Kelimeler arşivi içinde; sonunda "taze" olan, toplam 6 adet kelime bulunmaktadır. Sonu taze ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında taze olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde taze olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
TERÜTAZE
TAPTAZE, GÜLTAZE, MÜMTAZE, TAMTAZE
TAZE
TAZE
Bozulmamış, bayatlamamış olan. Kuru olmayan, körpe, kuru karşıtı. Yeni, zamanı geçmemiş. Genç kadın. Dinç, yıpranmamış, yorulmamış.
GÜLTAZE
Taze, yeni yetişmiş gül.
TAMTAZE
Çok taze, taptaze.
TAPTAZE
Çok taze. Bozulmadan, değerinden bir şey yitirmeyerek.
MÜMTAZE
Ayrı tutulmuş, üstün tutulmuş. Seçkin.
TERÜTAZE
Çok taze, körpe. Dinç bir biçimde.
Bu bölümde tanımı içerisinde TAZE geçen kelimeler listesi verilmiştir.
BAYATLAMAK
Bayat duruma gelmek, tazeliğini yitirmek. Güncelliğini, önemini, özelliğini yitirmek.
ÇİÇEKLENMEK
Çiçek açmak, çiçek vermek, çiçekli duruma gelmek. Tazelenmek, gençleşmek. Gelişmeye başlamak.
GEVRECİK
Çok gevrek veya incecik. Çok taze, yumuşacık.
BADIÇ
Bakla, fasulye, bezelye vb. taze sebzelerde, içinde tohumların sıralanmış bulunduğu kabuk, baklamsı meyve.
GÖKSOĞAN
Taze soğan.
BAMYA
Ebegümecigillerden, sıcak ve ılıman yerlerde yetişen bir bitki (Hibiscus esculentus). Bu bitkinin hem taze hem kurutularak yenilen ürünü.
BAYAT
Taze olmayan. Güncelliğini, önemini, özelliğini yitirmiş, çok söylenmiş. Çorum iline bağlı ilçelerden biri. Oğuz Türklerinin yirmi dört boyundan biri. Afyonkarahisar iline bağlı ilçelerden biri.
FIŞKI
Atgillerin taze dışkısı.
KISIR
Üreme imkânı olmayan, döl vermeyen (insan ve hayvan). Ürün vermeyen (toprak). Haşlanmış bulgur, taze soğan, maydanoz ve baharatla yapılmış olan bir yemek türü. Verimsiz, yararsız, sonuçsuz. İçinde hiçbir üreme olayı geçmeyen (canlı hücre, çekirdek vb.), steril.
CANLANDIRMAK
Canlanmasını sağlamak, canlanmasına yol açmak. Yaşama döndürmek. Bir karakteri oynamak, ona kişilik vermek. Canlılık, tazelik, dirilik getirmek. Yoğunluk, etkinlik kazandırmak. Yaşatmak, birinin kılığına girmek.
BATIRIK
Köftelik bulgur, dövülmemiş ceviz içi, soğan, domates, nane, maydanoz, tahin ve limon suyu kullanılarak yapılan, taze asma yaprağı veya lahanaya sarılarak yenilen bir salata türü.
HÖŞMERİM
Tuzsuz taze peynir, nişasta, pirinç unu konularak yapılmış olan bir tatlı türü.
BİBER
Patlıcangillerden, yurdumuzda çok yetişen ve çeşitli türleri bulunan bir bitki (Capsicum annuum). Bu bitkinin tazeyken sebze olarak yenilen ürünü. Bu bitkinin kurutulup baharat olarak yararlanılan ürünü.
KÖRPE
Dalından yeni koparılmış, tazeliği üstünde, daha büyümemiş (bitki), kart karşıtı. Yavruluktan henüz çıkmış (hayvan). Henüz bozulmamış, yıpranmamış. Çok genç (kimse).
DALFİDAN
Taze ve yeni fidan.
AYŞEKADIN
Kılçıksız, lezzetli bir taze fasulye türü.
KÖRPECİK
Çok körpe, çok taze. Çok genç.
FİDAN
Yeni yetişen ağaç ya da ağaççık. Başka bir yere dikilmek için bulunduğu yerden çıkarılan taze ağaç, dikme.
KAPAMA
Kapamak işi. Taze soğan ve marulla pişirilmiş kuzu eti yemeği. Üst baş, giyecek takımı. Metres.
KARTÇA
Gençliği azalmış, yaşı geçkince. Tazeliği azalmış (meyve, sebze).