Kelimeler arşivi içinde; sonunda "dolgun" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. Sonu dolgun ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında dolgun olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde dolgun olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
DOLGUN
DOLGUN
Dolarak biçimi yuvarlaklaşmış. Çok, bol, fazla, yüksek (ücret, para vb.). Şişkin. Balıketinde. Öfke, kızgınlık, kırgınlık vb. duygularla dolu.
Bu bölümde tanımı içerisinde DOLGUN geçen kelimeler listesi verilmiştir.
TOPLU
Topu olan. Topunu, tamamını, bütününü içine alan. Düzenlenmiş, dağınık olmayan. Hepsi bir arada bulunan, toplanmış. Bir arada, bütün, kombine. Vücutça dolgun.
BALDO
İri ve dolgun taneli pilavlık pirinç.
SAĞRI
Memeli hayvanlarda bel ile kuyruk arasındaki dolgun ve yuvarlakça bölüm.
SÜTYEN
Göğüsleri dik tutup dolgun göstermek için kullanılan, saten, dantel vb. kumaşlardan yapılmış olan kadın iç çamaşırı.
ŞİŞKO
Şişman. Toplu, dolgun.
TOPLULUK
Nitelikleri bakımından bir bütün oluşturan kimselerin hepsi, toplum, camia, cemiyet. Vücudun dolgun olma durumu. Sanatçı grubu. Aynı türden canlıların bir araya gelmesiyle oluşan küme. Aynı yerde bulunan insan kalabalığı. Müzik eserlerini birden fazla ses veya sazla seslendirmek için oluşturulan grup, ansambl.
BALIKETİNDE
Kilosu ortalamanın biraz üstünde olan (kadın), balıketi, dolgun.
KALIN
Cisimlerde uzunluk ve genişlik dışında üçüncü boyutu çok olan (cisim), ince karşıtı. Yoğun, akıcılığı az olan. Gelin olacak kıza erkek tarafından verilen para veya armağan, ağırlık. Enli ve gür (kaş). Pes (ses). Mayalı hamurun parçalara ayrılıp tandırda pişirilmesiyle elde edilen ekmek türü. Etli, dolgun.
DOLGUNLUK
Dolgun olma durumu.
ETLİ
İçinde et bulunan. Dolgun, kalın. Eti çok olan. Yenecek kısmı çok olan (meyve).
TOMBUL
Yuvarlak. Şişman, etine dolgun.
DOLUNAY
Ay'ın tam bir daire olarak dolgun, parlak görüldüğü evre, ayın on dördü, bedir.
ABLAK
Yayvan ve dolgun (yüz).
BUT
İnsan vücudunun kalça ile diz arasındaki bölümü. Hayvanların, arka bacaklarının gövdeye bitişik olan dolgun, etli bölümü.
EVİNLİ
Özlü ve dolgun (tohum).
HOŞUR
Değersiz, kaba, bayağı. Şişman, dolgun (kadın).
TOPLUCA
Vücutça biraz dolgun. (toplu'ca) Toplu olarak, beraber.
DOLGUNLAŞMAK
Dolgun duruma gelmek.
DOLGUNLAŞMA
Dolgunlaşmak işi.
AKBAMBALAK
Beyaz tenli ve etine dolgun kadın veya kız.