Sonu EKİS ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "ekis" olan, toplam 3 adet kelime bulunmaktadır. Sonu ekis ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında ekis olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde ekis olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

Bazı kelimelerin anlamları

EKİS

Sitem, söz dokundurma. Kötü, ters, fena, aksi.

NEKİS

Böğür ve belde görülen ağrı.

SEKİS

Sekiz (sayı).

  -   -   -  

Anlamında EKİS bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde EKİS geçen kelimeler listesi verilmiştir.

YEKDİĞERİ

Bir diğeri, ötekisi.

UZAMDAŞ

Bir sürekli dönüşümle birisi ötekisi üzerine gönderilebilen iki eğri. bk. uzamdaş altuzaylar. bk. uzamdaş işlevler.

İKİNLİK

İki açınığın tek bir hece halinde kaynaşması. Bu kaynaşan açınıklardan bir tanesi (KUVVETLİ AÇINIK, Voyelle forte) hecenin açınığı görevinde kalarak ötekisi (ZAYIF AÇIUIK, V. faible) abanık durumuna geçer. YÜKSELEN, ARTIŞLI, ZAYIF veya YALANCI (descendante, Croissante, Faible ou Fausse) denen ikinlikte zayıf açınık başta bulunur. Bunun tersi ALÇALAN, EKSİLİŞLİ veya ASIL ÎKİNLİK (D. descendante, décroissante ou proprement dite) 'adını alır. EŞİT veya KARARSIZ İKİNLİK (D. égale ou indécise) denilen ikkıliklerde her iki öğenin açınık nitelikleri eşit olur. Bunlardan başka kuvvetli açınığıri uzun veya kısa olduğuna göre UZUN ve KISA İKİNLİKLER (D. longues et brèves) de vardır.

DİĞERİ

Ötekisi, başkası.

SEKİLİ

Sekisi olan.

SEKİL

At, eşek ve sığırların ayaklarında bileğe veya dize kadar çıkan beyazlık, seki. At, eşek ve sığırların ayaklarındaki ak leke. Hayvanların ayağındaki ak leke. Atın ayaklarında olan beyazlık. Ayağında sekisi olan, sekili. Alnında beyazlık olan.

ÖZBEK

Özbekistan Cumhuriyeti'nde yaşayan, Türk soyundan bir halk ve bu halktan olan kimse.

AÇI

Birbirini kesen iki yüzey veya aynı noktadan çıkan iki yarım doğrunun oluşturduğu geometrik biçim, zaviye. Görüş, bakım, yön, anlayış biçimi. Ortak başlangıç noktasına sahip iki ışının bileşimi. Bir açının ölçüsü için kullanılan kısa ad. Ortak bir noktadan (köşe) çıkan iki yarıdoğrunun (kıyı) oluşturduğu uzambiçim. Ortak bir noktadan çıkan iki yarıdoğrudan birinin ötekisinin üstüne çakışması için yaptığı dönmenin niceliği. Ortak bir doğrudan geçen iki yarıdüzlemin oluşturduğu uzambiçim. Ortak bir doğrudan geçen iki yarıdüzlemden birinin ötekisinin üstüne çakışması için yaptığı dönmenin niceliği. Bir alıcı merceğinin, dereceyle belirtilen görüş açısı. Bir kimsenin, çevresindekileri seçiklikle görebildiği açı. Acı, dert, keder, tasa.

TEMEKİ

Birikinti : Kar temekisinde tavşan izi gördüm.

DERİŞİM

Bir ortamda bulunan belirli bir maddenin kütle veya hacminin içinde bulunduğu ortamın kütle veya hacmine oranı, konsantrasyon. Belli bir oylumdaki ya da belli ağırlıktaki çözeltide çözünen özdek tutarı. Birim oylumdaki mol ya da eşdeğer ağırlık sayısı türünden çözünenin ağırlık ya da oylumca yüzdesi. Bir karışımdaki bileşenlerin bağıl miktarlarını gösteren büyüklük. Bir karışımın, çözeltinin veya bir maddenin belirli bir kütle veya hacminde bulunan herhangi bir bileşenin miktarı. Bir element, faz ya da özdeğin, bir ötekisi içinde bulunma yüzdesi ya da oranı.

BAŞKASI

Diğer bir kişi, herhangi bir kimse, diğeri, ötekisi.

TIRKAS

1.Yer altındaki mağara ve yollar. 2.Ahırda yatmak için yapılan yüksekçe yer, ahır sekisi. Küçük yapı taşı. (Çaltı Gelendost Isparta).

BAŞHASEKİ

Bostancı hasekileri ağasının sanı. Yeniçeri ocağındaki dört hünkâr hasekisinin en eskisi.

BADAL

Merdiven. Kardan veya çamurdan oluşan çukur. Merdiven, merdiven basamağı. Kar veya çamurda donmuş, kurumuş, derin, tekerlek ve ayak izi. Yol veya tarladaki girinti çıkıntı, tümsek, hendek: Yol çok badallı, araba sarsıyor. İki dönüm büyüklüğünde bir tarlanın altıda bir parçası. Tarla sekisi. Tuzak, fak, tehlike: Mehmedi badala bastırdım. Ağacın gövdesinden ilk ayrılan dal, sürgün. Bacak: Badalına basar ayırırım. Geniş adımla yürüyüş. Zıpzıp, bilye. Ceviz içinin dörtte biri. Akran, eş, denk. Pis, karışık. Engel, güçlük. Merdiven basamağı, merdiven.