Kelimeler arşivinde; içinde "sü" olan, toplam 1935 tane kelime bulunuyor. İçerisinde sü bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu sü ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında sü olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
ÇÖZÜMSÜZLEŞTİRMEK, KALKERLİSÜNGERLER, KÜLTÜRSÜZLEŞTİRME, NARINCALISÜLEYMAN, ÖKSÜZOĞLANÇİĞDEMİ, ÖLÜMSÜZLEŞEBİLMEK, ÖLÜMSÜZLEŞTİRİLME, SÜPERFOLİKÜLASYON, YÜZSÜZLEŞTİRİLMEK
ÖLÜMSÜZLEŞTİRMEK, SÜPERMARKETÇİLİK, ÇÖZÜMSÜZLEŞTİRME, DİMETİLSÜLFOKSİT, HETEROSEKSÜELLİK, LİGNOSÜLFONATLAR, ÖKSÜZOĞLANÇİÇEĞİ, ÖLÜMSÜZLEŞEBİLME, SANSÜRLEYEBİLMEK, SÜMÜKLEĞENBÖCEĞİ, SÜPERFEKONDASYON, SÜREĞENLEŞTİRMEK, SÜREKLİLEŞTİRMEK, TİLKİSÜLEYMANİYE, YÜZSÜZLEŞTİRİLME
MUHAYYERSÜMBÜLE, ÖKSÜZSEVİNDİREN, ÖLÜMSÜZLEŞTİRME, SÜBLİMLEŞTİRMEK, YÜZSÜZLEŞTİRMEK, GÖKÇESÜLEYMANLI, GÜÇSÜZLEŞTİRİCİ, HACISÜLEYMANBEY, HİPERİNSÜLİNEMİ, HİPERSEKSÜALİTE, İNTERSEKSÜALİTE, KÜLTÜRSÜZLEŞMEK, MOLLASÜLEYMANLI, ÖKSÜZLERSOFRASI, SANSÜRLEYEBİLME, SARISÜLEYMANLAR, SÜLEYMANHACILAR, SÜLFADİMETOKSİN, SÜLFAMETOKSAZOL, SÜMÜKLEENHÖCEĞİ, SÜPERENFEKSİYON, SÜREĞENLEŞTİRME, SÜREKLİLEŞTİRME, SÜRÜKLENEBİLMEK, SÜRÜKLEYEBİLMEK
HOMOSEKSÜELLİK, SÜBLİMLEŞTİRME, SÜRÜKLENDİRMEK, SÜRÜKLEYİCİLİK, SÜTLEĞENGİLLER, TAHAMMÜLSÜZLÜK, YÜZSÜZLEŞTİRME, ANTRENÖRSÜZLÜK, ÇÖZÜMSÜZLEŞMEK, GÖDÜRSÜZLENMEK, HİPOİNSÜLİNEMİ, HİPOİNSÜLİNİZM, HİPOSEKSÜELİTE, HOMOSEKSÜELİTE, KARASÜLEYMANLI, KÜÇÜKSÜMBÜLLER, KÜLTÜRSÜZLEŞME, MEİSTERDÖNGÜSÜ, OSURGANBÖĞCÜSÜ, SÜLEYMANBEYLER, SÜLEYMANFAKILI, SÜLEYMANHÜYÜĞÜ, SÜPERİKONOSKOP, SÜPEROVULASYON, SÜRATLENDİRMEK, SÜRDÜRÜMLENMEK, SÜRÜKLENEBİLME, SÜRÜKLEYEBİLME, YUKARISÜLMENLİ
BASÜBADELMEVT, GÜRÜLTÜSÜZLÜK, GÜVERCİNGÖĞSÜ, HETEROSEKSÜEL, KOLESTEROLSÜZ, MÜHRÜSÜLEYMAN, ÖLÜMSÜZLEŞMEK, ÖTÜMSÜZLEŞMEK, SAĞGÖRÜSÜZLÜK, SÜMMETTEDARİK, SÜPERMARKETÇİ, SÜREĞENLEŞMEK, SÜRNATÜRALİST, SÜRNATÜRALİZM, SÜRÜKLENDİRME, SÜRÜNDÜRÜLMEK, CADISÜPÜRGESİ, CIVGINSÜPÜRGE, ÇÖZÜMSÜZLEŞME, DÜMSÜYHLEMEYH, EFENDİKÖPRÜSÜ, FESÜPHANALLAH, HOŞGÖRÜSÜZLÜK, KARŞISÜRTÜNME, LİGNOSÜLFONAT, MOLLASÜLEYMAN, OSURGANBÖCÜSÜ, ÖĞSÜZYAMALIĞI, ÖKSÜZYAMALIĞI, ÖZYAŞAMÖYKÜSÜ, Devamını Oku »»
BİSEKSÜELLİK, ÇOBANSÜZGECİ, GÜRÜLTÜSÜZCE, KONSÜLTASYON, KÜLTÜRSÜZLÜK, METROSEKSÜEL, ÖKSÜZDOYURAN, ÖLÜMSÜZLEŞME, ÖTÜMSÜZLEŞME, REİSÜLKÜTTAP, SANSÜRLENMEK, SÜBLİMLEŞMEK, SÜLFÜRİMETRE, SÜMSÜKGİLLER, SÜMSÜKLEŞMEK, SÜNGERLEŞMEK, SÜNNETSİZLİK, SÜPÜRGECİLİK, SÜREĞENLEŞME, SÜRTÜKLEŞMEK, SÜRTÜŞTÜRMEK, SÜRÜNDÜRÜLME, SÜSLEMECİLİK, SÜSLENDİRMEK, SÜTLENDİRMEK, SÜZGÜNLEŞMEK, TRANSSEKSÜEL, YÜZSÜZLEŞMEK, ESMERSÜMÜKLÜ, GÖĞÜMSÜREMEK, Devamını Oku »»
ALKOLSÜZLÜK, ANTRENÖRSÜZ, BEŞİKÖRTÜSÜ, ÇÖZÜMSÜZLÜK, DÖNÜŞSÜZLÜK, GÖNÜLSÜZLÜK, GÖRGÜSÜZLÜK, HOMOSEKSÜEL, HOPARLÖRSÜZ, HÜKÜMSÜZLÜK, HÜZÜNSÜZLÜK, KUYRUKSÜREN, MAATTEESSÜF, ÖLÇÜTSÜZLÜK, ÖRGÜTSÜZLÜK, PÜRÜZSÜZLÜK, PÜTÜRSÜZLÜK, SANSÜRCÜLÜK, SANSÜRLEMEK, SANSÜRLENME, SÜBLİMLEŞME, SÜBVANSİYON, SÜFLİLEŞMEK, SÜLFATLAŞMA, SÜLFÜRLEMEK, SÜLÜNGİLLER, SÜMBÜLTEBER, SÜMEROLOJİK, SÜMSÜKLEŞME, SÜNGERCİLİK, Devamını Oku »»
GÖTÜRÜMSÜZ, GÜRÜLTÜSÜZ, HAKKISÜKUT, HALİSÜDDEM, KÜKÜRDÜMSÜ, MANİKÜRSÜZ, ÖDÜNSÜZLÜK, ÖLÇÜSÜZLÜK, ÖTÜMSÜZLÜK, PÜSÜRÜKLÜK, SAĞGÖRÜSÜZ, SANSÜALİZM, SANSÜRLEME, SÜFLİLEŞME, SÜLFATLAMA, SÜLFİTLEME, SÜLFÜRLEME, SÜMKÜRTMEK, SÜNGÜLEMEK, SÜNGÜLENME, SÜNGÜLEŞME, SÜNNETLEME, SÜPRÜNTÜCÜ, SÜPÜRGELİK, SÜPÜRÜLMEK, SÜRÇTÜRMEK, SÜRÇÜLİSAN, SÜREGELMEK, SÜREKLİLİK, SÜRESİZLİK, Devamını Oku »»
AKSÜLAMEL, BİSEKSÜEL, DÜŞSÜZLÜK, GOLSÜZLÜK, GÖZLÜKSÜZ, GÖZSÜZLÜK, GUSÜLHANE, GÜÇSÜNMEK, GÜÇSÜZLÜK, GÜMRÜKSÜZ, GÜMÜŞÜMSÜ, KONSENSÜS, KÖKSÜZLÜK, KÖMÜRÜMSÜ, KÜKÜRTSÜZ, KÜLTÜRSÜZ, ÖKSÜRTMEK, ÖKSÜRÜKLÜ, PÖRSÜKLÜK, PÜSKÜLSÜZ, REASÜRANS, SÜMKÜRMEK, SÜMSÜKLÜK, SÜNDÜRMEK, SÜNEPELİK, SÜNGERLER, SÜNGÜLEME, SÜNNETLİK, SÜNNETSİZ, SÜPÜRGECİ, Devamını Oku »»
ALKOLSÜZ, BİSÜLFAT, BİSÜLFÜR, BÜKÜMSÜZ, BÜZGÜSÜZ, ÇÖZÜMSÜZ, ÇÜRÜKSÜZ, DÖNÜŞSÜZ, DÜĞÜMSÜZ, DÜĞÜNSÜZ, DÜZGÜSÜZ, GÖNÜLSÜZ, GÖRGÜSÜZ, GÜÇSÜNME, GÜÇSÜZCE, GÜMÜŞSÜZ, HÜKÜMSÜZ, HÜZÜNSÜZ, KÖRÜKSÜZ, KÜSÜŞMEK, MÜHÜRSÜZ, ÖKSÜRMEK, ÖKSÜRTME, ÖKSÜZLÜK, ÖRGÜTSÜZ, PODÖSÜET, PÖRSÜMEK, PÜRÜZSÜZ, PÜSÜRSÜZ, PÜTÜRSÜZ, Devamını Oku »»
BÜYÜKSÜ, FAULSÜZ, GÜMÜŞSÜ, İNSÜLİN, KÜSÜŞME, ÖDÜNSÜZ, ÖKSÜRME, ÖKSÜRÜK, ÖKSÜRÜŞ, ÖLÇÜSÜZ, ÖMÜRSÜZ, ÖRGÜSÜZ, ÖRTÜSÜZ, ÖTÜMSÜZ, ÖZÜRSÜZ, PARDÖSÜ, PÖRSÜME, PÜSÜRLÜ, SEKSÜEL, SÜBEKLİ, SÜBLİME, SÜDREME, SÜLÜĞEN, SÜLÜKÇÜ, SÜLÜMEN, SÜMBÜLE, SÜMBÜLİ, SÜMERCE, SÜMÜKLÜ, SÜMÜKSÜ, Devamını Oku »»
ABSÜRT, ÇÖPSÜZ, DÜŞSÜZ, GÖZSÜZ, GÜÇSÜZ, KAPSÜL, KONSÜL, KÖKSÜZ, KÜSÜLÜ, SANSÜR, SÖZSÜZ, SÜBYAN, SÜHEYL, SÜLALE, SÜLFAT, SÜLFİT, SÜLFÜR, SÜLİNE, SÜMBÜL, SÜMTER, SÜNDÜS, SÜNEPE, SÜNGER, SÜNMEK, SÜNNET, SÜRAHİ, SÜRÇME, SÜRELİ, SÜRGİT, SÜRGÜN, Devamını Oku »»
GUSÜL, HÜSÜN, KÖKSÜ, KÜRSÜ, ÖKSÜZ, PESÜS, PÜSÜR, SÜBEK, SÜBUT, SÜCUT, SÜFLİ, SÜKSE, SÜLÜS, SÜMEK, SÜMEN, SÜMER, SÜMÜK, SÜNME, SÜNNİ, SÜPER, SÜREÇ, SÜREK, SÜRFE, SÜRGÜ, SÜRME, SÜRRE, SÜRUR, SÜRÜM, SÜRÜŞ, SÜSEN, Devamını Oku »»
KÜSÜ, SÜET, SÜİT, SÜJE, SÜLF, SÜNE, SÜRÜ, AYSÜ, BİSÜ, EKSÜ, ERSÜ, ESÜK, KÖSÜ, OSÜN, ÖĞSÜ, ÖKSÜ, ÖRSÜ, ÖSÜS, ÖSÜZ, ÖZSÜ, PÜSÜ, SÜBE, SÜBÜ, SÜCE, SÜCİ, SÜCÜ, SÜDE, SÜEL, SÜEN, SÜER, Devamını Oku »»
SÜS, SÜÇ, SÜD, SÜM, SÜR, SÜT
SÜ
SÜ
Su. Asker, çeri, leşker. Güç, kuvvet. Asker, ordu.
YÜZSÜZLEŞTİRİLMEK
Yüzsüzleşme işi yaptırılmak.
LİGNOSÜLFONATLAR
Ayırıcılar, kararlaştırıcılar, emülsiyonlaştırıcı ve kompleks yapıcı reaktifler, öğütücüler gibi çok geniş kullanım alanına sahip bileşikler.
SÜPERMARKETÇİLİK
Süpermarketçinin işi veya mesleği.
ÖKSÜZOĞLANÇİĞDEMİ
Afyon bitkisi.
SÜPERFOLİKÜLASYON
Dışarıdan gonagotropik hormon uygulamasıyla çok sayıda folikülün gelişmesinin uyarılması.
ÖLÜMSÜZLEŞTİRMEK
Ölümsüz duruma getirmek.
NARINCALISÜLEYMAN
Manisa kenti, Kula ilçesi, merkez bucağına bağlı bir bölge.
HETEROSEKSÜELLİK
Heteroseksüel olma durumu.
KALKERLİSÜNGERLER
(Calcarea),iyi bilinir.
DİMETİLSÜLFOKSİT
Ağacın işlenmesi sırasında elde edilen, birçok madde için iyi bir çözücü ve nem çekici özelliğe sahip, ağrı kesici, yangı önleyici, mantarlar ve bakterilerin gelişmesini engelleyici etkileri olan bir madde.
ÖLÜMSÜZLEŞTİRİLME
Ölümsüzleştirilmek.
KÜLTÜRSÜZLEŞTİRME
Kültürsüzleştirmek işi.
ÇÖZÜMSÜZLEŞTİRMEK
Çözümsüz duruma getirmek.
ÇÖZÜMSÜZLEŞTİRME
Çözümsüzleştirmek işi.
ÖLÜMSÜZLEŞEBİLMEK
Ölümsüzleşme imkânı veya olasılığı bulunmak.
Bu bölümde tanımı içerisinde SÜ geçen kelimeler listesi verilmiştir.
AÇIK
Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı. Örtüsüz, çıplak. Bir gereksinimin karşılanamaması durumu. Görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal. Çalışır durumda olan. Gizliliği olmayan, olduğu gibi görünen. Sevişme sahnelerini bütün çıplaklığıyla anlatan (kitap, resim, film vb.). Boş. Belirgin bir biçimde. Rengi koyu olmayan, koyu karşıtı. Belli bir yerin biraz uzağı. Engelsiz, serbest. Aralığı çok. Kolay anlaşılır, vazıh. Denizin kıyıdan uzakça olan yeri. Her türlü düşünceyi hoşgörüyle karşılayabilen, etkisinde kalabilen.
AFYONLAMAK
Afyon vererek uyuşturmak, uyutmak. Birini telkin yoluyla doğru düşünmesini önleyerek zararlı bir yola sürüklemek.
AGANTA
Yısa veya laçka edilmekte olan bir halatın ve zincirin kısa bir süre elde tutulup bırakılmaması için verilen emir.
ACYO
Herhangi bir paranın gerçek değeriyle sürüm değeri arasında veya bir ticaret senedinin üzerinde yazılı miktar ile indirimden sonraki tutarı arasında doğan fark. Bankaların senetli kredi işlemlerinde yaptıkları tahsilat. Bir ticaret senedinin yenilenmesinde alınan komisyon.
ACEMBORUSU
Canlı kırmızı renkli çiçek açan, uzun boylu bir tür süs bitkisi (Bignonia radicams).
ABRAŞ
Alaca benekli. Klorofil azlığından dolayı açık renkte lekeleri olan (bitki yaprağı). Cildin rengini bozup beyaz benekler ve lekeler yapan hastalık. Ters, kaba, görgüsüz (kimse). Deseni ve atkısı bozuk halı. Atın tüysüz yerlerinde görülen uyuza benzer bir hastalık. Çarpık, eğri, düzgün olmayan. Çilli, çopur yüzlü, gözleri açık renk olan (kimse).
AÇILMAK
Açma işine konu olmak. Kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak. Kıyıdan uzaklaşmak. Yeni bir bakış açısı getirmek. Renk koyuluğunu yitirmek. Kapı, yol vb. geçit vermek. Gereken güce ulaşmak. Kuruluşlar ilk kez veya yeniden işe başlamak. Sıkılması, çekinmesi, tutukluğu kalmamak. Herhangi bir konuyla veya sorunla ilgili olarak düşünce ve uygulamalarda yeni koşulların gerektirdiği değişiklikleri veya yenilikleri yapmak. Ayrıntıya girmek. Sırrını, üzüntüsünü, sorunlarını birine söylemek. Genişlemek, bollaşmak. İşini gereğinden veya yapabileceğinden geniş tutmak. Delinmek, yırtılmak. Sis, karanlık, duman vb. dağılmak, yoğunluğunu yitirmek.
ABAKÜS
Sayı boncuğu. Sütun başlığının üstüne yatay olarak konan ve kenarlarından biraz dışarı taşan taş blok.
ADCILIK
Kavramların gerçek varlıklar olduğunu kabul eden, kavram gerçekliğine karşıt olarak tümel kavramların yalnızca nesnelerin adları olduğunu ileri süren görüş, isimcilik, nominalizm.
AÇIKLIK
Açık olma durumu, aleniyet. Uzaklık, mesafe. Bitki örtüsü olmayan, çıplak yer. Gerçeği olduğu gibi yansıtma durumu. Boş ve geniş yer, meydanlık. Bir söz veya yazıda maksadın açık olması özelliği, duruluk, vuzuh. Dürbün, fotoğraf makinesi vb. optik araçlarda ağız çapı, ışığın girebildiği delik.
ABAZAN
Uzun süre cinsel ilişkide bulunmayan (erkek). Karnı aç olan (kimse).
AÇKI
Bir cismin yüzeyi üzerinde sert bir madde veya bir araç sürterek onu düzleştirip parlatma, perdah. Her türlü açma aracı. Anahtar. Demircilikte delik büyütmekte kullanılan araç.
ABONE
Süreli yayınları, parasını önceden ödeyerek alma işi. Bir şeyi sürekli olarak kullanmak için hizmeti verenle sözleşme yapan kimse, sürdürümcü. Bir yere gitmeyi alışkanlık hâline getiren (kimse).
ACİZ
Gücü bir işe yetmez olanın durumu, güçsüzlük. Beceriksizlik. Kişinin ve kuruluşun borcunu vaktinde ödeyememesi durumu.
ACENTE
Bir kuruluşun yaptığı işi onun adına kazanç karşılığında yürüten daha küçük kuruluş. Bu kuruluşun veya şubelerinin başında bulunan kimse. Bir kuruluşa bağlı olmaksızın sözleşmeye dayanarak belirli bir yer ve bölge içinde sürekli olarak ticarethane veya işletmeyi ilgilendiren işlerde aracılık eden, bunları o işletme adına yapan kimse. Banka şubesi. Vapur ortaklığı.
ACISIZ
Tadı acı olmayan. Üzüntüsü, sıkıntısı olmayan, kedersiz. Ağrı, sızı duyulmayan.
ADAY
Bir görev, bir iş için kendini ileri süren veya başkaları tarafından ileri sürülen kimse. Bir iş için yetiştirilmekte, eğitilmekte olan kimse, namzet.
ABONMAN
Bir satıcı veya kamu kuruluşu ile alıcılar arasında yapılmış olan anlaşma, sürdürüm. Abone olma durumunu gösteren belge. Kent içinde ulaşımı sağlayan otobüslerde para yerine geçen bilet veya kart.
AFYON
Olgunlaşmamış haşhaş kapsüllerine yapılmış olan çiziklerden sızan, güçlü bir zehir olmakla birlikte içinde morfin, kodein vb. uyuşturucular bulunan madde.
ABANOZLAŞMAK
Ağaç gibi maddeler suda uzun süre kalarak kararmak. Güneşte uzun süre kalarak kararmak, matlaşmak, sertleşmek.