İçinde MECAL geçen kelimeler

Kelimeler arşivinde; içinde "mecal" olan, toplam 8 tane kelime bulunuyor. İçerisinde mecal bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ek olarak sonu mecal ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında mecal olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.

 
 

17 harfli kelimeler

MECALSİZLEŞTİRMEK

16 harfli kelimeler

MECALSİZLEŞTİRME

14 harfli kelimeler

MECALSİZLEŞMEK

13 harfli kelimeler

MECALSİZLEŞME

11 harfli kelimeler

MECALSİZLİK

8 harfli kelimeler

MECALSİZ, MECALSIZ

5 harfli kelimeler

MECAL

Bazı kelimelerin anlamları

MECAL

Güç, kuvvet, derman, takat.

MECALSİZLİK

Argınlık, dermansızlık, takatsizlik.

MECALSİZ

Güçsüz, kuvvetsiz, dermansız, takatsiz.

MECALSİZLEŞTİRME

Mecalsizleştirmek işi.

MECALSİZLEŞMEK

Güçsüz, kuvvetsiz, dermansız, takatsiz bir duruma gelmek.

MECALSİZLEŞTİRMEK

Güçsüz, kuvvetsiz, dermansız, takatsiz bir duruma getirmek.

MECALSİZLEŞME

Mecalsizleşmek durumu.

MECALSIZ

Arapça kökenli mecâl: mecalsiz.

  -   -   -  

Anlamında MECAL bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde MECAL geçen kelimeler listesi verilmiştir.

DERMAN

Güç, takat, mecal. Çıkar yol, çare. İlaç.

DIRIT

Zayıf, kuru, mecalsiz (kimse).

CANSIZ

Canını yitirmiş, ölmüş. Güçsüz, mecalsiz bir biçimde. Canlı olmayan (varlık), camit. İlgi uyandırmayan, sönük. Durgun.

DIRIH

Sebat, ayak direme. Zayıf, kuru, mecalsiz (kimse).

DİNÇLİK

Dinç olma durumu, zindelik, mecal.

DIRTLAK

Zayıf, kuru, mecalsiz (kimse). Korkak. Kurutulan üzümlerin arasında kalan iyice kurumamış taneler.

MECEL

Tavşan yavrusu. Mecal, güç, kuvvet, takat.

YOŞATMAK

Takatten düşürmek, mecalsiz hale getirmek.

DİNGİN

Sakin, durgun. Gücü tükenmiş, yorgun, mecalsiz. Hareket etmeyen, kımıldamayan.

DIRTLI

Zayıf, kuru, mecalsiz (kimse). Miskin, mızmız. Göğüs kemiğinin altında fazla yağ tabakası olan kimse.

DIRIÇ

Zayıf, kuru, mecalsiz (kimse).

TAKATSİZ

Takati kalmamış, yorgun argın, dermansız, kudretsiz, mecalsiz. Takati kalmamış, yorgun argın, dermansız, kudretsiz, mecalsiz bir biçimde.

ARGINLIK

Argın olma durumu, kudretsizlik, mecalsizlik.

DIRIK

Sebat, ayak direme. Zayıf, kuru, mecalsiz kişi. İshal: Ahmet dırığa tutuldu. Helâ. Yer, toprak: Ahmet öldü aybını dırık örttü. Sincap. Kök, temel, esas.

DIRIZ

Zayıf, kuru, mecalsiz (kimse).

DIRGIL

Özürlü, sakat kişi. Gereksiz, boş söz. Alacalı, çeşitli renkli. Çam dallarının uçlarında buğday büyüklüğünde olan, sakız gibi kokan ve tazeyken yenilebilen tomurcuklar. Zayıf, kuru, mecalsiz (kimse).