BORU ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "boru" olan, toplam 18 adet kelime bulunmaktadır. boru ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu boru ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde boru olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

9 harfli kelimeler

BORUKTOLU, BORUCULUK, BORUKKUYU

7 harfli kelimeler

BORUZAN, BORUSUZ, BORULAR, BORUÇUL, BORUCUK, BORUCAK

6 harfli kelimeler

BORUCU, BORULU, BORUZA

5 harfli kelimeler

BORUH, BORUK, BORUÇ, BORUM, BORUŞ

4 harfli kelimeler

BORU

Bazı kelimelerin anlamları

BORU

Bir yerden başka bir yere sıvı, gaz vb. aktarmaya yarayan, içi boş, uçları açık, uzun ve dar silindir. Borazan.

BORUSUZ

Borusu olmayan.

BORULU

Borusu olan.

BORUCUK

Bolu ilinde, Kıbrıscık belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

BORUKTOLU

Konya ili, Meram ilçesi, merkez bucağına bağlı bir bölge.

BORUK

Dağlarda yetişen, kokulu, süpürge ve yakacak olarak kullanılan bir tür ot.

BORUH

Dağlarda yetişen, kokulu, süpürge ve yakacak olarak kullanılan çalı, ot.

BORUCAK

Bilecik şehri, Osmaneli belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.

BORUCU

Boru yapıp satan kimse. Boru montajında çalışan kimse.

BORUZA

Yeni dikilen asma çubuğu.

BORULAR

Sivas ilinde, İmranlı ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

BORUKKUYU

Konya ilinde, Altınekin belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.

BORUÇUL

Kendini bilmeyen.

BORUÇ

Çam ağacı veya topraktan yapılmış küçük testi, yuvarlak, kulpsuz testi.

BORUCULUK

Borucunun yaptığı iş.

BORUZAN

Erkek arı.

  -   -   -  

Anlamında BORU bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde BORU geçen kelimeler listesi verilmiştir.

BICIRGAN

Boru biçimindeki maden parçaların içini düzleştirip parlatmakta kullanılan alet.

ÇEŞME

Genellikle yol kenarlarında herkesin yararlanması için yapılan, borularla gelen suyun bir oluktan veya musluktan aktığı, yalaklı su hazinesi veya yapısı, pınar. İzmir iline bağlı ilçelerden biri.

EK

Bir şeyin eksiğini tamamlamak için ona katılan parça. Bir gazete veya derginin günlük yayımından ayrı ve ücretsiz olarak verdiği parça, ilave. Sonradan katılan, yapılan, dikilen, yapıştırılan parçanın belli olan yeri. İki borunun birbirine birleştirildiği yer. Kelime türetmek veya kelimenin görevini belirtmek için kullanılan, başa, sona veya kelimenin içine eklenebilen, bağımlı dil bilgisi ögeleri, lahika. Eklenmiş, katılmış.

ÇÖPLEME

Düğün çiçeğigillerden, kökleri iç sürdürücü olarak kullanılan, karaçöpleme, yeşilçöpleme ve sarıçöpleme gibi türleri olan bir bitki, marulcuk (Helleborus).

DEVEBOYNU

S veya U biçiminde boru.

BOBİN

Makara. Tampon silindiri veya mihver boru etrafına sarılmış kâğıt veya kartonun sürekli uzunluğu. Fotoğraf filmi rulosu. İçinden elektrik akımı geçebilen yalıtılmış tel ile bu telin sarılı bulunduğu silindirden oluşan aygıt.

DARALTICI

Boruların çaplarını daraltmakta kullanılan bağlantı parçası.

BOYNUZ

Bazı hayvanların başında bulunan, tırnaksı bir maddeden, uzun, kıvrık veya çatallı korunma organı. Bu organdan yapılmış. Kurşun borudan kol alma işleminde kullanılan demirden yapılmış alet.

BİGUDİ

Kadınların saçlarını kıvırmak için kullandıkları, metal, sünger veya plastikten, boru biçiminde küçük araç, sarmaç.

DAMAR

Canlı varlıklarda kanın veya besleyici sıvıların dolaştığı kanal. Mermerde, bazı taşlarda ve tahta kesitlerinde renk ayrılığı gösteren dalgalı çizgi. İçinde ongun besi suyunun dolaştığı odunsu dokudan boru. Başka türden katmanların arasında bulunan sıvı, maden veya mineral katmanı. Böceklerde kanat zarını dik tutmaya yarayan organ. Huy. Soy, yaradılış.

BAT

Kurşun boruların ağzını açmakta kullanılan, şimşirden yapılmış, ucu sivri bir takoz türü.

DİRSEKLİK

Koltuk, kanepe vb.nde dirsekleri dayamaya elverişli bölüm. Ceket kolunun dirsek bölümünü korumak veya yamamak için kullanılan (kumaş vb.). Dirsek olarak kullanılmaya uygun olan (ağaç, boru vb.).

DİRSEK

Kol ile ön kol arasındaki eklemin arka yanı. Bir direği veya başka bir şeyi sağlamlaştırmak için yanına eğik olarak yerleştirilen ağaç, makas. Giysi kolunda bu organa denk gelen bölüm. Boruların doğrultusunu değiştirmekte kullanılan bağlantı parçası.

BORAZAN

Üfleyerek çalınan, perdesiz çalgı, boru. Bu boruyu çalan kimse.

BRONŞ

Soluk borusunun akciğerlere giden iki kolundan her biri ve bunların dalları.

DİLCİK

Buğdaygillerde, yaprak ayası ile yaprak kınının birbirinden ayrıldığı yerde bulunan sivri uçlu, küçük, saydam çıkıntı. Böceklerin ağzında küçük dilin önünde bulunan bölüm. Üflemeli çalgılarda, org borularında kamış, tahta veya metalden yassı parça.

AKAÇ

Bir yerde birikip kalan sıvıları, bir işlem sonunda geriye kalan artıkları, gereksiz nesneleri dışarıya akıtmak için kullanılan boru vb. araç. Yer altı su oluğu. Kanal, ark, su yolu.

DEBİMETRE

Bir borudan akan gaz veya sıvının hacim ve kütle cinsinden debisini kontrol eden, düzenleyen ve ölçen araç.

BİLEZİK

Genellikle altın, gümüş vb. elementlerden yapılmış olan ve bileğe süs için takılan halka. Mobilyaların ayak altlarına takılan kare, dikdörtgen, silindir, kesik koni vb. şekilli, pirinç veya nikel kaplı demirden yapılmış, iki ucu delik gereç. İki borunun ucunu birleştirmeye yarayan halkaya benzer parça. Motor pistonlarına, yağlama, soğutma, özellikle sızıntıyı önleme vb. amaçlarla yerleştirilmiş, genel olarak dökme demirden yapılmış, uçları açık ve esnek halka. Kelepçe.

DÖŞEMEK

Bir tabanı, tahta, karo, mermer vb. yapı gereçleriyle kaplamak. Boru, kablo vb. yerleştirmek, çekmek. Bir ev veya dairenin oturulabilir duruma gelmesi için gerekli eşyayı oraya yerleştirmek. Kumaş, halı vb.ni bir yeri iyice örtecek biçimde sermek.