Kelimeler arşivi içinde; sonunda "amut" olan, toplam 12 adet kelime bulunmaktadır. Sonu amut ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında amut olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde amut olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
YAYLAPALAMUT
ABALAMUT, SAKSAMUT
PALAMUT, BORAMUT, KARAMUT
ALAMUT
HAMUT, MAMUT, SAMUT, GAMUT
AMUT
AMUT
Dik durma. Dikme.
ALAMUT
Aydın şehrinde, Bozdoğan belediyesi, merkez bucağına bağlı bir bölge.
MAMUT
Filgillerden, dördüncü zamanda Avrupa ve Asya'da yaşamış olan, şimdi ancak fosili bulunan iri, kıllı bir hayvan (Elephas primigenius).
HAMUT
Araba koşumunda atların boyunlarına geçirilen ağaç veya üstüne meşin geçirilmiş çember.
GAMUT
At boyunduruğu. (Boğaz Susuz Kars).
KARAMUT
Kara baht, kötü şans.
BORAMUT
Pişmiş armut.
SAMUT
Susan, suskun.
ABALAMUT
Perişan, pejmürde.
YAYLAPALAMUT
Antalya kenti, Kalkan bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi.
PALAMUT
Uskumrugillerden, ortalama 1-2 kilogram gelen, eti esmer, büyüklüğüne göre "Çingene palamudu, torik, sivri, altıparmak, piçuta" adlarını alan, pulsuz bir balık, sivri (Pelamys sarda). Rulo biçiminde hazırlanmış kopya. Yurdumuzda yetişen meşe türlerinin uzunca, fındığa benzeyen, sert ve pürüzlü, bir yüksük içinde bulunan, tanen bakımından zengin meyvesi, pelit.
SAKSAMUT
Ne yağan, ne de açan kararsız hava. Sessiz, sakin.
Bu bölümde tanımı içerisinde AMUT geçen kelimeler listesi verilmiştir.
SİVRİ
Ucu keskin ve batıcı olan. Genel tutumun veya geleneklerin dışında kalan, göze batıcı özelliği olan, aşırı. Ucuna doğru gittikçe incelen. Palamut.
AKTARMADİRGENİ
İki çatallı çiftçi aygıtı. (Mamutlar Eğridir Isparta).
ISKARMOZ
Gemilerin kaburgalarını oluşturan eğri ağaçların adı. Kürek takmak için kayık ve sandalın yan kenarına dikine yerleştirilmiş ağaç çubuk. Vücudu yuvarlak, uzunca, pullu, burnu sivri, küçük palamut boyunda bir balık (Sphyraena sphyraena).
ALABARAK
Palamut yiyen bir kuş.
ALTIPARMAK
Bir tür iri palamut balığı. Bu kumaştan yapılmış olan gelin giysisi. Ayrı renkte altı yolu olan kumaş.
ALAKABAK
Boşboğaz, sözünde durmaz. Serseri, işsiz güçsüz, boş gezen. Palamut yiyen, sesleri yansıtan karga büyüklüğünde bir çeşit kuş.
ACIK
Dağlarda yetişen bir çeşit yabani elma. Biraz, azıcık, pekaz. Öç, intikam, kin, garaz. İnat, zıddiyet, nisbet. Keder, ıstırap, elem. Merhamet, şefkat. Hiddet, gazap, öfke. Sıkıntı, eziyet: Şu işi görürken bana acık etme. Yaban armudu, ahlat. Sumak yaprağı, nar, ceviz, palamut kabuğu, şap gibi şeylerden yapılan ve içine boyanacak bez atılan sıvı. Azıcık, biraz. Acı, dert, ıstırap.
ZİNDANDELEN
Palamut balığının iki kilodan ağır olanı.
PALAMUTLAMA
Palamutlamak işi.
DİKME
Dikmek işi. Fidan, yeni dikilmiş fidan. Yük kaldırmakta kullanılan bir direkli maçuna. Bir evde aileyi sürdürecek olan tek çocuk. Dikey olan doğru veya düzlem, amut. Ağaç, direk. Ahşap yapılarda pencere ve kapı yanlarına dikilen direklerden her biri.
KAYINGİLLER
İki çeneklilerden, palamut diye adlandırılan, meyveleri yüksüksü bir kadehçik içinde duran, kayın, meşe, kestane vb. kerestelik orman ağaçlarını içine alan bir familya, palamutlular.
ALAFALAK
Palamut ve çokça mısır yiyen alacalı bir çeşit kuş. Alelacele, düzensiz. Güvercine benzeyen bir çeşit orman kuşu.
PALAMUTLAMAK
Deriyi, sepilemek için palamut doldurulmuş çukura yatırmak.
LAKERDA
Palamut, torik vb. balıklardan dilim dilim kesilerek yapılmış olan salamura.
TORİK
İri palamut balığı (Palemye sarda).
PELİT
Meşe ağacı. Bu ağacın meyvesi, palamut.
GAROZ
Palamut ve toriğin iç organları.
ALAFARLAK
Palamut ve çokça mısır yiyen alacalı bir çeşit kuş.
PİÇUTA
Bir tür iri palamut balığı.
ALAĞABAK
Saksağan. Palamut, mısır yiyen ve sesleri taklit eden bir çeşit kuş.