Kelimeler arşivinde; içinde "nev" olan, toplam 178 tane kelime bulunuyor. İçerisinde nev bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu nev ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında nev olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
ANEVRİZMEKTOMİ, MARMENEVİŞLEME, ÖZMENEVİŞLENME
MENEVİŞLENMEK, ANEVRİZMORAFİ, GÜVEÇETNEVİRİ, NEVRUZYAYLASI, NEVŞEHİRLİLİK, OSMENEVİŞLEME
KENEVİRCİLİK, MENEVİŞLEMEK, MENEVİŞLENME, NEVYUNANİLİK
MENEVİŞLEME, NEVABUSELİK, MERDİVENEVİ, ÖĞRETMENEVİ
NEVRASTENİ, ALAGENEVÜR, ALTINEVLER, DOĞANEVLER, GENEVİRALA, İZZEDİNEVS, MESNEVİHAN, NEVŞEHİRLİ
ANEVRİZMA, KENEVİRCİ, MANEVİYAT, MENEVİŞLİ, MÜTENEVVİ, NEVRALJİK, ESENEVLER, HANEVLERİ, KANEVETÇİ, MANEVİYET, MENEVİYET, NEVBETÇİK, NEVKERSİZ, NEVRETTİN, PENEVRENK, ŞAYTANEVİ
EFSANEVİ, MÜNEVVER, NEVBAHAR, NEVRALJİ, NEVRESİM, NEVROPAT, NEVŞEHİR, OĞLANEVİ, TENEVVÜR, DÜĞÜNEVİ, DÜMENEVİ, KADINEVİ, YAYINEVİ, ÇEŞNEVİR, ENEVİRSE, GENEVİRT, HAZNEVUÇ, KOYUNEVİ, LENEVREK, MENEVCER, MENEVREG, MENEVREK, MENEVRİK, MİNEVSİZ, MÜNEVSİZ, NEVCİVAN, NEVERİYH, NEVİNSİZ, NEVİRSÜZ, NEVNİHAL, Devamını Oku »»
ANANEVİ, KENEVİR, MANEVRA, MENEVİŞ, MESNEVİ, NEVAZİL, NEVAZİŞ, NEVESER, TENEVVÜ, BEYNEVA, ENEVREK, GANEVEZ, GENEVÇE, GENEVİR, GENEVİT, GENEVİZ, GENEVÜZ, GÜNEVİK, KANEVİZ, KANEVRE, KENEVİZ, MAHINEV, MENEVİT, MENEVRE, MENEVŞE, MENEVUT, MENEVÜT, MÜNEVLİ, NEVELİK, NEVERİK, Devamını Oku »»
CANEVİ, MANEVİ, NEVALE, NEVMİT, NEVROZ, NEVRUZ, NEVTON, NEVZAT, SENEVİ, AİNEVİ, CONEVİ, DÜRNEV, GÜNEVİ, MENEVŞ, NEVAYA, NEVBER, NEVCAN, NEVCİK, NEVÇIR, NEVEDA, NEVENT, NEVERT, NEVFEL, NEVGÜL, NEVHİZ, NEVİDE, NEVKER, NEVLEM, NEVLİM, NEVLÜM, Devamını Oku »»
NEVİR, HANEV, İNEVİ, NEVAL, NEVEK, NEVET, NEVİK, NEVİL, NEVİN, NEVİŞ, NEVİT, NEVRA, NEVRİ, NEVSE, NEVÜS, UNEVİ
NEVA, NEVE, NEVİ
NEV
NEV
Çeşit, cins, tür.
MENEVİŞLENMEK
Bir yüzeyde renk dalgalanmaları oluşmak, harelenmek.
MENEVİŞLENME
Menevişlenmek işi.
GÜVEÇETNEVİRİ
Elörgüsü çoraplarda görülen bir motif. (Yenikent Aksaray Niğde).
KENEVİRCİLİK
Kenevircinin yaptığı iş.
MENEVİŞLEMEK
Bir yüzeyde renk dalgalanmaları oluşturmak.
ANEVRİZMEKTOMİ
Anevrizma keseciğinin çıkarılması, kesilmesi.
MENEVİŞLEME
Menevişlemek işi.
OSMENEVİŞLEME
Ostenitleme işleminden sonra Mb sıcaklığının üstünde tutulan bir yunakta, beynit dönüşümünü sağlama işlemi. (ostenit+menevileşme).
ÖZMENEVİŞLENME
Belirli bir menevişlerine ereği olmaksızın, oda sıcaklığında kendi kendine olan menevişlenme olayı.
MARMENEVİŞLEME
Çeliğe, içgerilimler yönünden daha dengeli bir su verme uygulama amacıyla, Mb - sıcaklığı üzerinde tutulan bir yağ ya da tuz yunağında önceden suvererek, parçanın sıcaklığını biryapımlama ve bundan sonra sertleştirip menevişleme işlemi, (martensit+menevişleme) marsuverme diye de bilinir.
NEVABUSELİK
Klasik Türk müziğinde bir birleşik makam.
ANEVRİZMORAFİ
Bir anevrizmaya dikiş koyma işlemi.
NEVRUZYAYLASI
Sivas kenti, Yıldızeli belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yer.
NEVYUNANİLİK
XX. yüzyıl başında Yahya Kemal ve Yakup Kadri'nin başlattıkları Akdeniz mitolojisine yönelen edebiyat hareketi ve anlayışı.
NEVŞEHİRLİLİK
Nevşehirli olma durumu.
Bu bölümde tanımı içerisinde NEV geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ABDAL
Gezgin derviş. Tasavvufta manevi üst bir rütbe. Safeviler devrinde İran'da yaşayan Türk oymaklarından biri. Dilenci kılıklı, üstü başı perişan kimse. Anadolu'da yaşayan oymaklardan bazısı.
ÇEŞİTLİ
Çeşidi çok olan, türlü, mütenevvi.
AYDINLANMA
Aydınlanmak işi ya da durumu. Bir sorun üzerine gereği kadar bilgi edinme, tenevvür. Bir yüzeyin, karşısına konulan eşit ışık kaynaklarının sayısı ile orantılı olarak aydınlık görünmesi.
BORÇLANMAK
Karşılığını sonra vermek şartıyla birinden para veya bir şey almak, istikraz etmek. Manevi bir yükümlülük altına girmek.
ÇEŞİT
Aynı türden olan şeylerin bazı özelliklerle ayrılan öbeklerinden her biri, tür, nev. Türlü. Canlıların bölümlenmesinde, bireylerden oluşan, türden daha küçük birlik.
ACIGÖL
Nevşehir iline bağlı ilçelerden biri.
BORÇLU
Borcu olan, borç almış olan, verecekli, medyun, alacaklı karşıtı. Borcu kalmış olarak. Bir şeyi birinin yardımıyla elde etmiş olan. Manevi bir yükümlülük altında bulunan.
CENDERELEŞMEK
Manevi baskı altında mücadele etmek.
DESTEK
Bir şeyin yıkılmaması için konulan eğik veya düz dayak, payanda. Bir birlik için sağlanan yardım veya koruma. Üzerine bir şey oturtmaya, tutturmaya, koymaya yarar araç, bindi, hamil. Maddi ve manevi yardımcı, dayanak. Bir vektörü taşıyan sonsuz doğru. Kredi işlemlerinde her an sarf edilebilecek kredi. Yardım.
ÇUVAL
Pamuk, kenevir veya sentetik iplikten dokunmuş büyük torba. Bu torbanın alabileceği miktarda olan.
ÇÖPÇATAN
Evlenmelerde aracılık eden kimse. Kimin kiminle evleneceğini önceden kararlaştırıp gerçekleştirdiğine inanılan manevi güç.
DEĞER
Bir şeyin önemini belirlemeye yarayan soyut ölçü, bir şeyin değdiği karşılık, kıymet. Bir değişkenin veya bilinmeyenin sayı ile anlatımı. Üstün nitelik, meziyet, kıymet. Kişinin isteyen, gereksinim duyan bir varlık olarak nesne ile bağlantısında beliren şey. Üstün, yararlı nitelikleri olan kimse. Bir şeyin para ile ölçülebilen karşılığı, bedel, kıymet, paha, valör. Bir ulusun sahip olduğu sosyal, kültürel, ekonomik ve bilimsel değerlerini kapsayan maddi ve manevi ögelerin bütünü.
DERİNKUYU
Nevşehir iline bağlı ilçelerden biri.
AYDINLANMAK
Aydınlık olmak. Bir sorun üzerine gereği kadar bilgi edinmek, tenevvür etmek.
ÇEŞİTLİLİK
Çeşidi çok olma durumu, izge, yelpaze, tenevvü, spektrum.
AYDIN
Işık alan, ışıklı, aydınlık. Kültürlü, okumuş, görgülü, ileri düşünceli (kimse), münevver, entelektüel. Kolayca anlaşılacak kadar açık, vazıh (söz veya yazı). Türkiye'nin Ege Bölgesi'nde yer alan illerinden biri.
AZIK
Gereken yiyecek ve içecek şeyler, nevale.
CENDERE
Pres. Manevi baskı.
AVANOS
Nevşehir iline bağlı ilçelerden biri.
BAĞIMLI
Başka bir şeyin istemine, gücüne veya yardımına bağlı olan, özgürlüğü, özerkliği olmayan, tabi. Bir kimseye veya şeye maddi veya manevi yönden aşırı bağlı olan. Sigara, uyuşturucu madde vb. kötü alışkanlıklara aşırı derecede düşkün, müptela.