ARZ ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "arz" olan, toplam 47 adet kelime bulunmaktadır. arz ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu arz ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde arz olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

14 harfli kelimeler

ARZULAYABİLMEK

13 harfli kelimeler

ARZULAYABİLME

12 harfli kelimeler

ARZUHALCİLİK

10 harfli kelimeler

ARZAĞALARI, ARZUSUZLUK, ARZUPINARI, ARZULATMAK, ARZULANMAK

9 harfli kelimeler

ARZULATMA, ARZULAMAK, ARZUHALCİ, ARZULANMA, ARZILAMAK, ARZIENDAM, ARZUSUZCA

8 harfli kelimeler

ARZULAMA, ARZIMAND, ARZUMAND, ARZETMEK, ARZLAMAK

7 harfli kelimeler

ARZUSUZ, ARZUHAN, ARZANLI, ARZULAR, ARZUHAL, ARZUGÜL, ARZUMAN, ARZİYAT, ARZIVAL, ARZIMAN

6 harfli kelimeler

ARZANİ, ARZULU, ARZİYE, ARZELE, ARZBAR

5 harfli kelimeler

ARZAH, ARZUM, ARZEL, ARZAK, ARZAM, ARZAN, ARZIZ, ARZIL, ARZIK

4 harfli kelimeler

ARZU, ARZI

3 harfli kelimeler

ARZ

Bazı kelimelerin anlamları

ARZ

Sunma. Piyasaya mal sürülmesi, sunu. Yer, yeryüzü. En, genişlik. Yüksek bir makama anlatma, bildirme.

ARZULAYABİLME

Arzulayabilmek işi.

ARZUHALCİLİK

Arzuhâlcinin yaptığı iş.

ARZUPINARI

Tokat ilinde, Turhal ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

ARZULAYABİLMEK

Arzulama imkânı veya olasılığı bulunmak.

ARZIENDAM

"Boy göstermek, ortaya çıkmak, görünmek" anlamlarındaki arzıendam etmek, arzıendam eylemek birleşik fiillerinde geçen bir söz.

ARZULATMA

Arzulatmak durumu.

ARZAĞALARI

Hasoda görevlilerinden padişaha arz iletmeye yetkili en kıdemli dördü: hasodabaşı, silahtarağa, çuhadar, rikâbdar.

ARZULATMAK

Arzu duyulmasını sağlamak.

ARZILAMAK

Arzulamak, özlemek. Özlemek.

ARZULANMAK

İstenmek, kendisine istek duyulmak.

ARZULAMAK

İstek duymak, özlemek, istemek.

ARZULANMA

Arzulanmak durumu.

ARZUSUZLUK

Arzusuz olma durumu.

ARZUHALCİ

Para karşılığında dilekçe, mektup ve benzerleri yazan kimse.

ARZUSUZCA

Arzusuz bir biçimde.

  -   -   -  

Anlamında ARZ bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde ARZ geçen kelimeler listesi verilmiştir.

ENLEM

Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi.

ÇİNGENELEŞMEK

Çingene olmak. Çingene yaşayış tarzını benimsemek.

ÇILDIRMAK

Delirmek, aklını oynatmak. Israrlı bir biçimde istemek, büyük arzu göstermek.

BÖYLESİNE

Bu tarzda, bu biçimde.

ALMANLAŞTIRMAK

Almanlara özgü yaşayış tarzı kazandırmak.

DAYATIŞMAK

Kendi istek ve arzuları doğrultusunda ısrar etmek, inatlaşmak.

ARZULAMA

Arzulamak durumu.

BİÇİM

Biçme işi. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Yakışık alan şekil, uygun şekil. Herhangi bir şeyin benzeri. Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Tarz.

DİLEMEK

Birinden bir şeyin yapılmasını istemek, rica etmek, arzu etmek. Kendi düşünce, görüş ve isteğini yapmak. Biri için bir dilekte bulunmak.

AHLAKSIZCA

Ahlaksız bir biçimde veya tarzda, ahlaksızcasına.

EDA

Davranış, tavır. Verme, ödeme, yerine getirme. Naz, işve. Anlatış biçimi, tarzı.

DİNGİNCİLİK

Tam bir gönül rahatlığı, tutkusuzluk içinde bütün arzulardan sıyrılmış olarak direnç göstermeden kendini Tanrı ibadetine vermeyi ve tanrısal ruh dinginliği kazanmayı amaçlayan dünya görüşü, sekincilik.

BİSEKSÜEL

Hem kendi cinsini hem de karşı cinsi arzulayan.

DİLEKÇE

Bir dileği bildirmek için resmî makamlara sunulan, imzalı ve adresli, pullu veya pulsuz yazı, istida, arzuhâl.

ALMANLAŞMAK

Alman yaşayış tarzını benimsemek.

AMERİKALILAŞMAK

Amerikalıların yaşayış tarzını benimsemek.

AŞERMEK

Hamilelikte bazı yiyeceklere karşı aşırı düşkünlük göstermek, çok arzulamak veya nefret etmek, tiksinmek.

AKIM

Akma işi. Sanatta, siyasette, düşünce hayatında ortaya çıkan yeni bir görüş, yöntem, hareket, cereyan, tarz. Debi. Hava, su vb. akışkan maddelerin veya elektrik yüklerinin belli bir yönde akışı, yer değiştirmesi, cereyan.

DÜŞÜNMEK

Aklından geçirmek, göz önüne getirmek. Zihniyle arayıp bulmak. Akıl etmek, ne olabileceğini önceden kestirmek. Bir şeye karşı ilgili ve titiz davranmak. Tasalanmak, kaygılanmak. Bir sonuca varmak amacıyla bilgileri incelemek, karşılaştırmak ve aradaki ilgilerden yararlanarak düşünce üretmek, zihinsel yetiler oluşturmak, muhakeme etmek. Tasarlamak. Farz etmek.

BİLMEK

Bir şeyi anlamış veya öğrenmiş bulunmak. Saymak. İşine gelmek, uygun bulmak. Sanmak, varsaymak, farz etmek. -a / -e ekli fiillerle yeterlik bildiren birleşik fiiller oluşturur. Bir iş yapmaya alışmış olmak, elinden gelmek. İnanmak. Sorumlu tutmak. Bir bilim veya sanat dalında yeterli olmak. Tanımak, hatırlamak.