Kelimeler arşivinde; içinde "benzer" olan, toplam 6 tane kelime bulunuyor. İçerisinde benzer bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu benzer ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında benzer olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
BENZERSİZLİK
BERİBENZER
BENZERLİK, BENZERSİZ
BENZERİ
BENZER
BENZER
Nitelik, görünüş ve yapı bakımından bir başkasına benzeyen veya ona eş olan, benzeri, müşabih, mümasil. Benzeşim. Bazı önemsiz veya tehlikeli sahnelerde asıl oyuncunun yerine çıkan, yapı ve yüz bakımından bu oyuncuyu andıran kimse, dublör.
BENZERLİK
Benzer olma durumu. İki üçgende köşelerinin eşlenmesine göre karşılıklı açıların eş ve karşılıklı kenarların orantısından doğan durum.
BENZERSİZLİK
Benzersiz olma durumu.
BENZERSİZ
Benzeri olmayan, eşsiz.
BERİBENZER
Sıradan, bayağı, alelade.
BENZERİ
Aynı.
Bu bölümde tanımı içerisinde BENZER geçen kelimeler listesi verilmiştir.
AŞK
Aşk hakkında çok fazla tanımlama yapılmıştır. Burada hepsinden bahsedersek, sayfalar dolusu metinler yazmamız gerekir. O yüzden, bu sayfada, diğer sayfalardaki tanımlamalardan farklı olarak, sadece aşk ve aşka benzer kelimelerin tanımını vererek, esas anlamını size bırakıyoruz.
AVRUPAİ
Avrupalılara özgü, Avrupalılara benzer, Avrupalılar gibi.
BASKIN
Suç işlediği veya suçluların bulunduğu sanılan bir yere ansızın girme. Benzerleri arasında güç ve önem bakımından başta gelen, başat, hâkim, dominant. Sertlik, zorluk bakımından üstün. Su basması, sel. Ansızın çıkagelme. Kısa süreli, beklenmedik saldırı.
AYRIM
Ayırma işi, tefrik. Bir kimse veya nesnenin bir başkasıyla karıştırılmamasını sağlayan ayrılık, benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, fark. Bir veya daha çok sahne içinde geliştirilip olayın tamamlanmış bir parçasını veren film bölüğü. Cinsleri ve türleri birbirinden ayıran ana karakter, fark. Alt bölüm. Ayrılma noktası.
AYRIKLI
Ayrı tutulmuş, benzerlerine uymayan, kural dışı olan, istisnai.
ANDIRIŞ
İki şey arasında bazı noktalardaki uygunluk, benzerlik durumu, temsil.
ANLAYIŞ
Anlama işi, telakki. Anlama yeteneği, feraset, izan, zekâ. Benzerlerinden ayıran özellik, konsept. Hoş görme, hâlden anlama. Bir toplum veya topluluktaki bireylerde görüş ve inanış etmenlerinin etkisiyle beliren düşünme yolu, düşünüş biçimi, zihniyet, mantalite.
AYRIŞIK
Ayrışmış olan. Birbirlerine çok fazla benzer özellikler taşımayan parça veya birimlerden oluşan bütün veya topluluk, ayrı cinsten, heterojen. Ayrı türden, çeşit çeşit, muhtelif, heterojen.
AYNI
Benzer. Eski durumunda kalmış, değişmemiş. Aralarında ayrım olmayan. Başkası değil, yine o.
BAĞDAŞIK
Birbirlerine benzer karakterlere veya yapıya sahip parça veya birimlerden oluşan (bütün veya topluluk), mütecanis, homojen.
AŞKIN
Belli bir süreyi aşmış, ötesine geçmiş. Benzerlerinden üstün. Çok, fazla.
BALONVARİ
Balona benzer, balon gibi.
BARGAM
Levreğe benzer bir balık.
ABRAŞ
Alaca benekli. Klorofil azlığından dolayı açık renkte lekeleri olan (bitki yaprağı). Cildin rengini bozup beyaz benekler ve lekeler yapan hastalık. Ters, kaba, görgüsüz (kimse). Deseni ve atkısı bozuk halı. Atın tüysüz yerlerinde görülen uyuza benzer bir hastalık. Çarpık, eğri, düzgün olmayan. Çilli, çopur yüzlü, gözleri açık renk olan (kimse).
ANALOG
Benzer, eş.
ARTİSTÇE
Artiste benzer bir biçimde.
ANDIRMAK
Benzer yanları bulunmak, çağrıştırmak.
AYRILAŞMAK
Benzerleri arasında ayrı bir yeri ve önemi olmak, teferrüt etmek.
AYIRMAÇ
Bir şeyi benzerlerinden ayırt etmeye yarayan durum veya öge, farika.
BAKIŞIM
İki veya daha çok şey arasında konum, biçim ve belirli bir eksene göre ölçü uygunluğu, simetri. Eksen olarak alınan bir doğrudan, benzer noktaları karşılıklı olarak aynı uzaklıkta bulunan iki benzer parçanın birbirine göre olan durumu, tenazur, simetri.