Kelimeler arşivinde; içinde "ortala" olan, toplam 18 tane kelime bulunuyor. İçerisinde ortala bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu ortala ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında ortala olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
ORTALAYABİLMEK
SİGORTALATMAK, SİGORTALANMAK, ORTALAYABİLME
ORTALAMASINA, SİGORTALAMAK, SİGORTALANMA, SİGORTALATMA
SİGORTALAMA
ORTALATMAK
ORTALAMAK, ORTALATMA
ORTALAYI, KORTALAÇ, ORTALAMA
ORTALAR, ORTALAM
ORTALA
ORTALA
Alıcı yönetmenine, konuyu çerçevenin ortasına getirmesi için verilen komut.
SİGORTALATMA
Sigortalatmak işi.
SİGORTALANMAK
Sigortalama işi yapılmak.
ORTALAYABİLME
Ortalayabilmek işi.
ORTALAMA
Ortalamak işi. Yaklaşık olarak. İki veya ikiden fazla sayının toplamının toplanan sayıların adedine bölünmesiyle elde edilen (sayı), vasati, averaj. (o'rtalama) Orta yerinden.
ORTALAMASINA
Ortalayarak.
ORTALAYABİLMEK
Ortalama imkânı veya olasılığı bulunmak.
SİGORTALAMAK
Sigorta yapmak. Bir şeyi güven altına almak.
SİGORTALAMA
Sigortalamak işi.
ORTALATMA
Ortalatmak işi.
SİGORTALATMAK
Sigortalama işini yaptırmak.
KORTALAÇ
Mayasız hamurdan yapılan peynirli ya da peynirsiz pide.
ORTALAYI
Yarı yarıya. Yan tutmaksızın.
ORTALATMAK
Ortalama işini yaptırmak.
SİGORTALANMA
Sigortalanmak işi.
ORTALAMAK
Ortasını bulmak, ortasına varmak. Futbolda topu kale ağzındaki arkadaşlarına havadan göndermek.
Bu bölümde tanımı içerisinde ORTALA geçen kelimeler listesi verilmiştir.
TİFO
Kirli sularda, bu sularla sulanmış sebzelerde bulunan, mikroplarla oluşan, ortalama üç hafta süren, ateşli ve tehlikeli bir bağırsak hastalığı, karahumma.
KAPORTACI
Otomobil kaportalarını onaran veya değiştiren usta.
NORMAL
Kurala uygun, alışılagelen, olağan, düzgülü, aşırılığı olmayan, uygun. Aşırılığı, eksikliği ve taşkınlığı olmama, ortalama durum. Bir eğrinin bir teğetine değme noktasından çizilen dikme.
PALAMUT
Uskumrugillerden, ortalama 1-2 kilogram gelen, eti esmer, büyüklüğüne göre "Çingene palamudu, torik, sivri, altıparmak, piçuta" adlarını alan, pulsuz bir balık, sivri (Pelamys sarda). Rulo biçiminde hazırlanmış kopya. Yurdumuzda yetişen meşe türlerinin uzunca, fındığa benzeyen, sert ve pürüzlü, bir yüksük içinde bulunan, tanen bakımından zengin meyvesi, pelit.
GÖBEK
İnsan ve memeli hayvanlarda göbek bağının düşmesinden sonra karnın ortasında bulunan çukurluk. Kağnı tekerleğinin ortası, araba tekerleğinin dingil geçen yeri. Bazı sebze ve meyvelerin orta kısmı. Hızı azaltarak trafiği yönetmek amacıyla bir kavşağın girişine yerleştirilen çember veya üçgen biçimindeki ada. Kilitleme sistemlerinde, anahtar dişlerinin tam olarak birbirine oturduğu pirinç yuva. Bahçe, halı, tavan, tepsi vb. süslü şeylerin ortalarındaki biçim. Ön ve arka tekerlerin ortasına oturtulmuş mil üzerinde dönen ve teker tellerinin takılmasına yarayan parça. Değirmen taşının ortası. Dölütte, yumurtanın dölüt dışında kalan bölümlerle ilişkisini sağlayan organların çıktığı yer. Kuşak, nesil, batın. Şehir, ülke vb.nin orta kısmı. Yağ bağlamış şişman karın.
PEYGAMBERDEVESİ
Sıcak ve ılıman ülkelerde yaşayan, genellikle yeşil renkte ve ortalama 5 santimetre boyunda, düz kanatlı, çok obur böcek (Mantis religiosa).
AĞIZLAMAK
Bir boğazın veya bir limanın ağzını ortalamak. Bir işi kolaylamak. Bir parçayı yuvasına geçirmek için önce yuvanın ağzını ayarlamak.
TİFÜS
Bitle geçen, ortalama on beş gün süren, vücutta pembe lekelerle beliren, ateşli ve tehlikeli bir hastalık, lekeli humma.
ALİTERASYON
Şiir ve nesirde uyum sağlamak için söz başlarında ve ortalarında aynı ünsüzün veya aynı hecelerin tekrarlanması.
BAKIŞIMLILIK
Bir dağılıma ilişkin eğrinin tepe noktasıyla ortalamayı birleştiren doğruya göre iki eşit parçaya ayrılması durumu.
MAVZER
Atış hızı dakikada ortalama altı mermi olan ve orduda kullanılan bir tüfek tipi.
AVERAJ
Ortalama. Sayı farkı.
BÜYÜK
Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), makro, küçük karşıtı. Büyük abdest. Yetişkin, belli bir yaşa gelmiş. Önemli. Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram). Makam, rütbe, derece bakımından daha üst olan kimse. Üstün niteliği olan. Niceliği çok olan.
BALIKETİNDE
Kilosu ortalamanın biraz üstünde olan (kadın), balıketi, dolgun.
VASATİ
Ortalama.
AİREDALETERİYERİ
İngiltere'den köken alan, büyük Teriyerler sınıfına giren, 1. yüzyılın ortalarında Working Teriyer ile Otter Hound'un birleştirmeleri sonucu geliştirilmiş, tilki sansar gibi av hayvanlarının yakalanmasında kullanılmış, tüy yapısı kalın, burnu siyah, rengi bej rengi tonlarındaki tüyler içerisine dağılmış siyah ve koyu gri, göğsünde siyahlıkla birlikte kızıl ve beyaz lekeler görülebilen, bacakları, göğsü, karın altı, başı ve kulakları bej renkli, akıllı cana yakın ve sadık, günümüzde refakat ve yardım köpeği olarak yetiştirilen, polis ve asker köpeği olma özelliklerini beraberinde taşıyan köpek ırkı.
ILIKÇIL
Ortalama 15 °C sıcaklıkta yaşayan bitki, mezoterm.
ILIMLI
Düşünce, iş vb.nde aşırıya kaçmayan, ölçülü, mutedil, itidalli. Siyasette aşırı görüşler arasında ortalama bir görüşü savunan.
İKLİM
Yeryüzünün herhangi bir yerinde hava olaylarına bağlı olarak gerçekleşen etkilerin uzun yılların ortalamasına dayanan durumu, abuhava. Ülke, diyar.
PİGME
Boy ortalaması 150 santimetrenin altında olan Afrika kökenli bir zenci topluluğun bireyi.