Kelimeler arşivi içinde; sonunda "zenci" olan, toplam 3 adet kelime bulunmaktadır. Sonu zenci ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında zenci olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde zenci olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
ZENCİ
Siyah ırktan olan kimse, siyahi.
ÖZENCİ
Tiyatroya özenen, tiyatroyu sevdiği için yönelen, tiyatro eğitiminden geçmemiş ve meslekten olmayan kişi. Hiç bir çıkar ve kazanç gözetmeksizin kılıçoyunu ile uğraşan, bunu beğeni için yapan kimse. Hevesli, amatör (bk. amatör.).
DÜZENCİ
Düzen, hile yapan, hileci, oyunbaz, düzenbaz, entrikacı, dessas.
Bu bölümde tanımı içerisinde ZENCİ geçen kelimeler listesi verilmiştir.
BADI
Dokuma tezgâhını hareket ettirmeye yarayan tahta ayaklık, pedal. Kaz. Şişman, ablak yüzlü, kısa boylu kimse. Pis, kirli. Tembel. Uçlarını koltuk altlarına dayayıp, çatallarına ayak konularak yürünen, bir çift sopadan yapılmış oyun aygıtı. Çorabın eskimemesi için bezden yapılan terlik. Erkek zenci. Ördek. Kaz ve ördek yavrusu. Hindi. Kaz yavrusu. Dokuma tezgâhlarında kücülerin aşağı yukarı hareket etmesini sağlayan tahta. (Mudurnu Bolu).
AFLAKÇI
Yalancı, dubaracı, düzenci.
DÜZENCİLİK
Düzenci olma durumu.
CAZ
Başlangıçta Kuzey Amerika zencilerine aitken sonraları bütün dünyada benimsenen bir müzik türü. Bu müziği çalan orkestra.
FIRILDAKÇI
Fırıldak yapan veya satan kimse. Düzen çeviren, düzenci, dolap çeviren kimse.
ENTRİKACI
Düzenci.
DESSAS
Düzenci.
PİGME
Boy ortalaması 150 santimetrenin altında olan Afrika kökenli bir zenci topluluğun bireyi.
OYUNCULUK
Oyun oynama işi. Sahne sanatçılığı. Düzencilik, hilecilik.
İBLİS
Şeytan. Kötü, düzenci kimse.
DOLAPÇI
Dolap yapan veya satan kimse. İstanbul bedesteninde dolap işleten kimse. Hileci, düzenci.
SİYAHİ
Zenci.
OYUNCU
Herhangi bir oyunda oynayan kimse. Sinema, perde veya bir gösteride rol alan sanatçı, aktör, aktris. Çok oyun yapan, oyundan oyuna geçen (kimse). Düzenci, hileci. Oyunu seven.
BANJO
Amerika zencilerinin çaldığı gitar biçiminde, madeni gövdesi olan beş veya daha çok telli bir müzik aleti.
OYUNBAZ
Oynamayı seven. Düzenci, hileci.
DUBARACI
Dubarayla iş gören kimse, düzenci.
ÇAKAL
Etoburlardan, sürü hâlinde yaşayan, kurttan küçük bir yaban hayvanı (Canis aureus). Titiz, huysuz. Görgüsüz. Kurnaz, yalancı, düzenci, aşağılık kimse.
CEZALET
(Divan edebiyatı terimi) Bazı kelimelerin kulağa kuvvetli gelmesi hali. Sözcüklerin, savaş ve benzeri konulardaki sertliğe -sesleriyle- uygun düşerek kulağı okşamaları: / Kemend-i can-gündazı ejder-i kahrolsa cellâdın / Müreccahtır yine bin kerre zencir-i esaretten (Namık Kemal).
AKRUT
Düzenci, bilgiç, kurnaz: Seni gidi akrut.
OYUNBAZLIK
Düzencilik, hilecilik.