Kelimeler arşivinde; içinde "öksüz" olan, toplam 26 tane kelime bulunuyor. İçerisinde öksüz bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu öksüz ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında öksüz olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
ÖKSÜZOĞLANÇİĞDEMİ
ÖKSÜZOĞLANÇİÇEĞİ
ÖKSÜZSEVİNDİREN, ÖKSÜZLERSOFRASI
ÖKSÜZYAMALIĞI
ÖKSÜZDOYURAN, ÖKSÜZTAKKASI, ÖKSÜZÇİĞDEMİ
ÖKSÜZPARMAK
ÖKSÜZUŞAĞI, ÖKSÜZPALAN, ÖKSÜZOĞLAN
ÖKSÜZİĞNE, ÖKSÜZDERE, KÖKSÜZLÜK
ÖKSÜZLER, ÖKSÜZDİL, ÖKSÜZALİ, ÖKSÜZLÜK
ÖKSÜZLE, ÖKSÜZLÜ, ÖKSÜZÇE, ÖKSÜZCE
KÖKSÜZ, GÖKSÜZ
ÖKSÜZ
ÖKSÜZ
Anası veya hem anası hem babası ölmüş olan (çocuk). Kimsesiz.
ÖKSÜZOĞLANÇİĞDEMİ
Afyon bitkisi.
ÖKSÜZPALAN
Yavaş yavaş yağan kar.
ÖKSÜZDOYURAN
Çok büyük bardak, çanak ve bunların içindeki yiyecek ve içecek.
ÖKSÜZOĞLANÇİÇEĞİ
Çorap boğazbağı gibi elörgülerinde görülen bir motif. (Yenikent Aksaray Niğde).
ÖKSÜZUŞAĞI
Elâzığ şehri, Hankendi bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
ÖKSÜZİĞNE
Balık tutmaya yarayan, misinanın ucundaki iğne.
ÖKSÜZOĞLAN
Çiğdeme benzer, beyaz ya da mor çiçek açan bir kır çiçeği, kardelen.
KÖKSÜZLÜK
Köksüz olma durumu.
ÖKSÜZTAKKASI
Lapa lapa yağan kar.
ÖKSÜZPARMAK
Araba tekerleğinde ağaç parmaklar arasında görülen demir çubuklardan herbiri. (Ortayazı Senirkent Isparta).
ÖKSÜZLERSOFRASI
Halka biçiminde dizilmiş yıldızlar kümesi.
ÖKSÜZSEVİNDİREN
Değeri az, cicili bicili şey.
ÖKSÜZDERE
Yalnız yağmur zamanı akan dere.
ÖKSÜZYAMALIĞI
Lapa lapa yağan kar.
ÖKSÜZÇİĞDEMİ
Çiğdem.
Bu bölümde tanımı içerisinde ÖKSÜZ geçen kelimeler listesi verilmiştir.
KÖKLEZ
Toprağa gömülen köksüz bağ çubuklarının bir yıl sonra köklenmiş durumda olanı.
ESASSIZ
Sağlam bir temele dayanmayan, köksüz, asılsız. Doğru olmayan, yalan.
EKDİ
Oğlak. Yetim çocuk. Yanaşma, piç, öksüz. Anası başka bir kocaya gidince babasının evinde kalan çocuk. Serseri, başıboş. İki yüzlü, yüze gülücü. Kurnaz, açıkgöz (insan). Anası ölüp de başka bir koyuna alıştırılan ya da elde beslenen kuzu. Önüne gelen koyunu emen kuzu. Alışkın, evcil. Asalak, başkalarının sırtından geçinen. Arsız, yüzsüz, görgüsüz. Hizmetçi. Halk dilinde Mezbaha.
GÖKSÜZ
Köstebek: Göksüzler bizim yoncaları batırmış. Köstebek, gözsüz tarla faresi.
MİLCAN
Öksüz. 5-6 yaşındaki kız ya da erkek çocuk.
CEBEDAK
Öksüz, yetim.
ÖKSÜZLÜK
Öksüz olma durumu. Kimsesizlik.
HORTLU
Yetim, öksüz.
ÖK
Anne. Anne ve baba. Deve çağırma ünlemi. Ek. Göğüs. Çayırda otlayan hayvanı ayaklarından bağlamaya yarayan ip. Acı ünlemi, of. Yeni yürümeye başlayan çocukları sakıncalı, korkulu şeylerden uzaklaştırmak için "cız" anlamında kullanılır. Akıl. Akciğer. İp, urgan. Anasız çocuk, öksüz. Akıl, hatır, zekâ, zihin.
KELOĞLAN
Bir ailenin koruyuculuğuna veya bir yere çıraklığa alınan öksüz çocuk. Saf göründüğü hâlde zekâsı ve yiğitliğiyle amacına eren, saçsız bir masal kahramanı. Hindi.
ANAKIZ
Babadan çok anneyi seven, anneye düşkün olan çocuk. Evlenmemiş, yaşlanmış kız. Sevimli cana yakın küçük kız çocuğu. Öksüz. Anne ve kız.
ANASUZ
Öksüz.
ÇOMA
Lor peyniri. Bekletilen sütten yayıkla çıkarılan yağ. Ağız tarafı tamamen kırılmış testi. Toparlak, yuvarlak, yumru. Yetim, öksüz.
HORT
İki bıçağın birbirine vurulmasıyle meydana gelen çentik. Kıldan yapılan top ve sopa ile oynanan bir çocuk oyunu. Semiz, toplu, şişman. Delikanlı, babayiğit. Yetim, öksüz.
DİŞSİZLER
Memeliler (Mammalia) sınıfının, etenliler (Placentalia) alt sınıfından, bazıları tüm olarak dişsiz, bazılarının da minesiz ve köksüz dişleri bulunan, vücutları uzun kıllarla ya da sırtta oynak kemerler hâlinde dizilmiş alt deriye ait kemik safihacıklardan yapılmış bir tabaka ile örtülü, kafatasları uzun, poliembriyoni gösteren, tek bir embriyo bölünerek 7-12 embriyo meydana getiren, aynı eşeyde olan embriyolarının hepsi aynı zamanda gelişen, bazıları ağaçlarda yaşayan ve böceklerle beslenen, bazıları da et ve ot yiyen, Amerika'da yaşayan türlere sahip bir takım. (Edentata),familyaları vardır.
HÖRTLÜ
Yetim, öksüz.
ÖĞSÜZLÜK
Öksüzlük.
EFTİK
Zaman geçirmek için ufak bir işle uğraşma, eğlenme. Değersiz, kazançsız uğraşı. Can sıkıntısı ile durup düşünmek. Acele, telâş. Herhangi bir koyuna emdirilen öksüz kuzu.
ASILSIZ
Doğru olmayan, temelsiz, köksüz, dayanaksız, yalan (haber). Uydurma.
İRİK
Zayıf, cılız, hastalıklı. Eğri. Öksüz, yetim (çocuk). Özgürlük.