İçinde DAĞIN geçen kelimeler

Kelimeler arşivinde; içinde "dağın" olan, toplam 14 tane kelime bulunuyor. İçerisinde dağın bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ek olarak sonu dağın ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında dağın olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.

 
 

15 harfli kelimeler

DARMADAĞINIKLIK

13 harfli kelimeler

DARMADAĞINLIK

12 harfli kelimeler

DARMADAĞINIK, DAĞINIKCILIK

10 harfli kelimeler

DAĞINIKLIK, DARMADAĞIN

9 harfli kelimeler

DAĞINIKÇA, DAĞINIKCI, KIDAĞINDA

7 harfli kelimeler

DAĞINIK, DAĞINTI, DAĞINIH, DAĞINIM

5 harfli kelimeler

DAĞIN

Bazı kelimelerin anlamları

DAĞIN

Çitlembik ağacı ve meyvesi.

DAĞINIKCI

Dağınık olarak mal satan.

DAĞINTI

Karışık, gelişigüzel atılmış öteberi.

KIDAĞINDA

Yerinde, biçiminde.

DAĞINIH

Dağınık.

DARMADAĞIN

Çok dağınık ve karışık, darmadağınık, tarumar.

DARMADAĞINLIK

Darmadağın olma durumu, darmadağınlık.

DAĞINIM

Bir katı fazın, bir sıvı ya da başka bir katı faz içinde, az çok eşit aralıklarla, dağınık olarak bulunması durumu.

DARMADAĞINIK

Darmadağın.

DAĞINIKLIK

Dağınık olma durumu.

DAĞINIK

Geniş bir alana yayılmış olan. Bir arada olmayan, birbiriyle bağlantısız. Düşüncelerini toparlayamayan. Düzeni bozuk, düzensiz, karışık. Hoş görünmeyen, uyumsuz.

DARMADAĞINIKLIK

Darmadağınlık.

DAĞINIKÇA

Biraz dağılmış, dağınık gibi.

DAĞINIKCILIK

Malın doğrudan doğruya tüketiciye bölüntülü olarak satılması.

  -   -   -  

Anlamında DAĞIN bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde DAĞIN geçen kelimeler listesi verilmiştir.

BARDAKALTI

Bardağın konulduğu yeri kirletmemesi için kullanılan, genellikle örgü, kâğıt veya plastik örtü. Yemek öncesi yenilen küçük bir lahmacun türü.

ÇIĞ

Dağın bir noktasından kopup yuvarlanan ve yuvarlandıkça büyüyen kar kümesi. Bölme veya paravana.

AFAL

Şaşkın, dağınık, ne yapacağını bilmez.

ERUPSİYON

Yanardağın püskürmesi.

AÇILMA

Açılmak işi. Bir grupta, sıraların jimnastik alıştırmaları için dağınık düzene girmesi. Bir film çekiminde karanlıkta başlayıp gittikçe aydınlanarak görüntülerin belirmesine dayanan noktalama. Çatlama.

KARIŞIK

Ayrı nitelikteki şeylerden oluşmuş. Düzensiz, dağınık, intizamsız. Dolu. Karışmış. Saf olmayan. Halk inancına göre cin ve perilerle ilişkisi olan. Çalkantı, kargaşa, gerginlik içinde olan. Anlaşılması güç olan, açık seçik olmayan, çapraşık.

DANDİNİ

(da'ndini) Düzensiz, karışık, darmadağınık. Bebekleri uyuturken, oyalarken söylenen tekerlemelerde geçen bir söz.

KARIŞMAK

İki veya ikiden çok şey bir araya gelip birbirinin içinde dağılmak, birbirinin içine girmek. Müdahale etmek, araya girmek. Bir araya gelmek, katılmak. Düzensiz, dağınık olmak. Bulanmak, duruluğunu yitirmek. İlgilenmek, müdahale etmek, el atmak. Açıklığını yitirmek, anlaşılması güçleşmek. Engellemek, araya girmek. Yetkisinde bulunmak, bakmak, iş edinmek, işi olmak.

BOZGEVEN

Yurdumuzda Erciyes dağında yetişen bir tür geven (Astragalus microcephalus).

CEMİYETLİ

Cemiyet içinde geçen, derli toplu, dağınık olmayan.

GAYRİMUNTAZAM

Düzensiz, dağınık, gelişigüzel.

KARMAKARIŞIK

Dağınık, düzensiz, çok karışık. Huzursuz, kararsız, karmaşık.

DERİNLİK

Bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı. Yanaşık ya da dağınık düzende bulunan bir birliğin en ileride olan kısmının başından, en geride bulunan kısmının sonuna kadar olan uzaklık. En duyarlı nokta. Bir cismin en ve boy dışındaki üçüncü boyutu. Bulunulan yere göre uzakta olan yer. Borsada az sayıda hisse senedinin el değiştirmesi. Karanlık, bilinmeyen dönem. Bir konunun veya durumun özü.

BERBAT

Kötü. Darmadağın, bakımsız, perişan, viran. Çirkin, beğenilmeyen. Bozuk.

HERCÜMERÇ

Altüst, karmakarışık, darmadağınık, allak bullak.

DAĞLIK

Birçok dağın bulunduğu, dağlarla kaplı (bölge).

DEĞİŞKEN

Değişme özelliği gösteren, çok değişen, değişebilir, kararsız, değişici, mütehavvil. Geometride, bir koninin odağından çıkan dikeyin konikle kesiştiği noktaya kadar olan parçanın uzunluğu, parametre. Değişik sayı değerleri alabilen nicelik. Bir istatistik bütünün belli başlı niteliklerini daha basit ve kısa olarak gösterme olanağı veren ölçülebilir büyüklük, parametre. Cebirde bir denklemin katsayılarına giren değişken nicelik, parametre.

ÇÖKERTMEK

Çöktürüp oturtmak. Moral bozmak, dağınıklığa yol açmak. Bulunduğu yere yıkmak, çökmesini sağlamak.

KADEH

Genelde içki içmeye yarayan ama dileyenin her türlü içeceği rahatlıkla tüketebileceği bir tür ayaklı bardak. Bu bardağın alabileceği miktarda olan.

GRUPLANDIRMAK

Gruplara ayırmak. Dağınık olan şeyleri toplayarak grup oluşturmak.