ÖNGÜ ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "öngü" olan, toplam 19 adet kelime bulunmaktadır. öngü ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu öngü ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde öngü olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

10 harfli kelimeler

ÖNGÜLLEMEK

9 harfli kelimeler

ÖNGÜNLEME

8 harfli kelimeler

ÖNGÜŞMEK, ÖNGÜLLÜK, ÖNGÜRLÜK, ÖNGÜNLÜK

7 harfli kelimeler

ÖNGÜLLE, ÖNGÜLLÜ, ÖNGÜLÜZ, ÖNGÜRDE, ÖNGÜRDÜ

6 harfli kelimeler

ÖNGÜCÜ, ÖNGÜRÜ, ÖNGÜRE

5 harfli kelimeler

ÖNGÜT, ÖNGÜN, ÖNGÜL, ÖNGÜÇ

4 harfli kelimeler

ÖNGÜ

Bazı kelimelerin anlamları

ÖNGÜ

O (nesne): Öngünü getir. Birinci. Öndeki. İlk, önce, önceki. Direnme, inat.

ÖNGÜCÜ

Eninde sonunda ne olursa olsun, er geç: Ne yapalım öngücü veririz borcumuzu. Zorunlu olarak, koşul ve durum ayırmaksızın. Nasıl olsa.

ÖNGÜNLEME

Önelinden önceki bir günlemi yazma.

ÖNGÜLÜZ

Bir çeşit ahlat.

ÖNGÜRÜ

Ora, orası.

ÖNGÜLLEMEK

İnat etmek.

ÖNGÜLLÜ

Önündeki.

ÖNGÜŞMEK

İnat etmek, inatlaşmak.

ÖNGÜLLÜK

İnatçılık.

ÖNGÜNLÜK

İnatçılık.

ÖNGÜLLE

Öyle, onun gibi : Öngülle yaparsan düşersin.

ÖNGÜT

Saklanarak yanaşma, izinden yürüme. Hücum etmek için elverişli yer.

ÖNGÜRE

Ora, orası.

ÖNGÜRLÜK

Gençlikte erişilen zenginlik. Çocuklukta, gençlikte varlıklı olma durumu.

ÖNGÜRDÜ

Önce gelen, önceki : Ahmet Mehmet'in öngürdüdür.

ÖNGÜRDE

Orada, şurada.

  -   -   -  

Anlamında ÖNGÜ bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde ÖNGÜ geçen kelimeler listesi verilmiştir.

ARJİNAZ

Üreotelik canlılarda üre döngüsünün son basamağında arjinini üre ve ornitine hidrolize eden ve ana kaynağı karaciğer olan enzim.

CAMP

Döngüsel adenozin monofosfat.

MIKNATIN

Dönü mıknatıs kolcuğu birimi. Öğeciksel parçacıkların mıknatıssal döngü birimi; Bohr mıknatını 5584 Gauss cm/mol 'dür.

HETEROKSEN

Yaşam döngüsü boyunca iki veya ender olarak daha fazla konakçıda bulunan parazit. Bir parazitin hayat siklusu boyunca birden çok konağın içerisinde yaşaması.

MENSTRUASYON

Primatlarda döngünün başlangıcında döl yatağının endometriyum fonksiyonalisindeki nekrotik doku parçalarının kanla birlikte atıldığı dönem.

METASERKER

Birçok digenetik trematodun yaşam döngüsünde görülen serker ve erişkin arasındaki kistlenmiş evre. Birçok digenetik trematodun yaşam siklusunda görülen serker ve erişkin arasındaki kistlenmiş evre.

ANÖSTRÜS

Dişi memelilerde yumurtalık etkinliğinin anormal bir biçimde yokluğu. Kedi, koyun, kısrak, keçi gibi mevsimsel poliöstrik hayvanlarda üreme sezonları arasındaki inaktif dönem (mevsimsel anöstrüs). Köpek ve bazı yabani etçiller gibi monoöstrik hayvanlarda yumurtalık etkinliğinin bulunmadığı kızgınlık döngüsünün bir evresi, seksüel dinlenme dönemi.

DÖNGÜ

Herhangi bir olayın birden fazla tekrarlanması. Kısır döngü.

CORİDÖNGÜSÜ

Kaslarda anaerobik glikolizis sonucu biçimlenen laktik asidin kan dolaşımıyla karaciğere taşınıp burada glikoneogenezisle glikoz üretiminde kullanılması ve sentezlenmiş olan glikoz moleküllerinin yeniden kan dolaşımına verilerek kaslar tarafından alınıp kullanılmasıyla biçimlenen, açlık kan glikoz düzeyinin korunması bakımından önemli olan, glikoz-laktat-glikoz biçimindeki döngü.

DÖNGÜN

Dargın. Bir tarafa dost görünüp de onlardan aldığı havadisleri karşı tarafa götüren, satılmış kimse: Veli döngün, onun yanında gizli söz söylemen. Tadı değişmiş, ekşimiş (yemek): Yemeğin tadında döngünlük var. Hastalığı iyiliğe dönmüş durumda olan: Çok şükür hasta döngün durumda. Sözünde durmayan, dönek.

DÖNGÜLDEMEK

Herhangi bir cisim suyun üstünde ileri geri hareket etmek. Dengesini kaybedip ileri geri sallanmak. Düşecek hale gelmek: İhtiyar döngüldeyip yürüyor.

METASİKLİK

Bir parazitin yaşam döngüsünde son konak için enfekte olan everesi. Bir parazitin yaşam siklusunda, son konak için enfektif olan evre.

HÖNGÜRE

Nereye, ne yana ?. Oraya: Çuvalı höngüre bırak.

ENDOMETRİYUM

Döl yatağının tunika mukozasını oluşturan iç zarı. Epitel katmanı ve döl yatağı bezlerini içeren lamina propriyadan oluşan, kızgınlık döngüsü dönemine göre histolojik yapısında ve fonksiyonlarında değişmeler olan, fonksiyonel kat.

KAPSAYICI

Bütün özellikleri ve incelikleri içine alan tanım, kısır döngü karşıtı.

MEİSTERDÖNGÜSÜ

İnce bağırsak hücrelerinde zara bağlı bir enzim olan gama-glutamil transferazın ve hücre içindeki glutatyonun katıldığı imino asitler dışındaki bütün amino asitlerin taşınmasını sağlayan bir etkin taşıma sistemi, gama-glutamil döngüsü.

DİYALEL

Bir önermeyi başka bir önerme ile tanıtlamak yoluyla yapılmış olan sofizm, üstü örtülü bir tür kısır döngü.

KİLOHERTS

Saniyede 1000 periyodik döngünün frekansı, 1 kHz.

DİÖSTRÜS

Kızgınlık döngüsünün en uzun devrelerinden biri. Bu dönemde metösrüste biçimlenen sarı cisim etkin olarak progesteron salgılar. Poliöstrik hayvanlarda dönemin sonlarına yakın uterustan salgılanan lüteolitik maddeler sarı cismin erimesine neden olarak diöstrüsün sona ermesini sağlar ve hayvan yeniden proöstrüs evresine girer.

İNTERFAZ

İki mitoz bölünmesi arasındaki evre; çekirdek ve sitoplâzma bölünmesi yapıldıktan sonra başlar. DNA kopyalanmasının yapıldığı S (sentez) safhası ile bundan önceki G0, G1 ve sentez sonrasındaki G2 (G:gap:ara) safhalarından oluşur. Hücre döngüsünde hücrenin bölünme olmayan G1, S ve G2 aşamalarını içeren zaman aralığı.