Kelimeler arşivi içinde; sonunda "ob" olan, toplam 17 adet kelime bulunmaktadır. Sonu ob ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında ob olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde ob olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
TERMOFOB, GARDİLOB, HİDROFOB, KROMOFOB
FOTOFOB, LİYOFOB
MUKROB, MİKROB
AEROB, KOROB
AKOB, PROB
KOB, GOB, FOB, COB
OB
OB
Karşı anlamına gelen ön ek.
GARDİLOB
Fransızca kökenli garde-robe: gardrob; elbise dolabı.
KOROB
Kır evi, kulübe.
PROB
Melezleme ile nükleik asit zincirine yerleştirilerek bunlarla melezlenen dizileri bulmak üzere kullanılan kimyasal ya da radyoaktif olarak işaretli DNA ya da RNA parçası. Derin yara ve benzerleri gibi oluşumları sondayla yoklama. Ultrasonografik muayenede ultrases dalgaları üretip dokuya gönderen ve dokuya çarpan ses dalgalarının yansımalarının geri alınmasını sağlayan ultrasonografi cihazının kısmı, transüder. Genler veya hedef DNA parçalarındaki tamamlayıcı baz sırasını tanımlamak için kullanılan, sıklıkla bir belirleyici molekülle işaretlenmiş tek zincirli DNA'dan oluşan molekül.
KOB
Koloni oluşturan birim, cfu.
KROMOFOB
Güçlükle boyanan veya boya almayan.
FOB
Malların geminin güvertesine geçtikten sonra oluşacak her türlü hasar, kayıp ve giderlerin alıcının sorumluluğunda olduğu uluslararası F grubu teslim biçimlerinden biri ve buna dayalı fiyat.
HİDROFOB
Bir bileşiğin, suyla yeterince reaksiyona girmeyen, suda az çözünen ya da hiç çözünmeyen grubu. Aralarından suyu çıkarıp topluluklar oluştururlar. Polar olmayan grup, kutupsuz grup. Su ile ıslanmayan, çoğu kez kolloidal olan madde. Su sevmeyen. Suda çözünmeyen polar olmayan molekül veya gruplar.
MİKROB
Mikrop.
GOB
Gözün üst kapağının iç kısmı.
LİYOFOB
Dağıtılmış katı fazın ortama çekim uyguladığı kolloidal sistem.
AKOB
Deli, serseri.
TERMOFOB
Nispetendüşük ısılarda yaşayabilen.
AEROB
Oksijen varlığında yaşayabilen herhangi bir organizma. Bütün yüksek yapılı hayvan ve bitkiler mecburi aerob, birçok bakteri ve bazı mantarlar anaerob veya fakültatif anaerob canlılardır. Aerobik. Oksijen varlığında yaşayabilen organizma, aerobik. Oksijen varlığında yaşayabilen ve üreyebilen herhangi bir organizma.
MUKROB
(Fransızca kökenli microbe) mikrop.
FOTOFOB
Işığı sevmeyen.
Bu bölümde tanımı içerisinde OB geçen kelimeler listesi verilmiştir.
AKASYA
Baklagillerden, sıcak iklimlerde birçok türü yetişen ve tanen, zamk, boya vb. maddelerin yapımında kullanılan bir ağaç (Acacia). Baklagillerden, yurdumuzda yetişen bir süs ve gölge ağacı, salkım ağacı, yalancı akasya (Robinia pseudoacacia).
AYIRTMA
Ayırtmak işi. Otel, gazino, lokanta vb. yerlerle uçak, tren, otobüs gibi taşıtlarda yer ayırma işi, rezervasyon.
AYIGİLLER
Memeli etoburlardan, ayıları içine alan bir familya.
AKSEDİR
Kaplaması mobilyacılıkta kullanılan, açık kahverengi öz odunlu olan bir ağaç (Thuya occidentalist).
AYI
Memelilerin etobur takımından, beş parmaklı, tabanlarına basarak yürüyen, yurdumuzda boz türü bulunan, iri gövdeli hayvan, kocaoğlan (Ursus arctos). Kaba saba olan insanlar için kullanılan bir seslenme sözü.
AYVADANA
Yüksekliği 15-70 santimetre, sık tüylü, soluk sarı çiçekli, çok yıllık ve otsu bir bitki (Achillea nobilis).
AYAKÇI
Ayak işlerinde kullanılan kimse. Bir iş süresince tutulan hizmetçi. Otobüs terminallerinde yolcuyu kendi şirketinden bilet almaya yönlendiren kimse. Gezici satıcı, çerçi.
BAĞCI
Bağ yetiştirip ürününü satan kimse. Bağlayan veya soğuk haddehaneden çıkan metal şerit bobinlere bant yapıştıran kimse.
AMBALE
"Birini düşünemez duruma getirmek, çok yormak, fazla gaz vererek otomobili çalışamaz duruma getirmek" anlamlarındaki ambale etmek ve "çok yorulup iş göremez, düşünemez duruma gelmek" anlamındaki ambale olmak birleşik fiillerinde geçen bir söz.
ANOFEL
Sıtma mikrobunu aşılayan bir tür sivrisinek (Anopheles maculipennis).
AÇIKLIKÖLÇER
Bir mikroskobun açıklığını ölçmeye yarayan alet.
AMPİR
Fransa'da ortaya çıkıp daha sonra Avrupa'ya yayılmış olan yapı, mobilya, giyim vb.ne ait bir üslup.
ARAYICI
Bir şeyi aramayı iş edinen kimse. İstenilen yıldızı teleskobun görüntüsü içine getirebilmek için büyük teleskoplara paralel olarak bağlı, görüş alanı geniş olan küçük teleskop.
BAOBAP
Ebegümecigillerden, sıcak ülkelerde yetişen, çok yüksek olmamakla birlikte, gövdesinin çevresi 20 metreyi aşabilen bir ağaç, baobap ağacı (Adansonia digitata).
ANTİBİYOTİK
Bitkilerde, özellikle küf mantarlarında bulunan veya sentezle elde edilen, birçok mikroba karşı kullanılan, penisilin, streptomisin vb. maddelerin ortak adı.
BAGAJ
Yolcu yükü. Yolcu taşıtlarında yüklerin konulduğu yer. Otomobillerin yük konulabilen, genellikle arkada olan bölümleri.
ABONMAN
Bir satıcı veya kamu kuruluşu ile alıcılar arasında yapılmış olan anlaşma, sürdürüm. Abone olma durumunu gösteren belge. Kent içinde ulaşımı sağlayan otobüslerde para yerine geçen bilet veya kart.
BAMBU
Buğdaygillerden, sıcak ülkelerde yetişen, boyu 25 metre kadar olabilen, mobilya, merdiven, baston vb. birçok eşyanın yapımında kullanılan bir tür kamış, Hint kamışı, hezaren (Bambusa vulgaris). Bu kamıştan yapılan.
ASLANGİLLER
Kedi cinsinden olan bütün etoburları içine alan hayvan familyası.
BAZA
Mobilyanın uzunluğunca konulan dar ayak. Dolap gövdesinin zemine düzgün oturmasına yarayan çerçeve şeklindeki kaide. Yatağın yerden yüksek olmasını sağlayan veya sandık olarak kullanılan boş bölmesi.