KIRA ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "kıra" olan, toplam 89 adet kelime bulunmaktadır. kıra ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu kıra ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde kıra olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

15 harfli kelimeler

KIRAATHANECİLİK

13 harfli kelimeler

KIRANÇİFTLİĞİ

12 harfli kelimeler

KIRANIŞIKLAR, KIRANBAŞALAN, KIRANHARMANI, KIRAATHANECİ

11 harfli kelimeler

KIRANYAĞMUR, KIRAHMETLER, KIRAÇLAŞMAK

10 harfli kelimeler

KIRABİLMEK, KIRANBOĞAZ, KIRANNAMAK, KIRAATHANE, KIRATSAMAK, KIRAÇLAŞMA, KIRALANMAK, KIRANKIŞLA, KIRANLIKOZ

9 harfli kelimeler

KIRANARDI, KIRANALAN, KIRALTMAK, KIRANŞEYH, KIRATBÜKÜ, KIRANTEPE, KIRAÇTEPE, KIRANDAMI, KIRANDİBİ, KIRAÇGÜLÜ, KIRAÇBAĞI, KIRABİLME

8 harfli kelimeler

KIRANBIĞ, KIRANCIK, KIRANALP, KIRANKÖY, KIRAMİSE, KIRANLAR, KIRAŞMAK, KIRANLIK, KIRARMAK, KIRANYER, KIRAÇKÖY, KIRAÇLAR, KIRAÇLIK, KIRAÇOBA, KIRAVDAN, KIRANTAŞ, KIRAĞILI, KIRAVANA, KIRANMAK, KIRATLIK, KIRALLIK, KIRALMAK

7 harfli kelimeler

KIRANTA, KIRANLI, KIRARTI, KIRANER, KIRAMIK, KIRAMAN, KIRALTI, KIRATLI, KIRALAN, KIRAVAŞ, KIRAĞLI, KIRAVAT, KIRAĞAN, KIRAVGA, KIRAVKA, KIRACAK

6 harfli kelimeler

KIRATA, KIRAVU, KIRAAT, KIRANK, KIRAGI, KIRALP, KIRALI, KIRAĞI

5 harfli kelimeler

KIRAV, KIRAY, KIRAÇ, KIRAĞ, KIRAH, KIRAK, KIRAS, KIRAL, KIRAM, KIRAN, KIRAT, KIRAŞ

4 harfli kelimeler

KIRA

Bazı kelimelerin anlamları

KIRA

Çiçeği düşmemiş, ceviz büyüklüğündeki küçük kavun, karpuz. Küçük : Ahmet'in kırasını gördün mü?. Yalçın, sert kaya. Çığlık, bağırtı. Fasulye. Çevre, kıyı, kenar, uç.

KIRANIŞIKLAR

Bursa ilinde, Keles ilçesi, merkez bucağına bağlı bir bölge.

KIRATSAMAK

İstek, özlem duymak.

KIRANYAĞMUR

Ordu şehri, Ulubey belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

KIRAATHANE

Kahve, kahvehane. Müşterilerinin okumaları için gazete, dergi ve kitap bulunduran geniş, temiz ve iyi döşenmiş kahvehane.

KIRAATHANECİLİK

Kıraathanecinin yaptığı iş.

KIRANBAŞALAN

Amasya ilinde, Suluova belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

KIRANNAMAK

Dönmek.

KIRABİLMEK

Kırma imkânı veya olasılığı bulunmak.

KIRAHMETLER

Antalya şehrinde, Gazipaşa belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yer.

KIRANBOĞAZ

Samsun şehri, Lâdik ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

KIRAÇLAŞMA

Kıraçlaşmak işi.

KIRANHARMANI

Ankara şehrinde, Polatlı belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

KIRAÇLAŞMAK

Kıraç duruma gelmek, verimsizleşmek.

KIRANÇİFTLİĞİ

Manisa şehri, Üçpınar nahiyesine bağlı bir bölge.

KIRAATHANECİ

Kıraathane işleten kimse.

  -   -   -  

Anlamında KIRA bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde KIRA geçen kelimeler listesi verilmiştir.

AFET

Çeşitli doğa olaylarının sebep olduğu yıkım. Çok kötü. Hastalıkların dokularda yaptığı bozukluk. Güzelliği ile insanı şaşkına çeviren, aklını başından alan kadın. Kıran.

FIŞKIRDAK

Sıvıları fışkırtmaya yarayan araç. Ağzındaki iki cam borudan biri üflendiğinde ötekinden su fışkıran, laboratuvarlarda yıkama işlerinde kullanılan bir deney aracı.

KIRCIN

Hayvan kıranı.

FUL

Taşkırangillerden, birçok türü bulunan ağaççık ve bunun güzel kokulu beyaz çiçeği (Casmin sambac). Poker oyununda eldeki beş kâğıttan üçünün aynı renk veya biçimde, ikisinin başka bir renk veya biçimde olması durumu. Küçük taneli bir tür bakla.

KIRAĞILI

Kırağısı olan.

KIRAN

Kırma işini yapan (kimse). Dağ sırtı, tepe, bayır. Kıyı, kenar, çevre, uç. Bir topluluğun ve özellikle hayvanların büyük bir bölümünü yok eden hastalık veya başka neden, ölet, afet. Birbirine paralel olarak uzanan iki akarsu arasında kalmış dağ sırtı. Kıraç toprak.

KIRAÇLIK

Kıraç yer.

ALİ

Yüce, yüksek. "Kurnazca ve haince düzen" anlamında Ali Cengiz oyunu, "çok zorba" anlamında Ali kıran baş kesen, "bir kimse birinden aldığını ötekine, ötekinden aldığını bir başkasına vererek işini yürütmek" anlamında Ali'nin külahını Veli'ye, Veli'nin külahını Ali'ye giydirmek deyimlerinde geçen bir söz.

GÜR

Bol ve güçlü olarak çıkan veya fışkıran. Bol, verimli, feyyaz.

FIŞKIRTI

Fışkıran bir şeyin çıkardığı sesin adı.

HÜNGÜRDEMEK

Yüksek sesle ve hıçkırarak ağlamak.

HAŞLAMAK

Bir şeyi kaynar suya daldırmak. Kaynar sıvı bir şeyi yakmak. Sertçe paylamak, azarlamak. Suda kaynatarak pişirmek. Bir şeyin üstüne kaynar su dökmek. Dalamak. Don, kırağı bitkilere zarar vermek. Sızı vermek, acı vermek.

KIRATLIK

Herhangi bir kırat değerinde olan (taş). Herhangi bir nitelikte, değerde olan.

BAYIR

Küçük yokuş, belen, kıran, şev.

ÇİMDİK

Çimdikleme işi. Gönül kıracak söz. Başparmakla işaret parmağının ucu arasına alınan miktarda olan. Tatar böreği.

BUZKIRAN

Donmuş deniz, göl veya ırmaklarda ulaşımı öteki gemilere kolaylaştırmakta kullanılan, buzları kırarak yol açmak için yapılmış gemi.

BAKTERİSİT

Bakterikıran.

BATMA

Batmak işi. Bir gök cisminin (ay, güneş, yıldız vb.) ufkun altına inmesi. İflas etme. Yok olma, inkıraz. Yıkılma, çökme.

KAHVE

Kök boyasıgillerden, sıcak iklimlerde yetişen bir ağaç (Coffea arabica). Bu çekirdeklerin kavrulup çekilmesiyle elde edilen toz. Bu tozla hazırlanan içecek. Kahve, çay, ıhlamur, bira, nargile içilen, hafif yiyecekler bulunduran, tavla, domino, bilardo, kâğıt vb. oynanan yer, kahvehane, kıraathane. Bu ağacın meyvesinin çekirdeği.

KILKIRAN

Saçkıran.