKS, İNDEKS, KODEKS, LATEKS, SİLEKS, SELEKS, TELEKS, FOREKS, MÜREKS, ELTEKS

5 harfli kelimeler

APEKS, OBEKS

4 harfli kelimeler

SEKS, TEKS, MEKS

3 harfli kelimeler

EKS

Bazı kelimelerin anlamları

EKS

Yunanca sız anlamına gelen ön ek.

PSÖDOSKOLEKS

Yalancı tutunma organı.

TRİPLEKS

Üç katlı.

PARAKORTEKS

Lenf yumrusunda timüs kökenli lenfositlerin bulunduğu bölüm.

MULTİPLEKS

Aynı zamanda, aynı hat üzerinde birçok iletişimi bir arada sağlayan veya bu özellikte olan (alet).

PROTOSKOLEKS

Taeniid sestodların metasestodlarından, sönurus ve hidatit kist içerisinde tomurcuklanarak oluşan genç skoleks. Echinococcus türlerinde ara konakta bulunan hidatit veya alveoler kistler içerisinde aseksüel tomurcuklanma sonucunda oluşan küre biçimindeki larval evre.

PROSKOLEKS

Bölünmüş skoleksin ön kısmı.

KARTOTEKS

Kartotek.

TUBİFEKS

Kıllı ayaklılar (Chaetopoda) sınıfının, solucanlar (Oligochaeta) takımından, kırmızı ya da kahverengi renkli, her bölütünde 4 kıl bulunan, tatlı ve acı suların dibinde başı çamura gömülü, art ucu suda özgür hareketli olarak yaşayan bir halkalı solucan cinsi. Kıllı ayaklılar (Chaetopoda) sınıfının, solucanlar (Oligochaeta) takımının kırmızı veya kahverengi renkli, her bölümünde 4 kıl bulunan, tatlı ve acı suların dibinde başı çamura gömülü, arka ucu suda serbest hareketli olarak yaşayan bir halkalı solucan cinsi. (Tubifex), Kıllı-ayaklılar (Chaetopoda) sınıfının solucanlar (Oligochaeta) takımından bir halkalıkurt cinsi. Kırmızı ya da kahverengi olur. Her bölütünde 4 kıl bulunur. Tatlı ve acı suların dibinde başı çamura gömülü, ard ucu suda özgür hareketli olarak yaşar.

HETERODUBLEKS

Genetik rekombinasyon esnasında, farklı ebeveynlere ait çift moleküllerin tamamlayıcısı olan tek iplikleri arasında baz çiftleşmeleriyle meydana gelen DNA. Her bir ipliğin farklı bir kaynaktan geldiği ve bu nedenle tam olarak tamamlayıcı olmadığı çift heliks nükleik asit molekülü. DNA çift ipliğinde bir ya da daha fazla yanlış bağlanmış bazların bulunuşu.

UBENİMEKS

Bir mikroorganizma türünden elde edilen bir dipeptit.

KOMPLEKS

Karmaşık. Karmaşa. Vitamin ya da proteinlerin oluşturduğu bileşik. Karmaşıklık, karmaşa. Karmaşık. Aynı ekonomik etkinliği gerçekleştiren sanayinin tesisler bütünü, kuruluşlar bütünü.

METASKOLEKS

Bölünmüş skoleksin posterior kısmı. Bölünmüş skoleksin posteriyör kısmı.

İNTERSEKS

Çift cinsli.

SİMPLEKS

Basit, yalın.

PREPOLEKS

Kurbağalarda ve sürüngenlerde başparmaktan önce bulunabilen körelmiş ek parmak.

  -   -   -  

Anlamında EKS bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde EKS geçen kelimeler listesi verilmiştir.

ANYON

Negatif elektrikle yüklü iyon, eksin.

AKAÇ

Bir yerde birikip kalan sıvıları, bir işlem sonunda geriye kalan artıkları, gereksiz nesneleri dışarıya akıtmak için kullanılan boru vb. araç. Yer altı su oluğu. Kanal, ark, su yolu.

ALTERNATİFSİZLİK

Seçeneksizlik.

ALKOLSÜZ

Alkolü olmayan. Alkol içmeksizin. Alkol içilmeyen.

ALTERNATİFSİZ

Seçeneksiz.

AKBALIKÇIL

Leyleksilerden, bataklık, ırmak ve göl kıyılarında yaşayan, oldukça büyük, ak renkli bir tür kuş (Egretta alba).

ANANEVİ

Geleneğe dayanan, geleneksel.

ABES

Gereksiz, yersiz, boş. Akla ve gerçeğe aykırı. Gereksiz bir biçimde.

ANDROPOZ

Erkeklerde, er bezlerinin salgıladıkları hormon miktarının giderek eksilmesi sonucu cinsel gücün azalması, yaş dönümü.

AĞIRLAMAK

Konuğa saygı göstererek onun her türlü rahatını, gereksinimini sağlamak, ikram etmek, izaz etmek.

ALAY

Herhangi bir törende veya gösteride yer alan topluluk. Bayram, cenaze vb. törenlerde sıralı olarak giden insan topluluğu, kortej. Bir kimsenin, bir şeyin, bir durumun, gülünç, kusurlu, eksik vb. yönlerini küçümseyerek eğlence konusu yapma. Hayvan topluluğu. Genellikle üç tabur ve bunlara bağlı birliklerden oluşan asker topluluğu.

ALMAK

Bir şeyi elle ya da başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak. Zararlı, tehlikeli bir şeye uğramak. Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak. Motor çalışması için gerekli olan elektrik veya yakıttan yararlanır duruma gelmek. Satın almak. Erkek, kadınla evlenmek. Göreve, işe başlatmak. Örtmek, koymak. Yolmak, koparmak. Bürümek, sarmak, kaplamak. İçine sığmak. İçecek veya sigara içmek. Görevden, işten çekmek. Kazanç sağlamak. Gidermek, yok etmek. Kazanmak, elde etmek. Çalmak. Kısaltmak, eksiltmek. Vücuttaki hasta bir organı ameliyatla çıkarmak. İçeri sızmak, içine çekmek. Yol gitmek, mesafe katetmek. Kabul etmek. İçeri girmesini sağlamak. Birlikte götürmek. Soldurmak. Kendine ulaştırılmak, iletilmek. Temizlemek. Sürükleyip götürmek. Yer değiştirmek. Yutmak, kullanmak. Tat veya koku duymak. Başlamak. Ele geçirmek, fethetmek.

AFAKİ

Gereksiz, önemsiz (söz). Bir kaynağa dayanmayan, hayalî.

ALEVLENME

Alevlenmek işi. Sessizce sürmekte olan bir hastalığın belirtilerinin artması, eksaserbasyon.

AMORTİSÖR

Motorlu araçlarda sarsıntı, sallantı vb. hareketleri en aza indiren, yayların gereksiz hareketlerini gidermeye yarayan düzen. Bu düzeni kuran öge, yumuşatmalık.

ADAMSIZ

Adam olmadan. Güvenecek kimsesi olmayan, dayanağı bulunmayan, arkasız. Erkeksiz, kocasız.

ANALOJİ

Benzeşim, benzeşme. Örnekseme. Andırışma.

AÇIK

Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı. Örtüsüz, çıplak. Bir gereksinimin karşılanamaması durumu. Görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal. Çalışır durumda olan. Gizliliği olmayan, olduğu gibi görünen. Sevişme sahnelerini bütün çıplaklığıyla anlatan (kitap, resim, film vb.). Boş. Belirgin bir biçimde. Rengi koyu olmayan, koyu karşıtı. Belli bir yerin biraz uzağı. Engelsiz, serbest. Aralığı çok. Kolay anlaşılır, vazıh. Denizin kıyıdan uzakça olan yeri. Her türlü düşünceyi hoşgörüyle karşılayabilen, etkisinde kalabilen.

ACIKMAK

Yemek yeme gereksinimi duymak.

ALYUVAR

Kana al rengini veren, çekirdeksiz, yuvarlak, küçük hücre, eritrosit.