Kelimeler arşivi içinde; sonunda "alara" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. Sonu alara ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında alara olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde alara olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
ALARA
ALARA
Bir çeşit kilim, çul.
Bu bölümde tanımı içerisinde ALARA geçen kelimeler listesi verilmiştir.
BECERİ
Elinden iş gelme durumu, ustalık, maharet. Kişinin yatkınlık ve öğrenime bağlı olarak bir işi başarma ve bir işlemi amaca uygun olarak sonuçlandırma yeteneği, maharet. Vücudun, yapılması güç alıştırmalara yatkın olması durumu.
ÇAĞILTI
Suyun, akarken taşlara, kayalara çarparak çıkardığı sesin adı.
ATLAMA
Atlamak işi. Belirli bir yerden gerilip hız alarak yapılmış olan sıçrama ile vücudu yerden kesip daha uzak bir yere kondurma veya belli bir yükseklikten aşırma. Bu biçimde en uzağa atlamak veya en yükseği aşmak amacıyla yarışılan atletizm dalı.
APIŞIK
Yorgun, güçsüz. Şaşkın. Kuyruğunu apış arasına alarak yılgın yılgın giden (hayvan).
ALKARISI
Lohusalara musallat olarak onları boğduğuna inanılan görüntü, çarşamba karısı.
BULGURLAMAK
Bulgur taneleri gibi küçük parçalara ayırmak.
ABANOZLAŞMAK
Ağaç gibi maddeler suda uzun süre kalarak kararmak. Güneşte uzun süre kalarak kararmak, matlaşmak, sertleşmek.
CEMAN
Toplam olarak, hepsini içine alarak.
BUNALIM
Doğal bir süreçte birdenbire oluşan aykırılık, bunluk, buhran, kriz. Tehlikeli sonuç doğurabilecek gerginlik, buhran, kriz. Uyaranlara karşı duyarlığın, iş yapabilme gücünün, kendine güvenin azalarak karamsarlığın, umutsuzluğun güçlenmesiyle ortaya çıkan ruhsal bozukluk, ruhsal çöküntü, depresyon. Bir hastalıkta iyileşme veya ölümle sonuçlanan, birdenbire ortaya çıkan fizyolojik değişiklik, kriz. Çöküntü.
BÖLÜNMEK
Belirli bölümlere, parçalara ayrılmak.
BAKICI
Bakma işiyle görevlendirilen kimse. Bir şeyi satın almayı düşünmeden yalnızca bakarak ilgilenen kimse. Falcı. Yabancı ülkede bir aile yanında kalarak eğitimini sürdüren ve aynı zamanda o evin çocuklarına bakan kimse. Genellikle çocuk, yaşlı ve hastalara bakma işiyle görevli kimse. Yeme içme, barınma ve eğitim karşılığında bakıcılık görevi yapan kimse.
ÇAĞILDAMAK
Sular akarken taşlara, kayalara çarparak "çağıl çağıl" ses çıkarmak.
ABDESTLİ
Abdest almış (kimse). Abdest alarak, abdest almış olarak. İyi adam. Abdesti bozulmamış olan (kimse).
BAŞTAN
Başından alarak, bir kez daha, yeniden.
BÖLÜTLÜ
Bölütlere, halkalara ayrılmış olan.
BABACIK
Babalara sevgiyle yaklaşıldığını belirten bir söz.
BAĞDAŞ
Sağ ayağı sol uyluğun, sol ayağı sağ uyluğun altına alarak oturma biçimi.
BAZOFİL
Baz veya bazik alkali özelliği üstün olan bitki. Baz veya bazik boyalara karşı eğilimi olan.
BAĞDADİ
Ağaç direkler üzerine çakılmış çıtalara sıva vurularak yapılmış olan (duvar veya tavan). Yapılarda kullanılan çıta. 0,0501 gram olan ağırlık ölçü birimi.
ASİT
Turnusolün mavi rengini kırmızıya çevirmek özelliğinde olan ve birleşimindeki hidrojenin yerine maden alarak tuz oluşturan hidrojenli birleşik, hamız.