Kelimeler arşivi içinde; sonunda "maksad" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. Sonu maksad ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında maksad olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde maksad olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
MAKSAD
MAKSAD
amaç.
Bu bölümde tanımı içerisinde MAKSAD geçen kelimeler listesi verilmiştir.
İÇÜN
... Diye, maksadıyla.
SELÇİKLİK
(Söz sanatı terimi) Söz veya yazı ile anlatışta düzgünlük ve açıklıkla birlikte maksada uygunluk. (SELÇİK, Fasih).
GÜRİZ
(Divan edebiyatı terimi) Kasidelerde teşbipten sonra maksada geçilen beyit.
BİYOARTIRIŞ
Biyolojik remedasyonu hızlandırmak maksadıyla besinlere azot, fosfor gibi maddelerin ilâvesi.
MAHSAD
Arapça kökenli maksad: maksat. Maksat, amaç.
TERSİNELEME
(Söz sanatı terimi) Düşündüğünü, alay maksadiyle ve alay olduğunu belli edecek şekilde, tersine bir ifade ile anlatma. Tembellik eden birine: Maşallah siz hiç boş duramıyorsunuz demek gibi (TERSİNELİ, Ironique).
KILGILI
Uygulamalı. Maksada uygun, kullanışlı. Gerçeklere uygun.
ÇATIŞMA
Çatışmak işi. Savaş maksadıyla düşmana karşı ilerleyen bir birliğin karşı tarafın keşif ve güvenlik kollarıyla arasındaki ilk silahlı vuruşma. Türlü yönlerden uzanan kıvrımlı dağ sıralarının, bir yerde dar bir açı ile birbirine yaklaşıp kaynaşması veya düğümlenmesi. Silahlı büyük kavga, arbede.
GOLLATMAK
Havuz ve benzerleri su toplama yerlerinin, su depolamak maksadıyla tahliye deliğini tıkamak.
TOKSİTERAPİ
Toksinlerin tedavi maksadıyla kullanılışı.
ÇATI
Bir yapının, bir evin damını kuran parçaların bütünü. Bir yapıyı örten ve eğik yüzeyleri olan damın tahtadan iç yapısı. Belli bir maksada yönelik kimselerin oluşturduğu birlik. Özne, nesne durumlarına göre, belirli çatı eklerinin fiil kök veya gövdelerine getirilen türev, bina: Sevinmek (sev-in-), sevdirmek (sev-dir-), sevindirmek (sev-in-dir-) gibi. İnsan ve hayvanda iskeletin kuruluşu. Yapının tavanı ile damı arasındaki kullanılan yer. Birbirine çatılmış, çakılmış şeylerin bütünü. Barınılan, sığınılan yer. Hikâye, roman, piyes vb. edebî türlerde olay kuruluşu, kurgu.
İÇİN
Amacıyla, maksadıyla. Düşüncesince, kendince, göre. Özgü, ayrılmış. Ant deyimleri yapan bir söz. Karşılığında, karşılık olarak. Oranla, göz önünde tutulursa. Uğruna, yoluna. -den dolayı, -den ötürü. Neden ve sonuç belirten bir söz. Hakkında. Süre belirten bir söz.
ÜLKÜLÜK
Tutulan bir yola, benimsenen bir dâvaya, arkasından koşulan bir maksada işaret olan bir iki kelimelik söz. "Ölmek var dönmek yok" gibi. Ülkü edinilen bir yola, benimsenen bir soruna, arkasından koşulan bir amaca işaret olan özdeyiş niteliğinde tümce: Ölmek var dönmek yok.
AÇIKLIK
Açık olma durumu, aleniyet. Uzaklık, mesafe. Bitki örtüsü olmayan, çıplak yer. Gerçeği olduğu gibi yansıtma durumu. Boş ve geniş yer, meydanlık. Bir söz veya yazıda maksadın açık olması özelliği, duruluk, vuzuh. Dürbün, fotoğraf makinesi vb. optik araçlarda ağız çapı, ışığın girebildiği delik.