Kelimeler arşivinde; içinde "enil" olan, toplam 145 tane kelime bulunuyor. İçerisinde enil bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu enil ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında enil olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
KLOROFENİLALANİN
MEDENİLEŞTİRMEK, AŞIRIYÜKLENİLİM
MEDENİLEŞTİRME, DİRENİLEBİLMEK, FENİLKETONURYA, GÜVENİLEBİLMEK, İSTENİLEBİLMEK, YENİLENEBİLMEK, YENİLEŞİMCİLİK, YENİLETEBİLMEK, YENİLEYEBİLMEK
YENİLEŞTİRMEK, DİRENİLEBİLME, FENİLETİLAMİN, FENİLKETONÜRİ, GÜVENİLEBİLME, İSTENİLEBİLME, YENİLENEBİLME, YENİLETEBİLME, YENİLEYEBİLME
BEĞENİLİRLİK, GÜVENİLİRLİK, MEDENİLEŞMEK, YENİLEŞTİRME, YENİLİKÇİLİK, DENİLEBİLMEK, DİFENİLMETAN, TENTENİLEMEK
ALENİLEŞMEK, BEKLENİLMEK, BESLENİLMEK, GİZLENİLMEK, MEDENİLEŞME, SÖYLENİLMEK, YENİLMEZLİK, YÜKLENİLMEK, CENİLLENMEK, CENİLLEŞMEK, CENİLLETMEK, DENİLEBİLME, DİNLENİLMEK, FENİLALANİN, TENTENİLMEK, YENİLEBİLİR, YENİLEŞİMCİ
ALENİLEŞME, BEĞENİLMEK, BENİLDEMEK, EĞLENİLMEK, GİZLENİLME, GÜCENİLMEK, İĞRENİLMEK, İSTENİLMEK, ÖĞRENİLMEK, SÖYLENİLME, YENİLENMEK, YENİLEŞMEK, YENİLETMEK, YÜKLENİLME, BEKLENİLME, BESLENİLME, BEZENİLMEK, CENİLLEMEK, ÇENİLENMEK, DİNLENİLME, DİRENİLMEK, DÖŞENİLMEK, EVLENİLMEK, GÜVENİLMEK, İDODİFENİL, İMRENİLMEK, YENİLEKTEN, YENİLEYİCİ, YENİLLEMEK
BEĞENİLİR, BEĞENİLME, BENİLDEME, ÇENİLEMEK, EĞLENİLME, GÜCENİLME, GÜVENİLİR, GÜVENİLME, İĞRENİLME, İMRENİLME, İSTENİLME, MEDENİLİK, ÖZENİLMEK, YENİLEMEK, YENİLENME, YENİLERDE, YENİLEŞME, YENİLETME, YENİLİKÇİ, BEĞENİLİŞ, CENİLEMEK, ÇENİLEMEH, DİRENİLME, EVLENİLME, FENİLAMİN, HENİLEMEK, KİVENİLİK, MENİLEMEK, ÖĞRENİLME, VENİLEMEK, Devamını Oku »»
ALBENİLİ, BEĞENİLİ, ÇENİLEME, DENİLMEK, ÖZENİLME, YEMENİLİ, YENİLEME, YENİLMEK, ADENİLAT, CENİLREK, DEPRENİL, SENİLİTE, SENİLİZM, YENİLCEK, YENİLÇEK, YENİLİĞİ, YENİLMEZ
DENİLME, YENİLGİ, YENİLİK, YENİLİŞ, YENİLME, ÇENİLTİ, ENİLEME, GENİLTİ, JUVENİL, ÖDENİLİ, YENİLEK, YENİLEN, YENİLER
YENİLE, YENİLİ
CENİL, PENİL, SENİL, YENİL
ENİL
ENİL
Üstbaş, elbise, iç çamaşırı.
FENİLKETONURYA
Fenilalanin hidroksilaz enziminin yokluğu sebebiyle doğuştan metabolizma hatası olarak vücut sıvısında fenilalaninin toplanmasına ve zihinsel gerilemeye yol açan ve tedavi edilmezse erken ölüm görülen hastalık. Fenilketonüri.
GÜVENİLEBİLMEK
Güvenilme imkânı veya olasılığı bulunmak.
MEDENİLEŞTİRME
Uygarlaştırma.
DİRENİLEBİLMEK
Direnilme imkânı veya olasılığı bulunmak.
YENİLEYEBİLMEK
Yenileme imkânı veya olasılığı bulunmak.
YENİLEŞİMCİLİK
Yenileşimci olma durumu.
DİRENİLEBİLME
Direnilebilmek işi.
FENİLETİLAMİN
Fenilalaninin parçalanmasıyla oluşan amin.
AŞIRIYÜKLENİLİM
Elektriksel bir aygıta taşıyabileceğinin üstünde akım verme.
İSTENİLEBİLMEK
İstenme imkânı veya olasılığı bulunmak.
KLOROFENİLALANİN
Merkezi sinir sistemi ve periferdeki hücrelerde triptofan hidroksilaz enzimini baskılayarak üretimini azaltıp dokudaki konsantrasyonunu düşüren ilaç.
YENİLETEBİLMEK
Yeniletme imkânı veya olasılığı bulunmak.
MEDENİLEŞTİRMEK
Uygarlaştırmak.
YENİLENEBİLMEK
Yenilenme imkânı veya olasılığı bulunmak.
YENİLEŞTİRMEK
Yenileşmesini sağlamak.
Bu bölümde tanımı içerisinde ENİL geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ACYO
Herhangi bir paranın gerçek değeriyle sürüm değeri arasında veya bir ticaret senedinin üzerinde yazılı miktar ile indirimden sonraki tutarı arasında doğan fark. Bankaların senetli kredi işlemlerinde yaptıkları tahsilat. Bir ticaret senedinin yenilenmesinde alınan komisyon.
ABDÜLLEZİZ
Akdeniz bölgesinde ve Afrika'da yetişen, çok yıllık, yumrulu ve otsu bir bitki (Cyperus esculentus). Bu bitkinin yemiş olarak yenilen, tatlı ve yağlı ürünü.
ALIMLI
Alımı olan, çekici, cazibeli, albenili, cazip, cazibedar, kişmiri.
ADAM
İnsan. Birinin yararlandığı, kullandığı kimse. Birinin yanında bulunan ve işini yapan kimse. Bir alanı benimseyen kimse. Eş, koca. Görevli kimse. İyi huylu, güvenilir kimse. Erkek kişi. Daima birinin yanında olan, onu destekleyen, isteklerini yerine getiren kimse.
AMAN
Yardım istenildiğini anlatan bir söz. Dikkat çekmek için kullanılan bir söz. Bir suçun bağışlanmasının istendiğini anlatan bir söz. Şaşma anlatan bir söz. Rica anlatan bir söz. Çok beğenmeyi anlatan bir söz: Aman ne güzel şey! Bu anlamda kullanıldığında buna da edatı da getirilebilir. (ama:n) Usanç ve öfke anlatan bir söz.
ALENİLEŞME
Alenileşmek durumu.
ARAYICI
Bir şeyi aramayı iş edinen kimse. İstenilen yıldızı teleskobun görüntüsü içine getirebilmek için büyük teleskoplara paralel olarak bağlı, görüş alanı geniş olan küçük teleskop.
AHLAT
Gülgillerden, kendi kendine yetişen, üzerine armut aşılanan ağaç, yaban armudu, dağ armudu (Pirus piraster). Beden yapısının temelini oluşturan ögeler. Kaba adam, yol iz bilmez kimse. Bitlis iline bağlı ilçelerden biri. Bu ağacın, armuda benzeyen, iyice olgunlaştıktan sonra yenilebilen yemişi. Bir karışım içindeki parçalar, ögeler.
ALKIŞLAMAK
Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpmak. Beğenmek, takdir etmek.
AÇILIM
Açılma işi. Herhangi bir konuyla veya sorunla ilgili olarak düşünce ve uygulamalarda yeni koşulların gerektirdiği değişiklikleri veya yenilikleri yapma. Yeni bir bakış açısı getirme. Sağ açıklık. Bir kısaltma veya formülün açık biçimi.
ANAHTAR
Kilidi açıp kapamak için kullanılan araç, açar, açkı, miftah, dil. Kurgu. Şifre yazmak ve çözmek için kararlaştırılmış olan yol. Konserve kutularının kapağını keserek açmaya yarayan alet, açacak. Herhangi bir olayda belirleyici olan. İstenilen yere veya aygıta, isteğe göre elektrik akımının geçmesini sağlamak için kullanılan düzen, çevirici, çevirgeç, şalter, komütatör. Somunları veya vidaları çevirerek sıkıştırıp gevşetmek için kullanılan çelik saplı araç. Notaların müzik merdivenindeki yükseklik derecelerini göstermek ve buna göre okunmasını sağlamak için portenin başına konulan işaret. Vesile, araç, vasıta.
AKTARICI
Dam kiremitlerini aktarıp kırıkları yenileyen kimse. Kaynak kişiden derlenen herhangi bir parçayı kitlelere duyuran ve yayan kimse. Görüntüyü bir bölgeden başka bir bölgeye ileten araç.
AMAÇ
Ulaşmak istenilen sonuç, maksat. Gaye. Hedef. Bir kimseye veya bir kurula verilen özel amaçlı görev, misyon.
AÇILMAK
Açma işine konu olmak. Kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak. Kıyıdan uzaklaşmak. Yeni bir bakış açısı getirmek. Renk koyuluğunu yitirmek. Kapı, yol vb. geçit vermek. Gereken güce ulaşmak. Kuruluşlar ilk kez veya yeniden işe başlamak. Sıkılması, çekinmesi, tutukluğu kalmamak. Herhangi bir konuyla veya sorunla ilgili olarak düşünce ve uygulamalarda yeni koşulların gerektirdiği değişiklikleri veya yenilikleri yapmak. Ayrıntıya girmek. Sırrını, üzüntüsünü, sorunlarını birine söylemek. Genişlemek, bollaşmak. İşini gereğinden veya yapabileceğinden geniş tutmak. Delinmek, yırtılmak. Sis, karanlık, duman vb. dağılmak, yoğunluğunu yitirmek.
AKAİT
Bir dinin öğrenilmesi gereken inançlarının ve tapınma kurallarının tümü. Bu kuralları toplayan kitap.
ALKIŞ
Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpma, alkışlama, kargış karşıtı.
AKÜMÜLATÖR
Elektrik enerjisini kimyasal enerji olarak depolayan, istenildiğinde bunu elektrik enerjisi olarak veren cihaz, akımtoplar, akü.
APOKRİF
Doğruluğuna güvenilmez söz ya da yazı.
ALINDILI
Postaya ek ücret ödenerek alındı karşılığında verilen ve alıcısına ulaştırılması üstlenilmiş olan (mektup, paket vb.), taahhütlü.
AÇIKLAMALI
Birtakım açıklamalarla anlaşılması, öğrenilmesi kolaylaştırılmış, izahlı.