Kelimeler arşivinde; içinde "kama" olan, toplam 100 tane kelime bulunuyor. İçerisinde kama bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu kama ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında kama olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
KAMALAKLANMAK
KAMANDIRMAK, KAMAŞTIRMAK
BANKAMATİK, KAMALLANOZ, KAMAŞTIRMA, BOOKAMATİC, DAŞIRKAMAK, KAMAROTLUK, TAŞIRKAMAK
OYULKAMAK, IMIZKAMAK, KAMARTLAZ, KAMAREZİT, KAMARİLLA, KAMARAMSI, KAMARTMAK, KAMALAMAK, KAMACILIK
BULKAMAK, FISKAMAK, ÇALKAMAÇ, GALKAMAK, HALKAMAÇ, KALKAMAK, KAMABOKO, KAMARACI, KAMANMAK, KAMANLAR, KAMANBAY, ÇALKAMAK, YARKAMAK, YIYKAMAK, BALKAMAK, KAMALAMA, KAMATLAZ, MIZKAMAK, KAMAŞMAK, YAYKAMAK, TIKAMALI, SOYKAMAZ, CAKKAMAK
YIKAMAÇ, YAKAMAK, KAMANTI, KAMARGA, YOKAMAK, KAMANAG, TOKAMAK, ŞIKAMAK, ŞAKAMAN, OLKAMAK, KAMARLI, KAMAŞUH, KAMARUT, KAMASİT, KAMAŞIK, ÇALKAMA, DİNKAMA, YIKAMAK, TIKAMAK, AVKAMAK, BAKAMAK, ÇANKAMA, KAMAŞMA, ÇIKAMAK, ÇITKAMA, DIKAMAK, DOKAMAK, KAMASIZ, KAMAROT, KAMANÇO, Devamını Oku »»
TOKAMA, KAMATA, KAMARA, KAMALI, KAMACI, TIKAMA, ŞAKAMA, YIKAMA, OLKAMA, AKAMAT, MAKAMA, KAMANA, ELKAMA, İKAMAK, KAMAKA, KAMALA
KAMAZ, KAMAT, KAMAŞ, KAMAK, KAMAL, KAMAN, KAMAR
KAMA
KAMA
Silah olarak kullanılan, ucu sivri, iki ağzı da keskin uzun bıçak. Kütüğü yarmak için kullanılan ucu sivri, yassı, enli çivi, takoz, kıskı. Açılmış olan boşluklarda tavan ve yanlardan taş veya cevher parçalarının düşmesini önlemek amacıyla tahkimat elemanları üstüne veya arkasına yerleştirilen bir tahkimat parçası. Oyunda sayı. Topun gerisini kapayan kapak. Oyunda kazanılan her parti.
KAMARTLAZ
Kurdeşen hastalığı.
KAMAREZİT
Yeşil ince taneli yapıda doğal bakır sülfat.
BANKAMATİK
Bankaların para işlemlerini günün her saatinde otomatik olarak yapan makine.
IMIZKAMAK
Uyuklamak.
OYULKAMAK
Seyrek seyrek, gelişigüzel dikmek. İnce, düz dikiş dikmek. Elbisenin eskiyen yerini dikmek.
BOOKAMATİC
İşlem kartlı ödünç verme için kullanılan terimsel ad. bk. işlem kartlı ödünç verme.
KAMALLANOZ
Balıkların mide ve bağırsaklarında, Camallanus cinsi nematotların neden olduğu bir hastalık.
KAMALAKLANMAK
Muhasara olunmak.
KAMAŞTIRMAK
Kamaşmasına neden olmak.
TAŞIRKAMAK
Çok yol yürüyen at, koyun, sığır ve benzerleri hayvanların tırnakları taşa çarpmaktan bozulmak, acımak. Kaygılanmak.
KAMARİLLA
Bir büyük güç sahibini perde arkasından yöneten kimse.
KAMAŞTIRMA
Kamaştırmak işi.
KAMANDIRMAK
Sıkıştırmak, bunaltmak. Dayanmak. Kandırmak, inandırmak.
DAŞIRKAMAK
Hayvanın ayağını taş aşındırıp, acıtırak hayvan yürüyememek.
KAMAROTLUK
Kamarotun görevi.
Bu bölümde tanımı içerisinde KAMA geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ÇALKANMAK
Çalkama işine konu olmak. Haber, söylenti herkesin ağzında dolaşmak. Deniz, göl dalgalanmak. Coşkunluk, hareketlilik içinde bulunmak.
ÇALKAMA
Çalkamak işi. Çalkalanarak yapılan.
ALAYİŞ
Gösteriş, göz kamaştırma.
BULAŞIKÇI
İşi kirli kapları yıkamak olan kimse.
BİLGİLENDİRME
Bilgilendirmek işi. Alt makamın üst makama bir konuda özet olarak verdiği bilgi veya açıklama, brifing.
AYAK
Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü. Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek ya da bunlardan her biri. Göl ayağı. Halk edebiyatında koşuklarda kısa yedekli dizeler. Yarım arşın veya 30,5 santimetre uzunluğundaki ölçü birimi, kadem, fit, fut. Altılı ganyanda yer alan her bir koşu. Bacak. Karakucak ve yağlı güreşte pehlivanların ayrıldıkları beş dereceden biri. Vücudun belden aşağı bölümü. Mayalardan önce, makama uygun olarak çalınan veya söylenen beste. Kömür ocaklarında kömürün çıkarıldığı galeri. Bir doğrunun başka bir doğruyu veya bir düzlemi kestiği nokta. Futun küpü alınarak hesaplanan değer. Yürüyüşün ağırlık veya çabukluk derecesi. Basamak. Halk edebiyatında uyak.
BULAŞIKHANE
Kışla, okul, otel vb. yerlerde bulaşık yıkamaya ayrılan özel bölüm.
EVİYE
Mutfakta musluk altında bulaşık yıkamaya yarayan tekne.
FASET
Baskı işlerinde harf ve satırları formada tutmak ve sıkmak için kullanılan kama. Dişin ön yüzüne estetik amaçla yapılmış olan kaplama.
ÇAMAŞIR
İç giysisi. Kirli eşyaları yıkama işi.
BOĞADA
Küllü veya sodalı su ile çamaşır yıkama. Yıkanmak üzere hazırlanmış çamaşırın üzerine sıcak kül suyu süzme işi.
BEKİTMEK
Kapamak, tıkamak.
ÇALKALANMAK
Çalkama işine konu olmak. Dalgalanmak.
ÇALKATMAK
Çalkama işini yaptırmak.
DEKLARE
"Bildirilmek; gümrüklerde vergi konusu olacak eşya vb.ni resmî makama bildirmek" anlamlarındaki deklare etmek birleşik fiilinde geçen bir söz.
FIŞKIRDAK
Sıvıları fışkırtmaya yarayan araç. Ağzındaki iki cam borudan biri üflendiğinde ötekinden su fışkıran, laboratuvarlarda yıkama işlerinde kullanılan bir deney aracı.
BİDE
Bedenin belden aşağı bölümlerini yıkamakta kullanılan tuvalet aracı.
ARZ
Sunma. Piyasaya mal sürülmesi, sunu. Yer, yeryüzü. En, genişlik. Yüksek bir makama anlatma, bildirme.
CEMBİYE
Bir tür eğri kama, hançer. Ağzı eğri bir tür Arap bıçağı.
ÇALKAYIŞ
Çalkama işi.