Kelimeler arşivinde; içinde "aylık" olan, toplam 28 tane kelime bulunuyor. İçerisinde aylık bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu aylık ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında aylık olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
ASTSUBAYLIK
KOLAYLIKLA, MİRALAYLIK, ONBİRAYLIK
YARBAYLIK, TUĞBAYLIK, KURMAYLIK
YAPAYLIK, ZIVAYLIK, HANAYLIK, HAMAYLIK, SUBAYLIK, KOLAYLIK, ALBAYLIK
ADAYLIK, AYLIKLI, AYLIKÇI, UCAYLIK, ÜÇAYLIK
ÇAYLIK, BAYLIK, DAYLIK, GAYLIK, HAYLIK, KAYLIK, PAYLIK, TAYLIK
AYLIK
AYLIK
Birine, görevi karşılığı olarak veya geçimi için her ay ödenen para, maaş. Bir ay içinde olan. Bir ay için. Ayda bir kez yapılmış olan veya çıkan. Belirli aydan beri var olan. Bir ay süren, mahiye.
MİRALAYLIK
Albaylık.
YAPAYLIK
Yapay olma durumu, sunilik.
HANAYLIK
Sofa, hol, koridor.
KURMAYLIK
Kurmay olma durumu.
ALBAYLIK
Albay olma durumu, miralaylık. Albayın rütbesi. Albayın görevi.
KOLAYLIK
Kolay duruma getiren. Bir işi yapabilme durumu ya da imkânı. İşlerin kolayca yapılmasını sağlayan şey. Kolay olma durumu.
ASTSUBAYLIK
Astsubay olma durumu. Astsubayın görevi.
KOLAYLIKLA
Sıkıntı çekmeden, güçlüklere uğramadan, kolayca.
TUĞBAYLIK
Tuğbayın görevi.
ADAYLIK
Aday olma durumu, namzetlik. Bir görevde yetiştirilme.
ONBİRAYLIK
Çuha çiçeği.
SUBAYLIK
Subay olma durumu. Subayın görevi.
HAMAYLIK
Ebegümeci.
ZIVAYLIK
Yere dikilmiş bir ağaç üstüne yatay olarak konulan bir başka ağaçla oynanan çocuk oyunu.
YARBAYLIK
Yarbay olma durumu. Yarbayın rütbesi. Yarbayın görevi.
Bu bölümde tanımı içerisinde AYLIK geçen kelimeler listesi verilmiştir.
DİRLİK
Yaşayış, hayat, sağlık, varlık, geçim. Huzur, erinç. Osmanlı Devleti'nde bir hizmete karşılık olmak üzere bir kimseye devletçe verilen aylık veya bir yere bağlı gelir.
BURS
Bir öğrencinin öğrenimini sürdürebilmesi veya bir kimsenin bilgi ve görgüsünü artırması için belli bir süre devlet veya özel kuruluşlarca ödenen aylık para. Bu amaçla vakfedilmiş paranın veya malın geliri.
ÇABUCAK
Vakit geçirmeden, kısa sürede, aceleten, acilen, alelacele, anında, bir anda, bir çırpıda, birden, bir hamlede, bir koşu, bir lahzada, bir solukta, çabucacık, çabuk, çabukça, çarçabuk, dakikasında, derakap, derhâl, hemen, hemencecik, hemencek, hızla, hızlı, hızlı hızlı, ivedilikle, lahzada, müstacelen, palas pandıras, serian, süratle, şipşak, takkadak, tez beri, tezce, tezelden, yellim yelalim. Kolaylıkla.
DİLİNME
Dilinmek işi. Kayaçların, ince katlar biçiminde kolaylıkla ayrılabilme niteliği, dilinim.
ÇİFTLİK
Tarım yapılan, hayvan yetiştirilen, çalışanlarının da oturması için evler bulunan geniş toprak parçası. Çift olma durumu. Niğde iline bağlı ilçelerden biri. Kolaylıkla yarar sağlanabilen yer.
CELLAT
Ölüm cezasına çarptırılanları öldürmekle görevli olan kimse. Acımasız, katı yürekli, kolaylıkla suç işleyen, zalim.
GELİR
Bir kimseye veya topluluğa belli zamanlarda, belli yerlerden gelen para, varidat. Bir ekonomik birimin belli bir süre içinde kazandırdığı aylık, kira vb. getiri, varidat, irat.
AVANAK
Kolaylıkla kandırılabilen veya aldatılabilen, aptal, bön.
GEÇİRGEN
Gaz, sıvı vb.ni içinden kolaylıkla geçiren. Sıvıların geçmesine elverişli (kayaç), geçirimli.
ALIŞMAK
Bir işi tekrarlayarak kolaylıkla yapabilmek. Sürekli ister olmak, bağımlılık kazanmak. Uyar duruma gelmek, intibak etmek. Evcilleşmek, ehlîleşmek. Yadırgamaz duruma gelmek. Tutuşmak, yanmaya başlamak. Bağlanmak, ısınmak.
AKIŞKANLIK
Akışkan olma durumu. Para ve ticaretle ilgili işlemlerde kullanılabilecek durumda olan satın alma gücü, likidite. Kolaylıkla paraya çevrilebilme özelliği fazla olan varlıklar, likidite.
AYLIKÇI
Aylıkla çalışan kimse. Başka geliri olmayıp yalnız aldığı aylıkla geçinen kimse.
EMEKLİ
Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli. Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan kimse, tekaüt.
ÇEVİK
Kolaylık ve çabuklukla davranan, tetik, atik, atik tetik.
BERAT
Bir buluştan, bir haktan yararlanmak için devletçe verilen belge, patent. Osmanlı Devleti'nde bir göreve atanan, aylık bağlanan, san, nişan veya ayrıcalık verilen kimseler için çıkarılan padişah buyruğu.
DÖKTÜRMEK
Dökme işini yaptırmak. Kolaylıkla ve güzel söylemek, yazmak veya oynamak.
FİŞ
Prizden elektrik akımı almaya yarayan araç. Alışverişlerde ödenen paranın miktarını, vergilerini, alışverişin yapıldığı tarihi gösteren belge. Bir eserin hazırlanmasında kolaylık sağlamak veya bir işe kılavuzluk etmek için yazılıp sınıflandırılan küçük kâğıt yapraklarından her biri. Kumarda, bazı alışveriş işlerinde para yerine kullanılan pul vb. şey. Okuma yazma öğretiminde kullanılan, üzerine hece, kelime, cümle yazılı karton parçası. Bir işi yaptırmak veya gereken sıranın alındığını belirtmek için bir koçandan koparılmış kâğıtlardan her biri, makbuz.
AYLIKLI
Aylık alan (kimse), maaşlı. Karşılığı aylıkla ödenen.
DENDEN
Bir çizelgede alt alta gelen aynı söz veya söz gruplarının tekrar yazılmasını önleyerek kolaylık sağlamak amacıyla kullanılan noktalama işaretinin adı ("), denden işareti.
CERBEZELİ
Girgin, kolaylıkla ve inandırıcı söz söyleyen, dilli.