MADAK ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "madak" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. madak ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu madak ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde madak olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

Bazı kelimelerin anlamları

MADAK

Kısa boylu kişi. Hayır için yedirilen yemek. Değerli şey : Onu bir madak zannetti. Dişi manda.

  -   -   -  

Anlamında MADAK bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde MADAK geçen kelimeler listesi verilmiştir.

MİYOZİN

Pek çok hücrede ve çizgili kasta bulunan, çizgili kasnı kalın ipliklerinin esas bileşeni olan, uzun iki iplik şeklinde, bir alfa heliks kuyruk, bir boyun ve ATPaz faaliyeti bulunan iki küresel baştan oluşan, miyozin I, miyozin II, miyozin V tipleri olan bir protein. Kalın iplik. Kas hücrelerinde kasılmayı sağlayan protein yapısındaki kalın iplikler. İskelet kasında en yüksek oranda bulunan, total kas proteininin % 60-70' ini oluşturan kalın flamentlerin temel proteini. Kaslarda yapısal ve kasılmadaki işlevin yanı sıra, ATP'nin hidrolizini katalizleyen (ATPaz) bir enzim işlevi de göstermektedir. Suda erimeyen fakat tuz çözeltilerinde eriyen ve kas tellerinin karakteristik kimyasal yapısını meydana getiren bir kas proteini bk. akto-miyozin.

DALIŞ

Dalma işi. Topu yakalamak amacıyla savunmadaki bir oyuncunun yatay olarak sıçraması, plonjon.

KANALCIK

Küçük kanal. Bir organizmadaki küçük kanal.

LACTOCOCCUS

Lancefield'in serolojik sınıflandırmasında N Grup olarak bilinen laktik Streptokokkus'ların sınıflandırmadaki yeni adı.

DUYGULULUK

Tepkilerin öncelikle duygulara dayanması durumu. Uyarımları almadaki incelik. Çabuk, kolay heyecanlanma eğilimi.

TAHKİYE

Bir olayı anlatmadaki düzen, anlatış düzeni. Anlatı.

HİPOMETABOLİZMA

Bazal metabolizma hızının düşük oluşu, vücut metabolizmasında yavaşlamayla belirgin durum. Vücudun metabolizmadaki herhangi bir maddeyi kullanımının anormal olarak azalması.

BAŞMEHTER

Yeniçeri ağasının en yakını olan ve özel işleriyle uğraşan en yüksek aşamadaki ağa gediklisi.

KİNİNAZ

Plazmadaki kininleri parçalayan proteolitik enzim.

MİKROKOZMOZ

Küçük bir evren olarak kabul edilen canlı organizmadaki tüm ögelerin oluşturduğu bütün.

SARILIK

Sarı olma durumu. Derinin sarı renk aldığı bir hastalık belirtisi. Sarı renk. Derinin, dokuların ve organizmadaki sıvıların sarı bir renk almasıyla beliren hastalık, karaciğer yangısı, hepatit.

YUVAR

Organizmadaki kan, lenf, süt vb. sıvılarda bulunan, genel olarak yuvarlak veya oval küçük cisim. Yer yuvarlağı gibi düzgün olmayan küresel biçim.

SUYUKÇULUK

Organizmadaki hastalık belirtilerini suyukların bozukluğuna bağlayan tıp öğretisi.

İÇERDEKİLER

Çalışmakta olan ve bu nedenle ücret pazarlıklarını doğrudan etkileyen işgücü. karşılığı dışardakiler, içerdekiler-dışardakiler kuramı, yedek işsizler ordusu. Bir firmadaki karar verme konumunda bulunan üst düzeydeki yöneticiler ve iç paydaşlar.

KIVRIMKILSILAR

Sınıflamadaki yerleri kesinlikle belirlenmeyen, kandan başka vücudun hemen bütün dokularına yerleşerek, frengi, piyan, tepkili humma, çamur humması gibi önemli hastalıkların ortaya çıkmasına yol açan ve ince uzun bir burguyu andıran minik canlılar takımı.

OLİGOSPERMİ

Sperm sayısının dölleme sınırının altında olması durumu. Bir mililitre spermadaki spermatozoon sayısının azalarak dölleme sınırının altına düşmesi, oligozoospermi.

HEBLEMEK

Asmadaki üzümün olgunlaşmaya başlamış tanelerini yemek.

POLİSPERMİ

Birkaç spermin aynı anda yumurta içine girmesi. 1. Bir ovumun birden fazla spermatozoon tarafından döllenmesi. Spermadaki spermatozoon sayısının normalden fazla oluşu, polispermizm.

PNÖMATİZM

Canlı organizmadaki dengenin sıcaklık ve nemle oluştuğunu ve herhangi bir etkenle, sıcaklık ve nem oranlarındaki dengenin değişmesi hâlinde hastalık oluştuğunu savunan görüş.

ÜSKÜF

Yüksek aşamadaki yeniçeri subaylarının giydikleri, yarısı arkaya sarkan uzun bir sarık.