Kelimeler arşivi içinde; sonunda "yan" olan, toplam 195 adet kelime bulunmaktadır. Sonu yan ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında yan olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde yan olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
KUYRUKSALLAYAN, KORUDOĞURLIYAN
GÖKTIRMALAYAN, GÜNYAĞŞALIYAN, GÜNYANŞALAYAN, GÜNYAVŞALAYAN, STERKORARİYAN, YEDİUYUKLAYAN, YUKARIAVLAYAN
SAKALISLAYAN, SAKALISLIYAN, SARKODİNİYAN
BAŞGARDİYAN, BELBAĞLIYAN, BÜYÜKDALYAN, FRUYİTARYAN, KÜÇÜKDALYAN, PARAOVARYAN, PESKATARYAN, VEKVEKVİYAN, VİKVİKVİYAN
BOĞAZLIYAN, BAĞIŞLAYAN, BULGUNOYAN, FIŞILDIYAN, ILDIRCIYAN, İNCEDALYAN, KANDALAYAN, KARIŞMAYAN, KARŞILAYAN, KAŞKORUYAN, NAHIRGOYAN, SİRKADİYAN, SÜDDÜBİYAN, SÜTLÜBİYAN, TAMAMLAYAN, TATLIBİYAN, TATLIMİYAN, YAYIMLAYAN, YORUMLAYAN
AÇIKLAYAN, HRİSTİYAN, KURTKIYAN, STERADYAN, ANTOSİYAN, EŞBABİYAN, KAVAKOYAN, KİRALAYAN, LÖKOSİYAN, TUTULAYAN, YAĞISIYAN, ZORAKİYAN
ÇAĞLAYAN, ÇİNTİYAN, DERMEYAN, GARDİYAN, SAHTİYAN, SÜRVEYAN, TAMLAYAN, BAŞBAYAN, BAĞLAYAN, CINTİYAN, ÇAĞLIYAN, ÇENTİYAN, ÇİLTEYAN, ÇİLTİYAN, DALLAYAN, FURLAYAN, FURLİYAN, GENTİYAN, GERMİYAN, HOPLUYAN, KERMEYAN, KIRÇIYAN, KOÇKOYAN, KOMİSYAN, MARTAYAN, NATTIYAN, SAĞLAYAN, SAKDIYAN, SAKLAYAN, ŞAKLAYAN, Devamını Oku »»
CEREYAN, GALEYAN, GASEYAN, HEZEYAN, İTALYAN, AGALYAN, AHRIYAN, AKARYAN, AVLAYAN, DOLAYAN, ERNOYAN, ERZİYAN, GATİYAN, GELEYAN, GINİYAN, HIMAYAN, HORİYAN, HÜMAYAN, İŞGİYAN, SALIYAN, SATİYAN, SIPIYAN, TAŞIYAN, YAŞIYAN
AŞİYAN, BÜNYAN, DALYAN, GANYAN, NİSYAN, RADYAN, SÜBYAN, ŞİRYAN, TUĞYAN, AFIYAN, AFİYAN, BİRYAN, BÜRYAN, CERYAN, ÇÖLYAN, DAMYAN, DILYAN, GALYAN, HOPYAN, IŞIYAN, İLİYAN, İSİYAN, KÖRYAN, MATYAN, MEDYAN, OKUYAN, REYYAN, SALYAN, SILYAN, SİLYAN, Devamını Oku »»
ALYAN, BAYAN, BEYAN, ÇAYAN, ÇIYAN, İSYAN, KAYAN, MEYAN, PAYAN, PİYAN, ŞAYAN, ÜRYAN, YAYAN, ZİYAN, ARYAN, BIYAN, BİYAN, BOYAN, BUYAN, CİYAN, ÇEYAN, ÇİYAN, DIYAN, ETYAN, GAYAN, GIYAN, HAYAN, HOYAN, KIYAN, KOYAN, Devamını Oku »»
AYAN, İYAN, OYAN, UYAN
YAN
YAN
Bir şeyin ön, arka, alt ve üst dışında kalan bölümü, profil. Birlikte, beraberinde olma. İkinci derece olan. Üst. Tali. Savaş düzenindeki ordunun iki kanadından her biri. Üstte, altta, arkada veya önde olmayan. Bir denklemde "=" işaretiyle ayrılmış olan iki anlatımdan her biri. Futbol veya hentbolda, topun, alanın yan çizgileri dışına çıkması, taç. Sağ ve solun ortak adı, yön, taraf, cihet. Yer. Bir tarafa yönelerek. İstekleri karşıt olan iki kişiden veya topluluktan biri.
SAKALISLIYAN
Çok tatlı bir çeşit sulu armut.
STERKORARİYAN
Tripanosomaların Stercoraria grubuna ait veya tripanosomaların Stercoraria grubunun neden olduğu.
GÜNYAĞŞALIYAN
Ayçiçeği.
BAŞGARDİYAN
Gardiyanların başı.
KUYRUKSALLAYAN
Kuyruksallayangillerden, kanatları ve vücudunun üst bölümü kül rengi, alt bölümü değişik sarı olan, uzun kuyruklu, küçük, ötücü kuş, yont kuşu (Motacilla).
KORUDOĞURLIYAN
Kırılmış şişe ya da camdan yapılmış herhangi bir şeyi iyi onaran kimse.
GÖKTIRMALAYAN
Gökdelen.
GÜNYANŞALAYAN
Ayçiçeği.
YEDİUYUKLAYAN
Kemiriciler (Rodentia) takımının, yediuyuklayangiller (Gliridae) familyasından, 17 cm kadar uzunlukta, 14 cm kadar kuyruğu olan, karnı beyazımsı, kış uykusuna yatan, toplu hâlde göç eden, Avrupa'da bahçe ve ormanlarda yaşayan bir tür.
BÜYÜKDALYAN
Hatay ili, Hıdırbey bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
GÜNYAVŞALAYAN
Ayçiçeği.
SAKALISLAYAN
Sapı kısa, sulu bir çeşit armut.
YUKARIAVLAYAN
Düzce şehri, Cumayeri belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.
SARKODİNİYAN
Sarkodin.
BELBAĞLIYAN
Beyaz renkli bir çeşit üzüm.
Bu bölümde tanımı içerisinde YAN geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ABONMAN
Bir satıcı veya kamu kuruluşu ile alıcılar arasında yapılmış olan anlaşma, sürdürüm. Abone olma durumunu gösteren belge. Kent içinde ulaşımı sağlayan otobüslerde para yerine geçen bilet veya kart.
ACAR
Atılgan. Güçlü ve becerikli, çevik, enerjik. Yeni. Güneybatı Kafkasya'nın Türkiye sınırına yakın bölgesinde yaşayan bir halk, Acara.
ACENTE
Bir kuruluşun yaptığı işi onun adına kazanç karşılığında yürüten daha küçük kuruluş. Bu kuruluşun veya şubelerinin başında bulunan kimse. Bir kuruluşa bağlı olmaksızın sözleşmeye dayanarak belirli bir yer ve bölge içinde sürekli olarak ticarethane veya işletmeyi ilgilendiren işlerde aracılık eden, bunları o işletme adına yapan kimse. Banka şubesi. Vapur ortaklığı.
ABİS
Okyanusların güneş ışığının ulaşamadığı derin yerleri.
ACI
Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı. Kırıcı, üzücü, incitici, dokunaklı, kötü. Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ızdırap. Keskin, şiddetli. Çarpıcı, göz alıcı (renk). Tadı bu nitelikte olan. Ölüm, yangın, deprem vb. olayların yarattığı üzüntü, keder, elem.
AÇACAK
Şişelenmiş bazı içeceklerin kapaklarını açmaya yarayan araç. Anahtar. Teneke kutu içinde korunmuş yiyeceklerin kapağını açmaya yarayan araç.
ABDAL
Gezgin derviş. Tasavvufta manevi üst bir rütbe. Safeviler devrinde İran'da yaşayan Türk oymaklarından biri. Dilenci kılıklı, üstü başı perişan kimse. Anadolu'da yaşayan oymaklardan bazısı.
AÇIKGÖZ
Uyanık davranarak çıkar sağlayan, imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen, cingöz, uyanık, kurnaz (kimse).
ABAZAN
Uzun süre cinsel ilişkide bulunmayan (erkek). Karnı aç olan (kimse).
ACIMASIZ
Acıma duygusu olmayan, katı yürekli, merhametsiz. Acıma duygusu olmadan, merhametsizce.
AÇIK
Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı. Örtüsüz, çıplak. Bir gereksinimin karşılanamaması durumu. Görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal. Çalışır durumda olan. Gizliliği olmayan, olduğu gibi görünen. Sevişme sahnelerini bütün çıplaklığıyla anlatan (kitap, resim, film vb.). Boş. Belirgin bir biçimde. Rengi koyu olmayan, koyu karşıtı. Belli bir yerin biraz uzağı. Engelsiz, serbest. Aralığı çok. Kolay anlaşılır, vazıh. Denizin kıyıdan uzakça olan yeri. Her türlü düşünceyi hoşgörüyle karşılayabilen, etkisinde kalabilen.
ABAJURSUZ
Abajuru olmayan.
AÇ
Yemek yemesi gereken, tok karşıtı. Karnı doymamış olarak. Yiyecek bulamayan. Çok istekli, hevesli. Gözü doymaz, haris.
ABORDA
Bir deniz teknesinin başka bir tekneye, bir iskeleye veya bir rıhtıma yanını vererek yanaşması.
AÇAN
Oynak kemiklerin arasındaki açıları genişletmeye yarayan kasların genel adı, büken karşıtı.
ABRAŞ
Alaca benekli. Klorofil azlığından dolayı açık renkte lekeleri olan (bitki yaprağı). Cildin rengini bozup beyaz benekler ve lekeler yapan hastalık. Ters, kaba, görgüsüz (kimse). Deseni ve atkısı bozuk halı. Atın tüysüz yerlerinde görülen uyuza benzer bir hastalık. Çarpık, eğri, düzgün olmayan. Çilli, çopur yüzlü, gözleri açık renk olan (kimse).
ACYOCU
Borsa veya piyasada tahvil için çeşitli hileler uygulayan, dolaplar çeviren kimse.
ACILAŞMAK
Tadı bozulmak, acı olmak. Konuşma sert bir durum almak, kırıcılaşmak. Dokunaklı duruma gelmek. Yemlerde genellikle yağ asitlerinin oksidasyonu ve hidroliz sonucu uygun olmayan koku ve tat meydana gelmek.
ACISIZ
Tadı acı olmayan. Üzüntüsü, sıkıntısı olmayan, kedersiz. Ağrı, sızı duyulmayan.
ABANMAK
Eğilerek bir şeyin, bir kimsenin üzerine kapanmak. Bir yere veya bir kimseye yaslanmak, dayanmak. Bir şeyin veya bir kimsenin üzerine çöküp çullanmak. Birine yük olarak onun sırtından geçinmeye çalışmak. Boksta karşılaşma sırasında rakibine yaslanmak. Futbolda topa olanca gücüyle vurmak.