Kelimeler arşivinde; içinde "aile" olan, toplam 16 tane kelime bulunuyor. İçerisinde aile bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu aile ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında aile olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
GAİLESİZLİK
MUMAİLEYH
GAİLESİZ
AİLECEK, AİLELİK, AİLESİZ, GAİLELİ
AİLECE, AİLEVİ, MAAİLE, SAİLER
GAİLE, HAİLE, MAİLE, NAİLE
AİLE
AİLE
Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik. Eş, karı. Aynı gaye üzerinde anlaşan ve birlikte çalışan kimselerin bütünü. Temel niteliği bir olan dil, hayvan veya bitki topluluğu, familya. Aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü. Birlikte oturan hısım ve yakınların tümü.
NAİLE
Muradına eren, kazanmış, ele geçirmiş.
AİLESİZ
Ailesi olmayan. Ailesi olmadan.
MAİLE
Aklan.
AİLEVİ
Aileye dayalı. Aile ile ilgili.
AİLELİK
Aile ile ilgili, aileye özgü olan.
GAİLESİZ
Gaile çıkarmayan. Gailesi olmayan, dertsiz, huzurlu, dinç.
HAİLE
Çok acıklı olay. Manzum biçimde yazılmış trajedi.
MAAİLE
Ailece, ev halkıyla birlikte.
MUMAİLEYH
Adı geçen, yukarıda anılan, sözü edilen kimse.
SAİLER
Aydın şehri, Nazilli ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri.
AİLECEK
Ailece.
GAİLESİZLİK
Gailesiz olma durumu, dertsizlik.
GAİLELİ
Başa dert olan, üzüntü veren, gaile çıkaran. Sıkıntısı olan, dertli.
AİLECE
Bütün aile ile, ailecek.
GAİLE
Sıkıntı, dert, keder, üzüntü. İstenmeyen durum, baş belası. Uğraştırıcı iş, çekilmesi zor yük.
Bu bölümde tanımı içerisinde AİLE geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ENSEST
Aile içi yasak ilişki.
ASURCA
Sami dilleri ailesine giren ve milattan önceki dönemlerde Ön Asya'da kullanılmış olan ölü bir dil. Bu dille yazılmış olan.
BOŞAMAK
Kanunlara göre eşlerden biri, aile ilişkisini kesmek.
ANAERKİLLİK
Kadının üstünlüğüne dayalı toplumsal örgütlenme düzeni, maderşahilik. Ananın egemen olduğu aile hayatı.
DİKME
Dikmek işi. Fidan, yeni dikilmiş fidan. Yük kaldırmakta kullanılan bir direkli maçuna. Bir evde aileyi sürdürecek olan tek çocuk. Dikey olan doğru veya düzlem, amut. Ağaç, direk. Ahşap yapılarda pencere ve kapı yanlarına dikilen direklerden her biri.
BÜTÇE
Devletin, bir kuruluşun, bir aile veya bir kimsenin gelecekteki belirli bir süre için tasarladığı gelir ve giderlerinin tümü. Devlet ve öteki kuruluş veya toplulukların belirli bir dönem içindeki gelir ve giderlerinin oranlama niceliklerini önceden belirleyen, onaylayan ve bu işlemlerin yapılmasına izin veren kanun veya karar.
ARŞİDÜK
Avusturya'da imparator ailesi prenslerine verilen unvan.
DAMAT
Evlenmekte olan bir erkeğe, evlenme töreni sırasında verilen ad, güveyi. Padişah soyundan kız almış olan kimse. Bir kızın ailesinden olan büyüklere göre kızın kocası, güveyi.
ARAPÇA
Sami dilleri ailesine giren ve Arap ülkelerinde kullanılan dil, Arabi. Bu dille yazılmış olan.
ERMENİCE
Hint-Avrupa dil ailesinden, Ermenilerin kullandığı dil, Ermeni dili. Bu dille yazılmış olan.
AKLAN
Sularını bir denize veya göle gönderen bölge, maile. Bir dağ sırasının yamaçlarından her biri.
BAKICI
Bakma işiyle görevlendirilen kimse. Bir şeyi satın almayı düşünmeden yalnızca bakarak ilgilenen kimse. Falcı. Yabancı ülkede bir aile yanında kalarak eğitimini sürdüren ve aynı zamanda o evin çocuklarına bakan kimse. Genellikle çocuk, yaşlı ve hastalara bakma işiyle görevli kimse. Yeme içme, barınma ve eğitim karşılığında bakıcılık görevi yapan kimse.
AŞİRET
Dil ve kültür yönünden büyük bir türdeşlik gösteren, birçok boydan oluşan, yapısındaki aileler arasında toplum, ekonomi, din, kan veya evlilik bağları bulunan göçebe veya yerleşik nitelikteki topluluk, oymak.
ARNAVUTÇA
Hint-Avrupa dilleri ailesine giren, Arnavutların kullandığı dil. Bu dille yazılmış olan.
EVCİMEN
Evine, ailesine çok bağlı (kimse). Evinde kendi hâlinde oturan, dışarıya çıkmayı sevmeyen. Ev işlerini iyi bilen, becerikli (kadın).
EV
Yalnız bir ailenin oturabileceği biçimde yapılmış yapı. Aile. Bir kimsenin veya ailenin içinde yaşadığı yer, konut, hane. Soy, nesil.
ÇEKMEK
Bir şeyi tutup kendine ya da başka bir yöne doğru yürütmek. Atmak, vurmak. Taşıma gücü olmak. Bir kimseyi veya bir şeyi geri almak. Kaçan ilmeği örmek. Asmak. Herhangi bir engel kurmak. Şans denemek amacıyla hazırlanmış kâğıtlardan birini almak. Güç durumlara dayanmak, katlanmak. Görüntüyü bir aletle özel bir nesne üzerine kaydetmek. Üzerinde bulunan bir silahla saldırmak için davranmak. Dişi hayvanı çiftleşmek için erkeğin yanına götürmek. İmbik yardımı ile elde etmek. Hoşa gitmek, sarmak. Tartıda ağırlığı olmak. Masrafını karşılamak, ikramda bulunmak. Yollamak. İçine almak, emmek. Hamur vb. iyice pişmiş duruma gelmek. Daralıp kısalmak. Vericiden gelen dalgaları algılayarak televizyon, radyo, telefon vb. aygıtlarla bağlantı kurmak. Bir kimse ailesinden birine herhangi bir bakımdan benzemek. Germek. Tedavi amacıyla şişe, vantuz, sülük vb.ni uygulamak. Bir duyguyu içinde yaşatmak. Aynısını yazmak veya çizmek. Bir yerden bir şeyi yukarı doğru almak. Öğütmek. Çizgi durumunda uzatmak. Boya, badana vb. sürmek. Döşemek. Yürütmek, sürmek. Yol, ay sürmek. Bir yerden başka bir yere taşımak. Örtmek, giymek. Protesto, poliçe, çek vb. düzenleyip yürürlüğe koymak. Bir amaçla ortadan kaldırmak. Bir cisim, belli bir yakınlıktaki başka bir cismi kendisine yaklaşmaya zorlamak, itmek karşıtı. Herhangi bir anlama almak. Taşıtı bir yere bırakmak, koymak. Bir şeyin içyüzünü anlamak amacıyla bir kimseyi sıkıştırmak. İçki içmek. Bir şeyi emip dışarıya çıkarmak.
EFENDİBABA
Bazı ailelerde çocukların babaları, gelinlerin kayınpederleri için kullandıkları saygı sözü.
ADSIZ
Adı olmayan, isimsiz. Tanınmayan, bilinmeyen, isimsiz. Türklerde, ailesinden ayrıldığı için artık onun adını taşımak, onun adıyla anılmak hakkını yitirmiş olan, bir yararlık gösterdiğinde ancak ad kazanabilen delikanlı, isimsiz.
ATAERKİL
Soyda, temel olarak babayı alan ve ailede çocukları baba soyuna mal eden (topluluk), pederşahi, patriarkal.