Kelimeler arşivi içinde; sonunda "uyruk" olan, toplam 24 adet kelime bulunmaktadır. Sonu uyruk ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında uyruk olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde uyruk olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
YELPAZEKUYRUK
KILIÇKUYRUK, KIZILKUYRUK, SİVRİKUYRUK, ÇATALKUYRUK, KAMÇIKUYRUK
SARIKUYRUK, UZUNKUYRUK, KARAKUYRUK
BİZKUYRUK, YELKUYRUK, TELKUYRUK, TAYKUYRUK, KILKUYRUK, KILGUYRUK, FISKUYRUK, DİKKUYRUK
AKKUYRUK, ONBUYRUK
GUYRUK, DUYRUK, KUYRUK, BUYRUK
UYRUK
UYRUK
Bir devlete vatandaşlık bağıyla bağlı olma durumu, tebaa. Bir devlete vatandaşlık bağıyla bağlı olan kimse, tebaa.
TELKUYRUK
Kuşlar (Aves) sınıfının, kazlar (Anseriformes) takımının, ördekgiller (Anatidae) familyasından, erkeğinin başı, boynu ve gövdesinin yanları kışın beyaz olan, göz etrafında ve yanakta geniş bir leke bulunan, kışın Avrupa'nın kuzeyi, İngiltere sahilleri, bazen Alp dağlarındaki göllerde görülen, yurdumuzun yalnız doğu kısımlarında kışın bulunan göçmen bir tür. Uzun kuyruk.
KILGUYRUK
Bir çeşit su kuşu.
SARIKUYRUK
Sıcak ve ılık denizlerin kıyı bölgelerinde yaşayan kemikli bir tür balık.
SİVRİKUYRUK
Uzunluğu 3-12 milimetre olan, insanların, özellikle çocukların bağırsaklarında yaşayan küçük bir solucan, oksiyür.
KAMÇIKUYRUK
İyi cins kıvırcık koyun.
KIZILKUYRUK
Karatavukgillerden, kışın göçen, küçük, güzel bir kuş (Phoenicurus).
BİZKUYRUK
Siyah başlı, sivri, uzun kuyruklu bir yaban ördeği.
ÇATALKUYRUK
Uzun ve ince gövdeli, ılık denizlerde yaşayan bir tür balık (Lepidopus caudatus). Ucu kırlangıç kuyruğu biçiminde olan bayrak.
KILIÇKUYRUK
Kemikli balıklar takımından uzunluğu 8-10 santimetre olan, tropik süs balığı (Xiphophorus helleri).
TAYKUYRUK
Taze baş soğan.
UZUNKUYRUK
Bir tür iskete kuşu.
KILKUYRUK
Ördekgillerden, uzunluğu 55-65 santimetre, kuyruğu sivri, tüyleri ak yeşil karışık, gagası, ayakları mavi bir kuş türü (Anas acuta).. Boz renkte, kuyruğu uzun ilkbaharda görülen bir çeşit yaban ördeği. Çulluk. Tohumluk olarak kullanılmaya elverişli olmayan buğday. Zayıf, güçsüz. Korkak. Düzenci, yalancı. Kuşlar (Aves) sınıfının, kazlar (Anseriformes) takımın, ördekgiller (Anatidae) familyasından, 55-65 cm kadar uzunlukta, tüyleri siyah, beyaz, yeşil karışık, gagası ve ayakları mavi, Türkiye'de kış aylarında görülen, Kuzey Amerika, Kuzey Avrupa ve Asya'da tundra ve bataklıklarda yaşayan, kış aylarında ve göç zamanı deniz kenarları ve göllerde de görülen bir kuş türü. (Anas acuta) Kazsılar (Anseriformes) takımının ördekgiller (Anatidae) familyasından bir kuş türü. Uzunluğu 55-65 cm. Kuyruğu sivridir. Tüyleri ak, yeşil, kara karışıktır. Gagası ve ayakları mavidir. Kuzey Amerika, Kuzey Avrupa ve Asyada yaşar. Bağırtlak kuşu, süğlün, suna.
YELPAZEKUYRUK
Kuşlar (Aves) sınıfının, ötücü kuşlar (Passeriformes) takımının, ötleğengiller (Sylviidae) familyasından, 10 cm kadar uzunlukta, sırt tarafı, kanatlar ve orta kuyruk tüyleri siyahımsı kahverengi, tüylerin kenarları hafif sarımsı kahverengi olan, Türkiye'de Marmara, Ege sahilleri ile Doğu Akdeniz bölgesinde yaşayan, böcek, böcek larvaları ve küçük Salyangozlarla beslenen yerli bir tür.
KARAKUYRUK
İmeceyle çalışan işçilerden en sondaki işçi.
YELKUYRUK
Kararsız, bir yerde bir işte durmayan.
Bu bölümde tanımı içerisinde UYRUK geçen kelimeler listesi verilmiştir.
EMİRNAME
Yazılı buyruk.
DENİZATI
Başı at başına benzeyen, suda dik duran, kuyruk yüzgeci olmayan, 10-15 santimetre boyunda bir deniz hayvanı (Hippocampus hippocampus).
AKREP
Akreplerden, sıcak ve nemli yerlerde yaşayan, kıvrık ve kalkık kuyruğunda zehirli iğnesi olan bir tür böcek, kuyruklu (Scorpio). Zodyak üzerinde Terazi ile Yay arasında yer alan takımyıldızın adı. Saatin iki ibresinden küçüğü.
ANAÇ
Şefkatli, anne gibi davranan. Yemiş verecek durumdaki ağaç. Yavru yetiştirecek duruma gelmiş olan hayvan. Kurnaz. Başına buyruk. İri, kart. Deneyimli, bilgili.
ESLEK
Başkasının buyruk ve dileklerini yerine getiren, söz tutan, yumuşak başlı, itaatli, muti.
BUYURGAN
Sık sık buyruk veren, buyruk verir gibi konuşan. Kesin hüküm bildiren.
EMİR
Buyruk, komut, talimat, ferman. İstek. Orta Anadolu'da şarap yapımı için üretilen, orta kalın kabuklu, beyaz renkli, kısa ve karışık budanan bir tür üzüm.
ÇAVUŞ
Bir işin veya işçilerin başında bulunan ve onları yöneten sorumlu kimse. Osmanlı ordusunda üst komutanların buyruklarını ast komutanlara ulaştıran görevli. Askerî okullarda sınıf başkanı. Osmanlı Devleti teşkilatında çeşitli hizmetler yapan görevli. Onbaşıdan sonra gelen ve görevi manga komutanlığı olan erbaş.
BALIKÇIN
Perde ayaklılardan, uzunca gagalı, uzun ve çatal kuyruklu, deniz kıyılarında yaşayan bir kuş cinsi, deniz kırlangıcı (Sterna hirundo).
ÇAPARİ
Beden, köstek ve iğne bölümlerinden meydana gelen, her bir iğneye hindi, horoz, kaz, martı, tavuk, ördek vb. kuşların kanat, kuyruk tüyleri takılan çok iğneli bir tür olta takımı.
APORT
Avın veya kendisine gösterilen şeyin üzerine atılıp getirmesi için köpeğe verilen buyruk sözü.
DİKTA
Hiçbir şart olmaksızın körü körüne uyulması gereken buyruk.
BUYRUKÇULUK
Buyrukçu olma durumu.
BUYURU
Buyruk.
ÇAKILDAK
Bir çarkın yalnız bir yöne doğru işlemesine yol verip tersine dönmesini önleyen veya değirmen, su dolabı vb. makinelerin işleyişini çıkardığı sesle kontrole yarayan parça. Koyunların kuyrukları altındaki kıllara yapışıp kuruyan pislik. Elde çevrildikçe gürültülü ses çıkaran, değirmi biçiminde bir çocuk oyuncağı.
AMEL
Yapılan iş, edim, fiil. İshal. Bir kimsenin dinin buyruklarını yerine getirmek için yaptıkları.
FAYTON
Tek körüklü, dört tekerlekli, genellikle çift atlı binek arabası, payton. Perde ayaklılardan, sıcak deniz kıyılarında yaşayan, uzun kuyruklu bir kuş (Phaeton).
BUYRULTU
Sadrazam, vezir, beylerbeyi vb. yüksek devlet görevlileri tarafından yazılan buyruk.
DÜŞMAN
Birinin kötülüğünü isteyen, ondan nefret eden, ona zarar vermeye çalışan kimse, yağı, hasım, antagonist, dost karşıtı. Aralarında birbirleriyle çatışmaya varacak ölçüde anlaşmazlık olan taraflar. Bir şeyi büyük ölçüde kullanıp tüketen kimse. Birbirleriyle savaşan devletler ve bu devletlerin asker, sivil bütün uyrukları. Bazı şeylerden nefret eden, tiksinen kimse. Bir şeyin yaşamasına, barınmasına engel olan (güç, tutum vb.).
FAİLİMUHTAR
Yaptıklarından sorumlu olacak durumda ve yaşta olan (kimse). Başına buyruk.