Kelimeler arşivi içinde; başında "emri" olan, toplam 6 adet kelime bulunmaktadır. emri ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ayrıca sonu emri ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde emri olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.
EMRİVAKİ
EMRİHAK
EMRİYE
EMRİL, EMRİZ
EMRİ
EMRİ
Emirle ilgili.
EMRİHAK
Ölüm.
EMRİYE
Emirle, buyrukla ilgili.
EMRİVAKİ
Oldubitti.
EMRİZ
Çayır otları arasında bulunan dikenli bir ot.
EMRİL
Araba ya da kağnı tekerinin ortasından geçen silindir şeklindeki demir parçası.
Bu bölümde tanımı içerisinde EMRİ geçen kelimeler listesi verilmiştir.
KITA
Yeryüzündeki altı büyük kara parçasından her biri, ana kara. Dörtlük. Parça, tane. Askerlerin bir komutanın emrinde bir araya gelmesinden oluşan birlik.
DEMİRÖNÜ
Temriye, egzama.
BUYRUĞINLAYIN
Buyruğuna göre, emri üzere.
POLİÇE
Belirli bir sürenin sonunda belirli bir parayı kendi adına veya bir başkasının emrine ödemesi için alacaklının borçluya yazdığı bildiri. Sigorta senedi.
BAŞYAPIMCI
Büyük yapımevlerinde her yıl belirli sayıda filmin yapımından sorumlu olan, emrinde birkaç yapımcı çalıştıran kimse.
BELLENGEÇ
Öğrenmek için yapılan iş, alıştırma, temrin. Küçük çocukları yatırmak için yapılan salıncak.
ORDİNO
Bir poliçenin arkasına ciro edildiği kişiye ödenmesi için yazılan havale emri. Tüccarın malını gümrükten çekebilmesi için vapur kumpanyasından yük konşimentosuna karşılık verilen havale. Denizcilik işletmelerinde gemi adamlarını gemilere atama belgesi.
ALIŞTIRMA
Alıştırmak işi. Vücudun gücünü ve dayanıklılığını artırmak için yapılmış olan uygulama, hazırlık çalışması, idman, egzersiz, antrenman. Bir beceriyi, bilgiyi kazanmak için yapılmış olan tekrar, temrin, talim, egzersiz. Bir araç motorundan tam verim elde edilebilmesi için ilk dönemlerinde yüksek devirde düşük hızda çalıştırılması, rodaj.
BELLEMCELİK
Öğrenmek için yapılan iş, alıştırma, temrin.
ÖLÜM
Bir insan, bir hayvan veya bitkide hayatın tam ve kesin olarak sona ermesi, ahiret yolculuğu, ebedî uyku, emrihak, irtihal, memat, mevt, vefat. İdam cezası. Ölme biçimi. Ölmesi istenen canlı için kullanılan bir söz. Sona erme, yok olma, ortadan kalkma.
RAMBURSMAN
Geri ödeme. Ödeme emrini vermesi gereken bankanın talimatına göre akreditif bedelini ödeyen aracı banka.
BELLENCELİK
Öğrenmek için yapılan iş, alıştırma, temrin.
TAPULU
Tapusu olan. Emri altında, maiyetinde.
KÖLE
Savaşta tutsak alınan, yabancı ülkelerden zorla kaçırılıp özgürlükten yoksun bırakılan veya başkasından satın alınan kimse, kul, esir. Birinin emri altında bulunan, özgür olmayan kimse. Herhangi bir şeye aşırı derecede bağlı olan kimse.
OLDUBİTTİ
Başkasına karışma fırsatı vermeden bir işi aceleye ve kargaşalığa getirip sonuca bağlama, olupbitti, emrivaki.
GRUP
Küme. Çeşitli sınıf veya birliklere bağlı elemanların, belirli bir taktik görevi gerçekleştirmek üzere, tek komutanın emri altında birleştirilmesinden oluşan kıta topluluğu. Görüşleri, çıkarları bir olan kimseler bütünü, ekip. Ortak özellikleri olan varlıklar, nesneler bütünü.
YAZILA
Devlet dairelerinde yapılmış olan müsveddenin düzeltilmesi yapıldıktan sonra yazılması için verilen "yazılsın" emri.
BETÜL
Namuslu, temiz kadın. Allah'ın emri. Hazreti Meryem'in ve Hazreti Fatma'nın lakapları. Ana ağaçtan ayrılıp, ayrı kök salan fidan.
BELLEMBEÇ
Öğrenmek için yapılan iş, alıştırma, temrin.
DEFÇİ
Türk gölge oyunu'nda perde arkasında, ustanın denetiminde def çalan ve türkü söyleyen kimse. Perde arkasında ustanın emrinde tef çalan; şarkıcı bulunmazsa tef çalarken aynı zamanda şarkı söyleyen kimse.