İçinde BAD geçen 5 harfli kelimeler

Kelimeler arşivinde; içinde "bad" olan 5 harfli toplam 35 tane kelime bulunmaktadır. İçerisinde bad bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Bunun yanında sonu bad ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında bad olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan sözcüklerin linklerini kullanabilirsiniz.

 
 

Bazı kelimelerin anlamları

BADAK

Kısa boylu, ufak yapılı, cüce, bodur, tıknaz. Paytak yürüyen, bacakları çarpık olan: Badağın biri hendeği atlayamadı. Tek husyeli hayvan, iyi burulmamış, dişisine yanaşamayan hayvan. Husye, erkeklik bezi. Orta büyüklükte manda yavrusu, yeni doğmuş manda yavrusu. Fıtık. Dermansız, takatsız, çevik olmayan. Duygusuz, vurdumduymaz. İki çocuk kardeşlik olmak için serçe parmaklarıyla tutuşma. Bir şeyi uzatmak için yapılan ek, ilâve. Yeni kurutulan üzüm arasında kalan yaş taneler. Bardak. Merdiven, merdiven basamağı. Akran, eş, denk. Çelme, güreşte bacak atma. Toprak testi, küçük testi. İyi enenmemiş, erkeklik bezi tek olan hayvan. Erkeklik bezi. Kısa boylu. Niğde ilinde, Kemerhisar bucağına bağlı bir yerleşim yeri.

BADİS

Yeşil sebzelerin çiçekten hemen sonraki küçük hali. Boncuklarla oynanan bir çocuk oyunu.

BADAN

Kale, sur.

BADAD

Bağdat - badad olları: Bağdat Oğulları.

BADUT

Bezelye, bakla, fasulye gibi sebzelerin salkımları. Sebze salkımı.

BADON

Hanım.

BADOH

Dört tekerlekli arabalarda ön ve arka dingili birleştiren ağaç, ok.

BADAS

Harman kaldırıldıktan sonra yerde kalan toprak, çöp ve samanla karışık tahıl taneleri, harman döküntüsü.

BADAR

Ayı yavrusu.

BADYE

Ağzı geniş büyük kap.

BADOŞ

Kösele.

BADİÇ

Yeşil sebzelerin çiçekten hemen sonraki küçük hali. Fasulye, bakla, mercimek gibi taze sebzelerin yeşil kısmı, tohum yatağı. Yeşil fasulye.

BADAŞ

Arkadaş, okul arkadaşı, bir arada bulunan, birlikte iş yapan insanlar, ortak.

BADRO

Kısa boylu, ufak yapılı, cüce, bodur, tıknaz.

BADAH

Çelme, güreşte bacak atma.

BADIŞ

Fasulye, bakla, mercimek gibi taze sebzelerin yeşil kısmı, tohum yatağı. Kadınların giydiği dizden bileğe kadar olan bir çeşit çorap. Yeşil fasulye. Yün tozluk, tabansız bir çeşit çorap. Taze fasulye tanesi (Erzincan Merkez).

BADIÇ

Bakla, fasulye, bezelye vb. taze sebzelerde, içinde tohumların sıralanmış bulunduğu kabuk, baklamsı meyve.

BADAL

Merdiven. Kardan veya çamurdan oluşan çukur. Merdiven, merdiven basamağı. Kar veya çamurda donmuş, kurumuş, derin, tekerlek ve ayak izi. Yol veya tarladaki girinti çıkıntı, tümsek, hendek: Yol çok badallı, araba sarsıyor. İki dönüm büyüklüğünde bir tarlanın altıda bir parçası. Tarla sekisi. Tuzak, fak, tehlike: Mehmedi badala bastırdım. Ağacın gövdesinden ilk ayrılan dal, sürgün. Bacak: Badalına basar ayırırım. Geniş adımla yürüyüş. Zıpzıp, bilye. Ceviz içinin dörtte biri. Akran, eş, denk. Pis, karışık. Engel, güçlük. Merdiven basamağı, merdiven.

İBADE

Üç etek denilen giysi. Pamuklu kumaştan yapılan, kolsuz, uzun hırka.