Kelimeler arşivi içinde; başında "akt" olan, toplam 99 adet kelime bulunmaktadır. akt ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ayrıca sonu akt ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde akt olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.
AKTİNOBASİLLOZİS
AKTÜELLEŞTİRMEK, AKTİFLEŞEBİLMEK
AKTARILIVERMEK, AKTÜELLEŞTİRME, AKTİNOMİSETLER, AKTİFLEŞEBİLME, AKTARMADİRGENİ, AKTİFLEŞTİRMEK, AKTARILABİLMEK
AKTİNOMİSETOM, AKTARILIVERME, AKTARILABİLME, AKTİFLEŞTİRME, AKTİNOMİKOTİK, AKTİNOMİKOZİS
AKTARIVERMEK, AKTAŞKURTLAR, AKTARABİLMEK, AKTÜELLEŞMEK, AKTARMACILIK
AKTARIVERME, AKTİNOMİSİN, AKTİNOMİKOM, AKTİNOMİÇES, AKTİNOMETRE, AKTİNOLOJİK, AKTARICILIK, AKTİFLEŞMEK, AKTARABİLME, AKTÜELLEŞME
AKTİNYUMLU, AKTAŞTEKKE, AKTARMASIZ, AKTİNİTLER, AKTARIŞMAK, AKTARILMAK, AKTİFLEŞME, AKTARAĞACI, AKTİNOLOJİ
AKTARMACI, AKTARTMAK, AKTÜERYAL, AKTARMALI, AKTÜELLİK, AKTARACAK, AKTÜALİZM, AKTÜALİTE, AKTARILAN, AKTÖRESEL, AKTARILIR, AKTARIŞMA, AKTARILIŞ, AKTARILMA
AKTÖRLÜK, AKTİFLİK, AKTARICI, AKTARTMA, AKTARİYE, AKTARLIK, AKTİVİZM, AKTİNYUM, AKTARMAÇ, AKTAVŞAN, AKTARMAK, AKTİVİTE
AKTUTMA, AKTEKİN, AKTARAÇ, AKTARLA, AKTİNİT, AKTARMA, AKTARIŞ, AKTALAY, AKTEFEK, AKTAHAL, AKTEKKE, AKTEROZ, AKTARIM, AKTIRAÇ, AKTIRAŞ, AKTIREÇ, AKTARAN
AKTRİS, AKTÜEL, AKTÖRE, AKTEPE, AKTAFA, AKTÜER
AKTAN, AKTAÇ, AKTÖR, AKTAR, AKTAŞ, AKTAY, AKTİF, AKTİN
AKTI
AKT
AKT
Nikâh: Ayşeyle Mehmedin aktını, yaptık.
AKTİFLEŞEBİLMEK
Aktif duruma gelme imkânı veya olasılığı bulunmak.
AKTİNOMİSETOM
Aktinomikotik misetom.
AKTÜELLEŞTİRMEK
Güncelleştirmek.
AKTARILIVERMEK
Çabucak aktarılmak.
AKTİNOMİSETLER
Anaerop veya fakültatif anaerop, sporsuz dallanmış veya filamentöz yapıda Gram pozitif bakteri cinsi, Actinomycetales.
AKTİFLEŞTİRME
Aktifleştirmek işi.
AKTÜELLEŞTİRME
Güncelleştirme.
AKTARILABİLME
Aktarılabilmek işi.
AKTİNOMİKOTİK
Actinomycatales alt sınıfındaki bakteriler tarafından oluşturulan.
AKTİFLEŞEBİLME
Aktifleşebilmek işi.
AKTARMADİRGENİ
İki çatallı çiftçi aygıtı. (Mamutlar Eğridir Isparta).
AKTİFLEŞTİRMEK
Aktifleşmesini sağlamak, aktif duruma getirmek.
AKTİNOBASİLLOZİS
Sığırlarda, seyrek olarak koyun ve domuzlarda, derin ağız yangısıyla seyreden, Actinobasillus lignierisi'nin neden olduğu, özellikle dilde piyogranülomlu yangısal değişimlerle belirgin bakteriyel bir hastalık, odun dil.
AKTARILIVERME
Aktarılıvermek işi.
AKTARILABİLMEK
Aktarılma imkânı veya olasılığı bulunmak.
Bu bölümde tanımı içerisinde AKT geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ACI
Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı. Kırıcı, üzücü, incitici, dokunaklı, kötü. Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ızdırap. Keskin, şiddetli. Çarpıcı, göz alıcı (renk). Tadı bu nitelikte olan. Ölüm, yangın, deprem vb. olayların yarattığı üzüntü, keder, elem.
AHLAKÇILIK
Ahlakı bir araç değil, bir amaç sayan öğreti, törelcilik, aktörecilik, moralizm.
AKTARICILIK
Aktarıcının yaptığı iş.
AHLAKİ
Ahlaka uygun, ahlakla ilgili, aktöresel, sağtöresel.
AÇIKLAYICI
Bir sorunu gerekli açıklığa kavuşturan. Kendinden önce gelen kelimeyi belirten, açıklayan (kelime veya kelimeler): "Atatürk, yeni Türkiye'nin kurucusu, daima saygı ile anılacaktır" cümlesindeki 'yeni Türkiye'nin kurucusu' sözü Atatürk adının açıklayıcısıdır.
ADIM
Yürümek için yapılmış olan ayak atışlarının her biri. Bir yarışın belirli uzaklığı kapsayan bölümlerinden her biri, etap. Ayakta, esas duruşta, bir ayağın türlü yönlerde iki ayak boyu kadar yer değiştirmesi. Girişim, hamle. Bir ayak atışıyla alınan ve uzunluğu yaklaşık 75 santimetre olan mesafe. Bir gösterge ucunun eş olarak ayrılmış yaylardan biri boyunca aldığı yol. İki diş arasındaki aralık.
AKTARICI
Dam kiremitlerini aktarıp kırıkları yenileyen kimse. Kaynak kişiden derlenen herhangi bir parçayı kitlelere duyuran ve yayan kimse. Görüntüyü bir bölgeden başka bir bölgeye ileten araç.
AKİK
Kalseduan kuvarsının bir türü olan, yüzük taşı, mühür vb. yapmakta kullanılan, türlü renklerde, yarı saydam, parlak ve değerli bir taş.
AKTARILMAK
Aktarma işine konu olmak.
AHLAK
Bir toplum içinde kişilerin uymak zorunda oldukları davranış biçimleri ve kuralları, aktöre, sağtöre. Huylar.
AKTARILMA
Aktarılmak işi.
AĞIT
Ölenin iyi niteliklerini, ölümünden duyulan acıyı dile getiren söz veya ezgi. Gelinin arkasından niteliklerini anlatan söz veya ezgi. Ölen bir kimsenin gençliğini, güzelliğini, iyiliklerini, değerlerini, arkada bıraktıklarının acılarını, büyük felaketlerin acılı etkilerini dile getiren söz veya okunan ezgi, yazılan yazı, sagu, mersiye.
AKSU
Katarakt. Antalya iline bağlı ilçelerden biri. Isparta iline bağlı ilçelerden biri.
ACİZ
Gücü bir işe yetmez olanın durumu, güçsüzlük. Beceriksizlik. Kişinin ve kuruluşun borcunu vaktinde ödeyememesi durumu.
AHALİ
Aralarında aynı yerde bulunmaktan başka hiçbir ortak özellik bulunmayan kişilerden oluşan topluluk, halk. Bir yerde toplanan kalabalık.
AGARAGAR
Deniz yosunlarından çıkarılan, beslenme endüstrisinde, hekimlikte ve bakteriyolojide kullanılan bir jelatin türü, jeloz.
AHLAKÇI
Ahlak konularını inceleyen filozof veya bu konularla uğraşan kimse. Her şeyi ahlak açısından değerlendiren, törelci, aktöreci, moralist.
AĞARTI
Uzaktan ancak seçilebilen, belli belirsiz bir aklık. Süt, yoğurt, peynir, ayran vb. yiyecek ve içecekler.
AKBASMA
Katarakt.
AKŞAMLEYİN
Akşam. Akşam saatlerinde, akşam olduğunda, akşam saati, akşam vakti.