Kelimeler arşivinde; içinde "günce" olan, toplam 16 tane kelime bulunuyor. İçerisinde günce bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu günce ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında günce olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
GÜNCELLEYEBİLMEK
GÜNCELLEŞTİRMEK, GÜNCELLEYEBİLME
GÜNCELLEŞTİRME
GÜNCELLEŞMEK, GÜNCELLETMEK
GÜNCELLEMEK, GÜNCELLEŞME, GÜNCELLETME
GÜNCELLEME
GÜNCELLİK
GÜNCELİK, DÜZGÜNCE
GÜNCEK, GÜNCEL
GÜNCE
GÜNCE
Günlük (I).
GÜNCELLEŞME
Güncelleşmek işi, aktüelleşme.
GÜNCELLİK
Güncel olma durumu, aktüalite.
GÜNCELLEMEK
Güncel duruma getirmek.
GÜNCELLEYEBİLMEK
Güncelleme imkânı veya olasılığı bulunmak.
GÜNCELİK
Günce yazılan defter, muhtıra.
GÜNCELLETMEK
Güncelleme işini yaptırmak.
GÜNCELLEME
Güncellemek durumu.
GÜNCELLETME
Güncelletmek işi.
GÜNCEL
Günün konusu olan, şimdiki, bugünkü (haber, olay vb.), aktüel.
DÜZGÜNCE
Düzgün bir biçimde.
GÜNCEK
Şemsiye.
GÜNCELLEYEBİLME
Güncelleyebilmek işi.
GÜNCELLEŞTİRME
Güncelleştirme işi, aktüelleştirme.
GÜNCELLEŞMEK
Güncel duruma gelmek, aktüelleşmek.
GÜNCELLEŞTİRMEK
Güncel duruma getirmek, aktüelleştirmek. Programların veya yazılımların yeni sürümlerini bilgisayara yüklemek.
Bu bölümde tanımı içerisinde GÜNCE geçen kelimeler listesi verilmiştir.
GÜNDEŞ
Aynı günde olan. Güncel. Çağcıl.
AKTÜELLEŞTİRME
Güncelleştirme.
KALKMAK
Gitmek üzere yerinden ayrılmak. Güncelliğini yitirmek. Başka yere gitmek, taşınmak. Girişmek, başlamak, davranmak, yeltenmek. Ayakta beklemek. Geçerli olmamak, geçerliğini yitirmek, geçmez olmak. Yerinden ayrılıp yol almaya başlamak. Bir durumdan başka bir duruma geçmek. Hayvan iki art ayağı üzerinde dik durum almak. Oturma durumundan dik duruma gelmek, doğrulmak. Taşıtlar yola çıkmak. Yukarı doğru yükselmek. Yok olmak, artık bulunmamak. Derlenip götürülmek. Hasta iyileşerek gezecek duruma gelmek. Uygulanmaz olmak. Uçmak, havalanmak. Varlığı, hayatı son bulmak. Uyanarak yataktan ayrılmak. Kabarmak, ayrılmak.
AKTÜALİTE
Güncellik. Günün olayı veya konusu.
DÜZGÜNGİNELİK
Düzgünce, düzgün olarak.
ŞEMSİYE
Bir sapın üzerinde esnek tellere gerilmiş, açılıp kapanabilen, yağmur ve güneşten korunmak için kullanılan, su geçirmez kumaştan yapılmış taşınabilir eşya, güncek. Genellikle plajlarda, bahçelerde kullanılan büyük güneşlik. Aynı noktadan çıkan eşit uzunluktaki sapçıkların ucunda bulunan çiçek topluluğu.
GÜNLÜK
O günkü, o günle ilgili. Günü gününe tutulan anı yazısı ya da bu yazıları içine alan eser, günce. Üzerinden gün geçmiş veya geçecek. Her gün yapılan, her gün yayımlanan, her gün çıkan. Günü gününe tutulan hatıra, günce, muhtıra. Tütsü için kullanılan bir tür ağaç sakızı.
BAYAT
Taze olmayan. Güncelliğini, önemini, özelliğini yitirmiş, çok söylenmiş. Çorum iline bağlı ilçelerden biri. Oğuz Türklerinin yirmi dört boyundan biri. Afyonkarahisar iline bağlı ilçelerden biri.
AKTÜELLİK
Güncellik.
AKTÜEL
Güncel. Edimsel.
MAFRAÇ
Hurç, denk, yolcu yükü. Düzgünce yığılmış eşya. Yünden dokunmuş çamaşır bohçası.
ESKALASYON
İhalelerde sözleşme fiyatının maliyetlerdeki artışa göre güncellenmesi.
AKTÜELLEŞTİRMEK
Güncelleştirmek.
KLASİKLEŞMİŞ
Yeni akımlar ve düşünceler karşısında, zaman aşımına uğramadan hâlâ güncelliğini, tazeliğini koruyabilmiş yapıt, örnek : Shakespeare'in yapıtları. Aynı anlama gelmek üzere klasik terimi de kullanılabilir. Yeni akımlar ve yeni düşünceler karşısında, zaman aşımına uğramayan yeniliğini, tazeliğini koruyabilmiş yapıt. "Klasik" terimi, aynı anlamda kullanılabilir.
AKTÜELLEŞME
Güncelleşme.
BAYATLAMAK
Bayat duruma gelmek, tazeliğini yitirmek. Güncelliğini, önemini, özelliğini yitirmek.
PERSİFLAJ
Alay, tersinleme. Tiyatroda çoğunluğun bildiği tarihsel ya da güncel bir konuyu alıp yazarın kendi imgelemine göre, gülünçlü ancak anlamlı bir duruma sokmasıyla ortaya çıkan oyun. Alay, istihza. Tiyatroda, bilinen tarihsel ya da günlük bir konuyu alıp yazarın kendi imgelemine göre gülünçlü ama anlamlı bir duruma sokması. Örn. Julius Hay: Beygir.
AKTÜELLEŞMEK
Güncelleşmek.
HOLLATMAH
Pişmiş yumurtanın kabuğunu düzgünce soymak. Yara kabuğunu yerinden oynatmak.
GELEP
İp çilesi, kelep. Üstüste düzgünce dizilmiş asma yaprağı demeti.