Sonu ARATMAK ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "aratmak" olan, toplam 4 adet kelime bulunmaktadır. Sonu aratmak ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında aratmak olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde aratmak olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

8 harfli kelimeler

TARATMAK, YARATMAK, CARATMAK

7 harfli kelimeler

ARATMAK

Bazı kelimelerin anlamları

ARATMAK

Arama işini bir başkasına yaptırmak. Özletmek.

CARATMAK

Beğenmek, beğendirmek.

TARATMAK

Tarama işini yaptırmak.

YARATMAK

Allah, olmayan bir şeyi var etmek. Olmasına, ortaya çıkmasına yol açmak, sebep olmak. Zekâ, düşünce ve hayal gücünden yararlanarak o zamana kadar görülmeyen yeni bir şey ortaya koymak, yapmak.

  -   -   -  

Anlamında ARATMAK bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde ARATMAK geçen kelimeler listesi verilmiştir.

AŞILAMAK

Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak. Birtakım düşünce veya duyguları başkasına benimsetmek, telkin etmek, etkilemek. Soğuğa sıcak, sıcağa soğuk su katmak. Elde edilmesi istenilen herhangi bir ağacın bir parçasını anaç üzerine kaynaştırarak üretmek. Başkasına hastalık geçirmek.

HARCAMAK

Bir iş görmek veya bir şey satın almak için parayı elden çıkarmak, sarf etmek. Yok olmasına, ölmesine sebep olmak. Manevi yönden kötü duruma düşürmek, feda etmek. Birinin değer ve onurunu kırıcı bir durum yaratmak. Bir şey yapmak için kullanmak, tüketmek.

DÜZMEK

Bir gereksinimi karşılamak amacıyla birçok şeyi birbirini tamamlayacak biçimde bir araya getirmek. Şiir, destan, şarkı vb. yaratmak, oluşturmak, meydana getirmek. Düzene sokmak, düzene koymak, sıralamak, elverişli, uygun bir duruma getirmek. Erkek, cinsel ilişkide bulunmak. Uydurmak.

TARATMA

Taratmak işi.

YARATMA

Yaratmak işi.

CÜSTELETMEK

Aratmak, teftiş ettirmek.

SANAYİ

Ham maddeleri işlemek, enerji kaynaklarını yaratmak için kullanılan yöntemlerin ve araçların bütünü, işleyim, uran, endüstri.

BULMAK

Arayarak veya aramadan bir şeyle, bir kimse ile karşılaşmak. Cezaya uğramak. Kaybedilen bir şeyi yeniden ele geçirmek. Bir şeyi elde etmek. İstenilen şeye kavuşmak, nail olmak. Varlığı bilinmeyen bir şeyi ortaya çıkarmak, keşfetmek. Bir yere, bir noktaya erişmek, ulaşmak. İlk kez yeni bir şey yaratmak, icat etmek. Hatırlamak. Sağlamak, temin etmek. Seçmek. Herhangi bir görüşe, bir yargıya varmak.

DESEN

Tahta, çini, kumaş, kâğıt vb. yüzeylerin üzerine yapılmış olan çizim. Görsel bir etki yaratmak amacıyla yapılmış çizgi resimlerin hepsi. Tahta, çini, kumaş, kâğıt vb. yüzeylerin üzerinde varlıkları, nesneleri belirli çizgilerle gösterme, tasvir etme. Desen yapma sanatı.

GECİKTİRİM

ve TV İzleyiciye herhangi bir olayın ortaya çıkacağına ilişkin ipuçları vererek onu sürekli bir bekleme, gerginlik, sıkıntı içinde bırakma biçimindeki anlatım. Bir oyunda seyircinin ilgisini ve gerilimini canlı tutmada kullanılan geciktirme uygulayımı. İzleyiciye herhangi bir olayın ortaya çıkacağını duyurmak, fakat sonucu durmaksızın geciktirerek onu sürekli bir bekleme, gerginlik, sıkıntı, yürek oynaması içinde bırakmak, soluk kesici bir durum yaratmak biçiminde kendini gösteren anlatım çeşidi. Bir oyunda seyircinin merakını uyandıracak geciktirme.

GERMEK

Bir şeyin uçlarından veya kenarlarından çekerek gergin duruma getirmek. Kol, bacak, uzatmak. Gergin bir şeyle örtmek. Gergin duruma getirmek, gerginlik yaratmak, sinirlendirmek.

ARATMA

Aratmak işi.

ÜRETMEK

Aynı türden canlıları çoğaltmak. Ekonomik bir etkinlik sonucu ürün elde etmek. Oluşturmak, yaratmak, meydana getirmek.

GERÇEKÜSTÜCÜLÜK

Aklın, geleneklerin, alışkanlıkların denetiminden uzak bilinçaltı gerçeklerini yansıtan yani bilinen gerçekle bağını kesip kendince bir gerçek yaratmak amacını güden edebiyat ve sanat akımı, sürrealizm.

MAKYAJ

Yüzü güzelleştirmek için boyama, yüz boyama, yüz bakımı. İyi görüntü sağlamak, belli bir tipi yaratmak veya yalnızca bazı düzeltmeler yapmak için oyuncunun yüzünde ve başka organlarında yapılmış olan boyama ve değişimler.

KAÇIRMAK

Kaçmasını sağlamak ya da kaçmasına imkân yaratmak. Delirmek. Yararlanamamak. Ölçüyü, sınırı aşmak, fazlasına gitmek. Yarışan bir koşucu diğeri tarafından hızla geçilip ara açılmak. Futbol veya basketbolda savunduğu oyuncuyu boş bırakmak, pas almasına fırsat vermek. İstemeyerek altını kirletmek. Bir daha ele geçmemek üzere yitirmek. Çalmak, kimsenin haberi olmadan götürmek, aşırmak. Gitmek, kaçmak zorunda bırakmak. Zor kullanarak yanında götürmek. Bir işi belirlenen zamanda yapamamak. Bir araç veya aletle iş görürken aracı iyi kullanamama yüzünden kendine veya bir başkasına zarar vermek. Sıvı, gaz vb. sızdırmak. Birini veya bir şeyi göstermemek. Yasal olmayan yoldan bir ülkeye mal sokmak veya çıkarmak.

YAPMAK

Ortaya koymak, gerçekleştirmek, oluşturmak, meydana getirmek. Yol almak. Davranmak, hareket etmek. Üretmek. Bir durum yaratmak. Bir dileği, bir isteği yerine getirmek, uygulamak, ifa etmek. Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek. Salgılamak, çıkarmak. Edinmek, sahip olmak. Olmasına yol açmak. Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak. Olmak. Gerçekleştirmek. Bir düşünceyi, bir davranışı, bir isteği işe dönüştürmek, gerçekleştirmek. Onarmak, tamir etmek. Evlendirmek. Bir şeyi başka bir şey durumuna getirmek. Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek. Düzenli bir duruma getirmek. Dışkı çıkarmak.

UMDURMAK

Umma durumunu yaratmak, ummasını sağlamak.

TÜRETMEK

Oluşturmak, ortaya çıkarmak, yaratmak, meydana çıkarmak.

GÖRÜNTÜLEMEK

Belirli bir konuyu buna en yakın görüntüler içinde tasarlamak, yaratmak, gerçekleştirmek.