KÜLÜN ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "külün" olan, toplam 5 adet kelime bulunmaktadır. külün ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu külün ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde külün olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

12 harfli kelimeler

KÜLÜNKÜLEMEK

7 harfli kelimeler

KÜLÜNÇE

6 harfli kelimeler

KÜLÜNG, KÜLÜNK

5 harfli kelimeler

KÜLÜN

Bazı kelimelerin anlamları

KÜLÜN

At ve eşek yavrusu. Oyuk. Büyük kap: Külünlerimiz var. Sandıh sandıh külüne ahtarıyıh.

KÜLÜNG

Çabuk, tez (at için).

KÜLÜNÇE

Zararlı hayvanlara verilen bir çeşit zehir. Saç ya da taş üzerinde pişirilen bazlama gibi ufak ekmek. Mısır unundan yapılan ekmek. Ölünün arkasından yapılan yağlı, soğanlı ekmek. Şanlıurfa ili, Yardımcı nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.

KÜLÜNKÜLEMEK

Miskinleşmek, uyuşuklaşmak.

KÜLÜNK

Taşları, kayaları parçalamakta kullanılan sivri kazma.

  -   -   -  

Anlamında KÜLÜN bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde KÜLÜN geçen kelimeler listesi verilmiştir.

SÜNGÜLEMEK

Süngü batırmak. Süngü ile ateşi karıştırıp külün ızgaradan aşağı dökülmesini sağlamak.

APOMORFİN

Morfinin yoğun sülfürik asitle kaynatılması ve molekülündeki oksijen köprüsünün yıkılması sonucu oluşan ve beyindeki kusma merkezini uyararak kusmaya neden olduğundan klinikte kusturucu olarak kullanılan kimyasal bir bileşik.

ADENOVİRÜSLER

İki iplikli DNA' sı olan virüs grubu; hayvanlarda bazı tümörlere sebep olan, 70-90nm çapında, 252 kapsomerden oluşan ikozahedral bir protein kılıf içinde düz bir DNA çift heliksi kapsayan, birçok serotipleri patojen olan, adenovirüs tip II insan dahil memelilerde solunum yolu enfeksiyonlarına sebep olan virüsler. Hayvanlarda bazı tümörlere neden olan, boyutları 70-90 nm ve çift zincirli DNA molekülüne sahip virüsler, Adenoviridae. Pek çok canlı türünde, genellikle üst solunum sisteminde, gizli seyirli enfeksiyonlara neden olan, çift iplikli DNA genom yapısına sahip ve yaklaşık 70 nm büyüklükte virüslerin oluşturduğu virüs ailesi, Adenoviridae.

ASETOLİZ

Asetanhidrit veya asetik asit etkisiyle organik molekülün parçalanması.

ANTİPORT

Zarda bulunan taşıyıcı moleküllerle bir molekül ya da iyon içeri taşınırken aynı anda başka bir molekülün dışarı taşınması; Na+ K+ATPaz enziminin üç sodyum iyonunu hücre dışına, iki potasyum iyonunu hücre içine taşıması gibi. Kontra-transport.

BAŞUCU

ve gök b. Yeryüzünde bir noktada çekülün gösterdiği doğrultunun gökyüzüne doğru olan yönü. Yeryüzünün herhangi bir noktasında, çekül doğrultusunda kalan yön. Yeryüzünde ayakta duran bir insanın tepesi doğrultusunda sonsuz uzakta bulunan nokta. anlamdaş başüstü. Yeryüzündeki bir gözlem noktasından geçen düşey doğrultusunun gökyüzünü deldiği iki noktadan gözeriminin üstünde olanı.

AMFİPATİK

Bir molekülün yapısında hem hidrofobik hem de hidrofilik grubun bulunması. Protein ve lipitler de amfipatik özellik gösterebilir. Bir molekülün yapısında suyu seven ve sevmeyen grupların bir arada bulunması.

APOFERRİTİN

Demir kapsayan ferritin molekülünün proteinsiz kısmı. Demir kapsayan ferritin molekülünün protein kısmı. Demir bağlanmış apoferritin, ferritin adını alır.

ARJİNİN

Yeryüzünde bulunan yirmi amino asidinden kutuplu ve bazik olan bir tanesi. Arginaz enzimi ile üre ve ornitine hidrolize olan ve kreatinin teşekkülünde kullanılan bir madde. Proteinlerin parçalanmasıyla oluşan, ayrıca sentetik olarak da elde edilen bir aminoasit. Arginaz enzimiyle üre ve ornitine hidrolize olan, kreatinin yapısına giren, vücutta adale oluşması ve yağların yakımında gerekli, kollajen üretiminde, siroz gibi karaciğer hastalıklarında yararlı, çocuklar için esansiyel, sembolü Arg ve R olan bazik bir amino asit.

OZON

Molekülünde üç atom bulunan oksijenden oluşan, ağır kokulu, gaz durumundaki basit element (O3).

ORNATMA

Ornatmak işi, ikame etme. Molekülün geri kalan bölümünde değişikliğe yol açmadan bir atom veya bir kök yerine bir başka atom veya kökün geçmesi. Bir türün yerine onun değişik bir biçiminin geçmesi. Bir cebirsel ifadenin yerine bir başkasını koyma işlemi.

AMİNOASİT

Molekülünde hem amino grubu ve hem de karboksilik asit grubu içeren ve proteinlerin temel yapı taşları olan organik bileşikler sınıfı, saf proteinlerin enzimatik veya kimyasal hidrolizleri sonucu açığa çıkan moleküller.

TAKATUKA

Gürültü patırtı. Odanın ortasına yerleştirilen, uzun tütün çubuklarının külünün döküldüğü çanak. Basımevlerinde kurşun dökülmüş, satır olarak dizilmiş harfleri iyice yerleştirmek için üzerlerine vurmaya yarar takoz.

BİSÜLFÜR

Molekülünde iki kükürt atomu bulunduran birleşik.

UFUK

Düz arazide veya açık denizde gökle yerin birleşir gibi göründüğü yer, çevren. Anlayış, kavrayış, görüş, düşünce gücü, ihata. Çekülün gösterdiği dikey çizgi ile gözlemci üzerinden geçen düzlem, göz erimi. Çevre, dolay.

HİDROLİZ

Bir molekülün su etkisiyle ikiye ayrılmasını sağlayan tepkime.

BİK

Tarlada açılan su yolu, ark. Mermer kesmeğe yarayan külünk.

AMİLOPEKTİN

Nişastayı teşkil eden iki uzun polimer molekülünden dallı olanı; yapısı glikojene benzer. Nişastayı oluşturan iki uzun polimer molekülünden dallı olanı. Çok sayıda glikoz zinciri dallarından oluşan bir polisakkarit.

ALKADİENLER

Molekülünde iki çift bağ bulunan hidrokarbonlar.Örn. bütadien (H2C=CH-CH = CH2).

ANTİMETABOLİT

Enzim molekülünde koenzim veya substrat durumundaki esas metabolitin yerini alarak enzimin bloke olmasına neden olan ilaç veya zehir.