Kelimeler arşivi içinde; başında "sof" olan, toplam 41 adet kelime bulunmaktadır. sof ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ayrıca sonu sof ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde sof olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.
SOFULARÇİFTLİĞİ
SOFTALAŞMAK
SOFUTEPESİ, SOFADEMİRİ, SOFTALAŞMA, SOFUMAHMUT
SOFRAALTI, SOFİSTLİK, SOFİSTİKE, SOFUHALİL, SOFALILAR
SOFTALIK, SOFUALAN, SOFUOĞLU, SOFTALAR, SOFRALIK, SOFRAZLI, SOFALACA, SOFÇULAR, SOFİSTİK
SOFRACI, SOFULUK, SOFTACA, SOFULLU, SOFULAR, SOFUKÖY
SOFUCA, SOFULU, SOFİST, SOFİZM, SOFLAZ, SOFORA
SOFRA, SOFUÇ, SOFTA, SOFCA
SOFİ, SOFI, SOFU, SOFA
SOF
SOF
Bir çeşit sertçe, ince yünlü kumaş. Ham ipekten yapılmış astarlık kumaş.
SOFTALAŞMAK
Bir görüşe, bir inanışa körü körüne bağlanmak, softa durumuna gelmek.
SOFUOĞLU
Çankırı ili, İkizören nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi. Karabük şehri, Ovacık belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.
SOFUHALİL
Kırklareli şehri, Babaeski ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir bölge.
SOFİSTİKE
Yapmacık. Karmaşık. Karmaşık. Yanıltıcı.
SOFTALIK
Softa olma durumu.
SOFTALAŞMA
Softalaşmak işi.
SOFUMAHMUT
Kayseri kenti, Sarıoğlan belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.
SOFALILAR
Aslında yeniçeri değilken bir yolunu bulup adlarını kütüğe geçirerek ocağa sokulan ve ulufe almak hakkını kazanan yeniçeriler.
SOFUTEPESİ
Ordu ilinde, Ünye ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.
SOFTALAR
Bilecik ili, Gölpazarı ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yer.
SOFİSTLİK
Sofist olma durumu.
SOFUALAN
Samsun ilinde, Ayvacık belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi.
SOFADEMİRİ
Örs. (Buruncuk Yerköy Yozgat).
SOFULARÇİFTLİĞİ
Kırıkkale kenti, Sulakyurt ilçesi, merkez bucağına bağlı bir bölge.
SOFRAALTI
Yemek yeme sırasında sini veya sofra tahtasının altına serilen büyük bez. (Akçaşar Yalvaç Isparta; Yenikent Aksaray Niğde).
Bu bölümde tanımı içerisinde SOF geçen kelimeler listesi verilmiştir.
HANAY
İki ve daha çok katlı ev. Sofa, hol. Avlu.
BÖLME
Bölmek işi, ayırma, parçalama, taksim. Cins kavramlarını tür, alt tür kavramlarına ayırma işi. Büyük bir yeri, alanı küçük oda veya kısımlara ayıran ince duvar veya tahta perde. Kalın ağaç gövdesinden odun veya tekne yapmak için ayrılan tomruk. Gemilerin içinde, su baskını, yangın vb. durumlarda, ara kapılar kapandığında arızanın veya hasarın yayılmasını önlemek için kullanılan birbirlerinden ayrılmış yerler. Salon, oda, sofa vb. büyük bir yerden ayrılmış daha küçük yer. Dört işlemden biri, taksim.
DİVANHANE
Geniş sofa. Kubbealtı.
HAYAT
Canlı, sağ olma durumu. Canlılığı gösteren hareket, kaynaşma. Yaşam. Avlu. Bir kimsenin tarihsel biyografisi, hayat öyküsü, hayat hikâyesi. Geçim şartlarının bütünü. Genellikle köy ve kasaba evlerinde, üstü kapalı, bir veya birkaç yanı açık sofa. Meslek. Sundurma. Hayat biçimi, içinde yaşanılan şartların bütünü, yaşantı. Balkon. Yazgı. Yaşamayı sağlayan şartların bütünü.
GEZİNTİ
Uzak olmayan bir yere yapılmış olan gezi, tenezzüh. Evlerde oda kapılarının açıldığı aralık, koridor. Sofa, balkon. Kale duvarlarının iç tarafında kuleleri birbirine bağlayan dar yol. Bir çalgıyla belli bir parça çalmaksızın ezgiler çıkarma işi.
MENÜ
Yemek listesi. Komut ya da seçenek listesi. Sofraya çıkarılacak yemeklerin hepsi.
DİYALEL
Bir önermeyi başka bir önerme ile tanıtlamak yoluyla yapılmış olan sofizm, üstü örtülü bir tür kısır döngü.
BESNİ
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde genel olarak kurutmalık olarak üretilen, sofralık olarak da tüketilen, ince kabuklu, beyaz renkli bir tür üzüm. Adıyaman iline bağlı ilçelerden biri.
ÇEŞNİCİ
Saraylarda ve büyük konaklarda yemek ve sofra işlerini yöneten kimse. Tütün veya içkilerin tat ve niteliğini belirleyen kimse. Sikkelerin ayarını düzenleyen kimse.
ANÜS
Sindirim sisteminin sonunda bulunan ve dışkının atılmasına yarayan çıkış deliği, makat, şerç, büzük, göt, sofra.
FİLOZOF
Felsefe ile uğraşan ve felsefenin gelişmesine katkıda bulunan kimse, felsefeci, feylesof. Sakin, kendi hâlinde yaşayan kimse. Felsefe yapmaya meraklı olan kimse.
KERRAKE
İnce softan hafif ve dar bir üstlük.
SOFRACI
Saraylarda sofrayı kurma, kaldırma, yemeği dağıtma vb. işlerle görevlendirilmiş kimse.
SOFİSTİK
Sofistlere özgü. Safsatalı, yanıltmalı.
KARMAŞIK
İçinde aynı cinsten birçok öge bulunan, birbirine az çok aykırı birçok şeyden oluşan, mudil. Anlaşılması güç olan (durum), sofistike. Çözeltide kendisini oluşturan parçalara iki yönlü olarak ayrışan (iyon veya birleşik), kompleks. Ögelerinin veya gerekli işlemlerin sayısının çokluğu, çeşitliliği yüzünden anlaşılması, yapılması güç olan, komplike. Üstün teknolojisi olan, sofistike.
BİLGİCİ
Sofizmden yana olan (kimse, düşünce vb.), sofist.
HOL
Sofa.
BİLGİCİLİK
Antik Yunan felsefesinde eleştiri akımı, sofizm. Başkasını yanıltmak için doğru olmadığı bilinerek yapılmış olan uslamlama ve çıkarsama, safsatacılık.
SERVİS
Sofrada hizmet etmekle görevli kimsenin yaptığı iş ve bu işin yapılma biçimi, sofra hizmeti. Herhangi bir kuruluşun ulaşım işlerinde kullanılan taşıma aracı. Burada görevli kimselerin tümü. Yemekte gerekli olan tabak, çatal, bıçak, kaşık, peçete vb. şeylerin tümü. Otomobil, beyaz eşya vb. ürünlerin bakım ve onarımlarının yapıldığı yer. Voleybol, masa tenisi, tenis vb. oyunlarda oyuna başlama vuruşu. Bir yönetimde, bir kurum veya kuruluşta, bütünün bir parçasını oluşturan iş, hizmet; bu işin yapıldığı yer.
NİHALE
Sofrada kullanılan, tencere, çaydanlık veya tava altlığı.