Kelimeler arşivinde; içinde "tülü" olan, toplam 66 tane kelime bulunuyor. İçerisinde tülü bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu tülü ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında tülü olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
OLAĞANÜSTÜLÜK
TÜLÜDOMBALAK, TÜLÜDÖMBELEK, TÜLÜTOMBALAK, KÖTÜLÜKÇÜLÜK
TAKATÜLÜMBE, KÜÇÜKÖRTÜLÜ, TÜLÜTOPALAK, SÜPRÜNTÜLÜK
TÜLÜTOMBAL, TÜLÜDOMBAK, TÜLÜTOMBAK, TÜLÜTONTON, TÜLÜTONBAK, TÜLÜTÖMBEK, GÖRÜNTÜLÜK, GÜMBÜRTÜLÜ
DÖKÜNTÜLÜ, BAŞÖRTÜLÜ, TÜLÜDAVAR, DÜŞÜNTÜLÜ, GÜRÜLTÜLÜ, ÇÜRÜTÜLÜŞ, BÜYÜTÜLÜŞ, BÖLÜNTÜLÜ, YÜRÜTÜLÜŞ, KÖTÜLÜKÇÜ, ÜRKÜNTÜLÜ
TÜLÜŞMEN, TÜLÜMAYA, TÜLÜDEVE, TÜLÜBABA, SARITÜLÜ, MÜFTÜLÜK, ÖĞÜTÜLÜŞ, ÜZÜNTÜLÜ, ÖRTÜLÜCE, MÜŞTÜLÜK
ÜSTÜLÜK, ÜSTÜLÜH, KÖTÜLÜK, BOZTÜLÜ, TÜLÜŞAH, TÜLÜREK, TÜLÜNKÜ, TÜLÜNGÜ, TÜLÜNGİ, TÜLÜMEN, GÜNTÜLÜ, TÜLÜBAŞ, ÖRTÜLÜK, KÜSTÜLÜ, TÜLÜKÖY, TÜLÜLER, TÜLÜMEK
TÜLÜDÜ, EMTÜLÜ, ÖRTÜLÜ, ÖTÜLÜK, TÜLÜCE, TÜLÜBE
TÜLÜP, TÜLÜK, TÜLÜŞ, ÜTÜLÜ
TÜLÜ
TÜLÜ
Uzun tüylü, özel güreşlerde yararlanılan erkek deve. 1.Uzun tüylü, güreşçi erkek deve. 2.Buhur ve adi devenin çiftleşmesinden doğan erkek deve. 3.Erkek davar. 4.Bir yaşındayken doğurmuş keçi, koyun. 5.Bir buçuk, iki ay önce kırkılmış koyun. 1.Uzun tiftiklerden aralıklı dokunan bir çeşit seccade. 2.Halı. 3.İnce eşarp. 4.Yaşlı kadınların düğünlerde başlarına örttükleri uzun tül. 5.Hamam havlusu. 1.Dağınık, kabarık (saç ve benzerleri şeyler için). 2.Çok ve uzun tüylü : Göksü tülü bir adam. Şeftali. Erkek deve. Boynu uzun tüylü, iri deve. Uzun tiftikten dokunan seccade. Tüylü. Keçi kılından ilmik atılarak dokunan seccade, namazlık (Ç. Çiftliği). Bir deve cinsi. Halının kaba türü (Yenikent Aksaray Niğde). Adana ili, Saimbeyli belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.
TÜLÜTOMBALAK
Şeftali.
TÜLÜTONBAK
Şeftali.
TÜLÜDÖMBELEK
Şeftali.
TÜLÜTONTON
Bamya.
TÜLÜDOMBALAK
Şeftali.
TAKATÜLÜMBE
Kırık dökük nesne.
TÜLÜTOMBAL
Şeftali.
TÜLÜTÖMBEK
Şeftali.
TÜLÜTOPALAK
Şeftali.
TÜLÜDOMBAK
Şeftali.
SÜPRÜNTÜLÜK
Çöplük.
KÖTÜLÜKÇÜLÜK
Kötülükçü olma durumu, şerirlik.
OLAĞANÜSTÜLÜK
Olağanüstü olma durumu, fevkaladelik, harikuladelik.
KÜÇÜKÖRTÜLÜ
Kayseri ili, Sarız ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yer.
TÜLÜTOMBAK
Şeftali.
Bu bölümde tanımı içerisinde TÜLÜ geçen kelimeler listesi verilmiştir.
BEDNAM
Kötü ün kazanan, kötülüğü ile dillere düşen.
CURCUNALI
Gürültülü, patırtılı, şamatalı (yer, ses, hava).
AKSIRMAK
Burun zarlarının gıcıklanması ile solunum kaslarının birdenbire kasılması üzerine, ağız ve burundan hızlı, gürültülü soluk boşaltmak, hapşırmak.
BEDHAH
Başkasının kötülüğünü isteyen, kötü yürekli.
CURCUNA
Gürültülü, karışık durum. Alaturka müzikte hızlı bir usul.
ARILAR
Tek tek veya bir topluluk düzeni içinde yaşayan, vücutları, özellikle karınları ve arka ayakları kıllarla örtülü zar kanatlılar familyası.
BESEREK
İki hörgüçlü deve ile boz devenin melezi olan tülü devenin erkeği.
CAFCAFLI
Gösterişli, fazla şık, şatafatlı. Karışık, gürültülü patırtılı, tehlikeli.
CAYIRDATMAK
Sert, uzun, gürültülü ses çıkartmak.
CADI
Geceleri dolaşarak insanlara kötülük ettiğine inanılan hortlak. Çok güzel göz. Kötülük yaparak başkalarına zarar veren kadın.
BEYİN
Kafatasının içinde beyin zarları ile örtülü, iki yarım küre biçiminde sinir kütlesinden oluşan, duyum ve bilinç merkezlerinin bulunduğu organ, ensefal, dimağ. Muhakeme, usa vurma. Bilgisi, eğitimi, düşüncesi yüksek düzeyde olan kimse. Akıl, anlayış. Bir şeyi yönetmede önemli görevi olan kimse.
CENGEL
Otlarla ve sık ağaçlarla örtülü geniş Hindistan ormanı, cangıl.
CİVCİVLİ
Civcivi olan. Gürültülü patırtılı, telaşlı.
AYDINLIK
Bir yeri aydınlatan güç, ışık. Kolay anlaşılacak derecede açık olan, vazıh. Kötülükten uzak, temiz, saf. Bir yapının ortasına gelen oda ve öbür bölümlerin ışık alması için damın ortasından zemine kadar açılan boşluk. Işık alan.
AKSIRIK
Herhangi bir sebeple burun zarının gıcıklanması sonucu solunum kaslarının birdenbire kasılmasıyla ağız ve burundan hızlı, gürültülü soluk boşalması olayı, aksırma, hapşırma, hapşırık.
CİN
Dinî inanışa göre duyularla kavranamayan, insanlar gibi irade ve anlama yeteneğine sahip, ilahi emirlere uymakla yükümlü tutulan yaratık. Masallarda göze görünmeyen, türlü biçimlere girebilen, iyilik de kötülük de yapabilen yaratık. Akıllı, zeki, uyanık kimse. Buğday, arpa, yulaf vb.nden elde edilen ve ardıçla kokulandırılan bir alkollü içki türü, ardıç rakısı. Pamuklu, kalın kumaştan giysi veya pantolon.
BATAKLIK
Çok derin olmayan sularla örtülü batak bölge, aynaz, azmak. Uygunsuz ve kötü, ahlak dışı durum.
BEİS
Engel, uymazlık. Kötülük, zarar.
AĞLAMAKLI
Ağlar gibi olan, üzüntülü, ağlak, ağlamalı, ağlamsı.
ÇAKILDAK
Bir çarkın yalnız bir yöne doğru işlemesine yol verip tersine dönmesini önleyen veya değirmen, su dolabı vb. makinelerin işleyişini çıkardığı sesle kontrole yarayan parça. Koyunların kuyrukları altındaki kıllara yapışıp kuruyan pislik. Elde çevrildikçe gürültülü ses çıkaran, değirmi biçiminde bir çocuk oyuncağı.