MANTIK ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "mantık" olan, toplam 16 adet kelime bulunmaktadır. mantık ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu mantık ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde mantık olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

15 harfli kelimeler

MANTIKDIŞICILIK, MANTIKSIZCASINA

12 harfli kelimeler

MANTIKSIZLIK

11 harfli kelimeler

MANTIKÇILIK, MANTIKLILIK, MANTIKSIZCA

10 harfli kelimeler

MANTIKLICA

9 harfli kelimeler

MANTIKSAL, MANTIKSIZ

8 harfli kelimeler

MANTIKÇA, MANTIKÇI, MANTIKEN, MANTIKLI

7 harfli kelimeler

MANTIKA, MANTIKİ

6 harfli kelimeler

MANTIK

Bazı kelimelerin anlamları

MANTIK

Doğru düşünme sanatı ve bilimi. Düşüncenin ve düşüncenin varlık biçimlerinin, ögelerinin, türlerinin, olanaklarının, yasalarının ve düşünce bağlamlarının bilimi, lojik. Doğru düşünmenin yolu ve yöntemi.

MANTIKÇILIK

Mantık biliminin her şeyin üstünde olduğunu benimseyen felsefe. Bütün bilimleri matematik biçime indirgeyen ve matematiği mantığın bir uygulaması durumuna getiren öğreti.

MANTIKSIZCA

Mantıksız bir biçimde, mantıksızcasına.

MANTIKİ

Mantıklı.

MANTIKSIZ

Mantığa, akla aykırı olan. Mantığa uygun davranmayan.

MANTIKSIZLIK

Mantıksız davranma durumu.

MANTIKA

İri dikiş, teyel. Davarların kulağını keserek yapılan nişan. Minarelerin tepesindek kurşunları birbirine bağlamak için kullanılan bir araç. Jandarma karakolu.

MANTIKDIŞICILIK

Doğruya ulaşmanın bir aracı olarak mantıksal düşünme gerekliliğinin yadsınması, mantığın yerine sezginin, inancın ve açınlamanın konması.

MANTIKSIZCASINA

Mantıksızca.

MANTIKÇA

Mantık bakımından, mantığa göre, mantıken.

MANTIKEN

Mantıkça.

MANTIKSAL

Mantıklı.

MANTIKÇI

Mantık bilimiyle uğraşan kimse. Mantık derslerini veren öğretmen. Kesin ve sağlam bir yönteme göre akıl yürüten kimse.

MANTIKLICA

Mantıklı bir biçimde.

MANTIKLI

Mantığa uygun, akla uygun, mantıksal, mantıki, lojik. Mantığa uygun davranan.

MANTIKLILIK

Mantıklı olma durumu.

  -   -   -  

Anlamında MANTIK bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde MANTIK geçen kelimeler listesi verilmiştir.

GİDİMLİ

Bir tasarımdan ötekine geçerek, çıkarımlar yaparak, bir önermeden ötekine mantıksal bir yolla ilerleyip parçalardan bütünlüğü olan bir düşünce kuran (düşünce yolu).

TANITLAMA

Tanıtlamak işi, ispatlama. Öne sürülen bir iddianın doğruluğunu mantıksal yöntemle gösterme.

AVCAR

Ezilmiş, parçalanmış. Tane: Eşek hoşaftan ne anlar, suyunu içer avcarı kalır. Pastırma ve sucuğa konulan baharat. Lezzet, tat. Hıyar, karpuz gibi şeylerin tohumu. Tabak somağının posası. Kışlık yiyecek, kış yiyeceği. Saçma, barut gibi av malzemesi. Mantık, mantıki düzen: Lâfının hiç avcarı yok. Kıvam, karar. Av araç ve gereçleri. Kimyon. Baharat. Sebze bahçesi (Akpınar). Tencereye konan yemek malzemesi.

DOĞRULAMA

Doğrulamak işi, teyit, tasdik, konfirmasyon. Bir varsayımın doğruluğunu denetlemek için deney ve mantıksal tanıtlama yoluyla yapılmış olan işlemlerin bütünü.

LOJİSTİK

Geri hizmet. Geri hizmetle ilgili. Modern mantık. Kişilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere her türlü ürünün, hizmetin ve bilgi akışının çıkış noktasından varış noktasına kadar taşınmasının etkili ve verimli bir biçimde planlanması ve uygulanması.

LOJİK

Mantıkla ilgili. Mantıklı. Mantık.

ARAÇÇILIK

Düşünme biçimlerinin, kuramların, mantık ve ahlak biçimlerinin yalnızca hayatın değişik şartlarına uyma araçları olduğunu savunan dünya görüşü, enstrümantalizm.

BİLGİSAYAR

Çok sayıda aritmetiksel veya mantıksal işlemlerden oluşan bir işi, önceden verilmiş bir programa göre yapıp sonuçlandıran elektronik araç, elektronik beyin.

TERİM

Bir bilim, sanat, meslek dalıyla ya da bir konu ile ilgili özel ve belirli bir kavramı karşılayan kelime, ıstılah. Bir kesrin pay ve paydasından her biri, had. Cebirsel bir anlatımda + veya - işaretleri arasında bulunan parçalardan her biri. Bir denklemde = işaretinin iki yanındaki anlatımlardan her biri. Geleneksel mantıkta özne veya yüklem.

ŞANS

Mantıkla açıklanamayan birtakım rastlantısal olayların nedeni olan güç, baht, talih, felek. Bir kimsenin bilgi ve emeğinden çok rastlantı sonucu elde ettiği elverişli durum. Bir olayın olabilirliği.

MATEMATİK

Aritmetik, cebir, geometri gibi sayı ve ölçü temeline dayanarak niceliklerin özelliklerini inceleyen bilimlerin ortak adı, riyaziye. Sayıya dayalı, mantıklı, ince hesaba bağlı.

YASA

Olayların gidişinde olağan dışına yer vermeyen, değişmezlik ve mecburiyet gösteren kural. Devletin yasama organları tarafından konulan ve uyulması gereken kurallar bütünü, kanun. Toplumsal hayat içinde kendiliğinden oluşan ve uyulması toplum içinde yaşamanın bir mecburiyeti olan alışkıların bütünü. Düşüncenin mantıksal bir değeri olması için uyulması şart olan temel. Bilimde çok sayıda deney ve gözlemden sonra, aynı şartlarda aynı sonuçları verdiği kesin olarak belirlenen durum.

AKILSALLAŞTIRMA

Akılsallaştırmak işi. Bilinç dışı olayların mantık ve akla dayalı olarak açıklanması.

MAKUL

Akla uygun, akıllıca. Akıllıca iş gören, mantıklı. Aşırı olmayan, uygun, elverişli. Belirli.

GEÇERLİLİK

Geçerli olma durumu, geçerlik. Bir kavramın, bir yargının, mantıksal olarak onaylanabilir olması.

BENAVE

Serseri, mantıksız, zevzek.

KARAKUŞİ

Kanun, kural, mantık ölçülerine dayanmayan.

DOGMATİK

Deney bilgisini, deneye dayanan kanıtları hiçe sayarak kanılarını inanç öğretilerinden çıkaran (düşünce biçimi), inaksal. Felsefe ve din dogmalarının mantıksal ve sıralı bir yolla ortaya konuluşu.

TEOREM

Kanıtlanabilen bilimsel önerme. Mantıksal usa vurma ile kanıtlanan önermenin veya özelliğin bildirimi.

ESEME

Mantık.