Sonu HEVES ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "heves" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. Sonu heves ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında heves olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde heves olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

Bazı kelimelerin anlamları

HEVES

İstek, eğilim, arzu, şevk. Gelip geçici istek.

  -   -   -  

Anlamında HEVES bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde HEVES geçen kelimeler listesi verilmiştir.

ARZUSUZ

İsteği, hevesi olmayan.

HEVESSİZLİK

Hevessiz olma durumu.

İSTEKLENMEK

Bir şeye karşı istek duymak, heveslenmek.

AMATÖR

Bir işi para kazanmak için değil, yalnız zevki için yapan, hevesli, meraklı (kimse), özengen, profesyonel karşıtı. Bir işi meslek veya alan uzmanı olmadan yapan. Beceriksiz. Acemi.

ACIKCICIK

Heves, istek.

YELTENMEK

Yapamayacağı bir işe girişmek, özenmek, heves etmek, meyletmek.

KEYİF

Vücut esenliği, sağlık. Rahat, huzur, afiyet. Canlılık, tasasızlık, iç rahatlığı. İstek, heves, zevk. Esrar. Alkollü içki ve başka uyuşturucu maddeler kullanıldığında insanda görülen durum. Yolsuz ve kural dışı istek.

ARZU

İstek, dilek. Heves.

HEVESLİ

Bir şeye, bir işe istek duyan veya merak sarmış olan, istekli, heveskâr.

MERAK

Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek. Kaygı, tasa. Bir şeyi edinme, yapma, bir şeyle uğraşma isteği. Düşkünlük, heves.

FANTEZİ

Sonsuz, sınırsız hayal, fantazya. Serbest biçimli beste veya alaturkada serbest biçimli şarkı. Değişik heves, değişik beğeni, değişik düşünüş. Süslü ve türü değişik olan.

AMRUKMAK

Heveslenmek, özenmek, imrenmek.

Yemek yemesi gereken, tok karşıtı. Karnı doymamış olarak. Yiyecek bulamayan. Çok istekli, hevesli. Gözü doymaz, haris.

HEVESLENMEK

İsteklenmek, heves etmek, çok istemek, eğilim duymak.

YATMAK

Bir yere veya bir şeyin üzerine boylu boyunca uzanmak. Heves etmek, eğilmek. İşsiz kalmak, çalışmamak. Bilerek yenilmek, şike yapmak. Geceyi geçirmek üzere bir yerde kalmak. Boş yere beklemek. Düz bir duruma gelmek, düzleşmek. Olumsuz veya başarısız bir sonuç almak. Bulunmak, var olmak. Yatay veya yataya yakın bir duruma gelmek, eğilmek. Belli bir süreyi cezaevinde geçirmek. Bir düşünceyi veya bir öneriyi benimsemek, razı olmak. Cinsel ilişkide bulunmak. Uyumak veya dinlenmek için yatağa girmek. Ölü gömülmüş olmak. Bir özellik kazanmak için bir şeyin içinde beklemek. İşlemez, çalışmaz durumda kalmak.

YAPIŞMAK

Yapışkan bir maddeye bulanmış olan bir şey ayrılmayacak bir biçimde bir yere tutunup kalmak. Başı çekeni çok yakından izlemek. İyice yaklaşmak, sokulup değmek. Aralık bırakmayacak biçimde üzerine dokunmak. Bir iş yapmak amacıyla, hevesle bir şeyi eline almak. Birini rahatsız etmek, sataşmak, peşini bırakmamak, musallat olmak. Sıkıca yakalamak, tutmak, sarılmak.

ARZULU

İstekli, hevesli.

HEVESSİZ

Hevesi olmayan, istek duymayan.

HEVESLİLİK

Hevesli olma durumu.

COMZUNMAK

İsteklenmek, heveslenmek.