Kelimeler arşivi içinde; sonunda "deprem" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. Sonu deprem ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında deprem olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde deprem olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
DEPREM
DEPREM
Yer kabuğunun derin katmanlarının kırılıp yer değiştirmesi veya yanardağların püskürme durumuna geçmesi yüzünden oluşan sarsıntı, yer sarsıntısı, hareket, zelzele.
Bu bölümde tanımı içerisinde DEPREM geçen kelimeler listesi verilmiştir.
HAREKET
Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim, aksiyon. Vücudu oynatma, kıpırdatma ya da kımıldanma. Deprem. Kas ve eklemlerin, belli doğal şartlar içerisinde işlemeleri sonucu vücut bölümlerinde düzenli ve olumlu etkilerle oluşturdukları yer değişimi. Yola çıkma. Belirli bir amaca varmak için birbiri ardınca yapılmış olan ilerlemeler, akım. Davranış, tutum. Demir yollarında katarların düzenlenmesi ve hangi saatlerde yola çıkıp hangi duraklarda karşılaşacaklarını düzenleme işleri. Devinim. Bir parçanın yavaşlık, çabukluk derecesi.
SİSMOLOJİ
Deprem bilimi.
DALGA
Deniz veya göl gibi geniş su yüzeylerinde genel olarak rüzgâr, deprem vb.nin etkisiyle oluşan kıvrımlı hareket. Bir yüzeydeki kıvrım. Geçici sevgili. Arka arkaya gelen kriz vb. olayların her biri. Sıcak, soğuk, moda için belli bir süre etkili olan dönem. Gizli iş, dalavere. Titreşimin bir ortam içinde yayılma hareketi. Geçici aşk ilişkisi. Saçların kıvrım genişliği. Dalgınlık. Esrar, eroin vb. uyuşturucu maddelerin verdiği keyif durumu.
SİSMİK
Depremle ilgili.
SARSINTI
Sarsılma işi, birden sallanma. Canlı üzerinde beden ve ruh açısından önemli ve etkili yaralanma belirtileri bırakan durum, sadme, travma. Deprem sırasındaki yer hareketlerinin her biri. Bir kişi, toplum, kurum veya kuruluşun dengesini etkileyen, beklenmedik olumsuz değişiklik. Deprem. Titreme, titreyiş.
DEPREMBİLİM
Depremleri ve depremlerle ilgili olayları inceleyen bilim dalı.
DEPREMÇİZER
Depremyazar.
BÜYÜKLÜK
Büyük olma durumu. Ululuk. Depremde oluşan enerjinin düzeyini belirten ölçü. Büyüklere yaraşır bağışlayıcı davranış.
SİSMOLOG
Deprem bilimci.
ENGEBE
Deprem, rüzgâr, sel vb. iç ve dış etmenlerin etkisiyle oluşan yayla, ova, koyak, çukur, dağ vb. biçimlerin bütünü, yer biçimleri, yüzey şekilleri, engebelik, arıza, avarız.
JEODİNAMİK
Volkan, deprem, aşınma vb. etkenlerle yer kabuğunda oluşan değişikliklerin incelenmesi.
ACI
Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı. Kırıcı, üzücü, incitici, dokunaklı, kötü. Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ızdırap. Keskin, şiddetli. Çarpıcı, göz alıcı (renk). Tadı bu nitelikte olan. Ölüm, yangın, deprem vb. olayların yarattığı üzüntü, keder, elem.
SİSMOGRAF
Depremyazar.
DEPREMGÖRÜR
Bir deprem olduğunu gösteren aygıt.
DEPREMYAZAR
Depremlerin yerini, süresini, şiddetini tespit eden çok duyarlı cihaz, sismograf.
GÖÇÜCÜ
Göçme işini yapan. Ölümü yakın olan. Genellikle şiddetli deprem sonrasında ağır hasara uğramış ve yıkılmak üzere olan (bina). Mevsimine göre yer değiştiren (hayvan).
SİSMOLOJİK
Deprem bilimsel.
EPİSANTIR
Deprem ortası.
DEBREM
Deprem.
ZELZELE
Deprem.